Güncelleme Tarihi:
2,5 yaşındaki çocuklarına DaBT-İPA, Hib, KPA, ve Hepatit B, Hepatit A, Hepatit MMR aşılarını yaptırmayan S. ve S. K. çifti, bu sebeple çocuklarının ellerinden alınacağının iddia edildiğini söyledi. İnternet üzerinden yaptığı araştırmaların yanı sıra, eczacı ve bazı doktorlarla görüşmelerinin ardından adı geçen aşılardan bazılarının zararlı olduğunu tespit ettiklerini ve bu yüzden çocuklarına bu aşıların yapılmasını istemediklerini belirten baba S. K., “Bir araştırma yaptık. Aşının içerisinde bulunan maymun ve domuz kanı maddelerinin zararlı olduğunu öğrendik. Bunu Sosyal Politikalar Bakanlığı da kabul ediyor, ama zararı olduğu kadar yararının da olduğunu söylüyorlar” dedi.
"BENİM ÇOCUĞUMU NASIL ALABİLİRLER?"
Aşı yaptırmamakta direnince kendilerine dava açıldığını anlatan S. K., “İlk Bandırma 3 Numaralı Toplum Sağlığı Merkezi bizi çağırdı. 'Çocuğu elinizden alacağız' dediler. Benim çocuğumu nasıl alabilirler? Kime gitsek bir hakim havası var. Hakkımızda dava açıldı. Ben çocuğumu ihmalle suçlanıyorum. Böyle bir şey olamaz” diye isyan etti.
"PSİKOLOJİMİZ MAHVOLDU"
Anne S. K. ise, böyle bir kanun olmadığı halde kendilerine gösterilen bu davranıştan rahatsız olduklarını ve psikolojilerinin bozulduğunu ifade ederek, “2 buçuk yıl içerisinde psikolojimiz mahvoldu. Bizim gibi mağdur olan birçok insan var. Aşı yaptıran insanlara saygı duyuyorum ama bize de saygı duyulmasını istiyorum. Biz sürekli mağdur edildik. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Bandırma İlçe Müdürlüğü yetkilileri sürekli evime geldi. 'Çocuğunuzu polis zoruyla elinizden alırız' dediler. Sonra evimize polis geldi, mahallede bizleri sormuş. 'Nasıl, çocuğa bakabiliyorlar mı?' diye sormuşlar. Aşı insanların aklına kazınmış. Sağlık ocağındaki hemşire hiçbir dayanak göstermeden, yan etkilerini araştırmadan direkt aşı yapıyor. Ben çocuğumu tehlikeye atamam. Ben 2,5 yıldır gözlem yapıyorum, benim çocuğumun sağlığı yerinde, aşı yapılan çocuklara göre daha sağlıklı. Bize cahil gözüyle bakıyorlar. Çocuğumuz bizim her şeyimiz. Onun iyiliği için araştırma yapıyoruz. Eğer cahil olsak araştırma yapmayız. İki gün önce tekrar çağırdılar, aşı yaptırmazsak çocuğumuzu elimizden alacaklarını söylediler” diye dert yandı.
Bandırma Aile Mahkemesi'ne açılan davada ise, adı geçen aşılar yapılarak 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 5/1-d maddesi uyarınca A. K.’ye sağlık tedbiri uygulanmasına karar verildi.
"ÇOCUK AİLEDEN ALINABİLİR"
Bandırma Aile Mahkemesi tarafından çocuğa aşı yaptırılması yönünde verilen kararın yerinde olduğunu savunan Balıkesir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Tülin Küçükler Akyazar, "Bu kanunen doğru bir karardır. Kararın dayanağı 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, hem de 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanununun ilgili maddeleridir. Bu kanunlarda hapis cezasına kadar müeyyide uygulanabilir, hatta devlet tarafından çocuğun velayetinin aileden alınması da söz konusu olabilir” dedi.
Akyazar, bu durumun ortadan kaldırılabilmesi için bakanlığın bu aşıların içeriği hakkında açıklamalarda bulunarak şüpheleri gidermesi gerektiğini söyledi.