Doktorların yatağına ‘rüÅŸvet kadın’ soktular

Güncelleme Tarihi:

Doktorların yatağına ‘rüşvet kadın’ soktular
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2003 00:00

Ankara DGM'de açılan ‘NeÅŸter’ davasının iddianamesinde, SSK, BaÄŸ-Kur ve Emekli Sandığı'na medikal malzeme satan ÅŸirketlerin doktorlara ‘rüşvet’ diye kadın temin ettikleri bile yer aldı. Doktorlara kadın sunumunun kongre ve dış gezilerde yapıldığı belirtildi.Aralarında KKTC CumhurbaÅŸkanı Rauf DenktaÅŸ'ın doktoru Prof. Dr. DerviÅŸ Oral'ın da bulunduÄŸu ‘‘NeÅŸter Operasyonu’’ soruÅŸturması çerçevesinde 9'u tutuklu 59 sanık hakkında dava açıldı. Ankara DGM Cumhuriyet BaÅŸsavcısı Orhan Süha Aldan tarafından hazırlanan iddianamede sanıkların ‘‘çete kurmak, rüşvet almak, rüşvet vermek, ihaleye fesat karıştırmak’’ suçlarından cezalandırılmaları istendi. SSK'ya iyileÅŸtirici tıbbi malzeme alımına iliÅŸkin baÅŸlatılan ve daha sonra BaÄŸ-Kur ve Emekli Sandığı'nı da kapsayan ‘‘NeÅŸter Operasyonu’’ soruÅŸturmasını yürüten Aldan, iddianameyi, nöbetçi mahkeme olan Ankara 1 No'lu DGM'ye dün öğleden sonra gönderdi.‘NeÅŸter’ davasının SSK, BaÄŸ-Kur ve Emekli Sandığı'ndaki vurgunu ve dönen rüşvet çarkını delilleri ile gözler önüne seren iddianamesinde, medikal firmalarının rüşvet olarak kadın bile temin ettikleri ortaya çıkarıldı. Ä°ddianamede, bazı firma temsilcilerinin kongre ve geziler sırasında doktorlara kadın saÄŸladıkları açıkça belirtildi. Bazı özel hastanelerde balon ve katater gibi bir defa kullanılması gereken tıbbi malzemelerin on defa kullanılarak, parasının devlete fatura edildiÄŸi belirtildi. Ä°ddianamede adı geçen bazı özel hastanelerin ise hastalara ucuz fiyatlı tıbbi malzeme kullandıkları halde, pahalı malzeme kullanılmış gibi SSK'ya fatura çıkarıldığı belirtildi.TUVALET KAÄžIDINI ÖDETMÄ°ÅžLER: Ä°ddianamede, baÅŸta DerviÅŸ Oral olmak üzere sanıkların tuvalet kağıdı, peçete, içtikleri kola, çocuklarının kurs parası, telefon faturalarına varıncaya kadar her türlü ihtiyaçlarının parasının firmalarca ödendiÄŸi belgelendi. Firmaların nakit rüşvetin yanında, gayrimenkul rüşveti verdikleri de belgelendi.DANIÅžMANA KADIN GÖNDERELÄ°M: Davanın bir numaralı sanığı suç örgütünün beyni kabul edilen SESA Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Åž'nin sahibi Ä°brahim ErdoÄŸan'ın, telefon kayıtlarına yer verilen iddianamede, ‘‘Sanık SaÄŸlık Bakanı'nı toplu alımdan vazgeçirmek için bir yurtdışı seyahatine birlikte çıktığı bakan danışmanına kadın ikram ederek, etki altına almayı düşündüğünü bir görüşmesinde dile getirdi’’ denildi.AKRABA ALBAYRAK: Ä°ddianamede adı geçen YaÅŸar Albayrak'ın BaÅŸbakan Tayyip ErdoÄŸan'a yakınlığıyla bilinen Albayraklar Grubu sahiplerinin uzaktan akrabası olduÄŸu ortaya çıktı. Akraba Albayrak'ın, iddianamede yer alan ifadelere göre, sahibi olduÄŸu firmanın ürünlerinin satın alınması için ilgili bürokratlara ve doktorlara, dönemin kimi bakan ve milletvekillerini devreye sokarak baskı uyguladığı belirtildi.SAVCIDAN ÅžOK TESPÄ°TLERAnkara DGM Savcısı Aldan, kamu harcamalarının üçte birinin yolsuzluÄŸa gittiÄŸi tespitini yaptı. Aldan, saÄŸlık sektöründe yaÅŸanan yolsuzluÄŸa sadece iki malzeme açısından soruÅŸturmasının dahi 15 ay tuttuÄŸunu belirtirken, kamudaki yolsuzluÄŸun önüne geçilebilmesi için e-devlete geçilmesi, milli savunma politikası gibi bir milli saÄŸlık politikası oluÅŸturulması ve sıkı denetim yapılması gerektiÄŸini belirtti. Aldan, şöyle dedi:YolsuzluÄŸun belki en tehlikelisi de geniÅŸ toplum kitlelerinin kamunun her iÅŸinde yolsuzluk olduÄŸunu baÅŸtan kabul edip kanıksamasıdır.Yolsuzluk öyle bir hal almış ki, bireyle devletin her iliÅŸkisinde bu kavramın varlığı konusunda toplumda fikir birliÄŸi vardır. Kamu yıllardır yolsuzluÄŸa büyük bir ekonomik krize düşecek kadar kaynak vermiÅŸtir. Kısaca tuz kokmuÅŸ, daÄŸ tükenmiÅŸtir.Medikal ÅŸirketler beni dövdürdü‘NeÅŸter’ tanığı eski SSK Ankara EÄŸitim Hastanesi Dahiliye Klinik Åžefi Cahit Kocakavak, firmaların 2002 Åžubat ayından itibaren boykot uygulayarak, hastaneye malzeme satmadıklarını sadece bir firmanın doÄŸrudan ürün sattığını bu nedenle hastaları özel hastanelere sevk etmek zorunda kaldıklarını söyledi. Kalp piline iliÅŸkin boykotun zamanın bakanıyla yapılan görüşme sonucu kırıldığını, ürünlerinin arızalı yönünde rapor yazdığı ReysaÅŸ firması yetkilerince dövüldüğünü ve halen bu yargılamın sürdüğünü, eski milletvekili olan YaÅŸar Albayrak, tarafından sürülmekle tehdit edildiÄŸini söyledi.25 dolarlık stenti 2450 dolara sattılar‘NeÅŸter’ davasının iddianamesinde, kalp stentinin, ithalinden itibaren yıllarca 2 bin 450 ABD dolarına satıldığı, SSK'nın, bu fiyat sistemini kıracak ihaleli sisteme geçme kararı karşısında, firmaların baskı ve direnci nedeniyle 6 ayda bir yapılması düşünülen ihalelerin yapılamadığı belirtildi. Stentin, ithal edilmeye baÅŸlandığı 1994’den 2000 yılına kadar 2 bin 450 dolara, 2000 yılından itibaren bin 715 dolara satın alındığı, fiyatın zamanla düştüğü ve günümüzde bir stentin SSK’ca 193 dolara satın alındığına bunun da vurgunu gözler önüne serdiÄŸi kaydedilen iddianamede, ‘‘Bazı sanıklar arasında gerçekleÅŸtirilen telefon görüşmesi ve bilgisayar kayıtlarından elde edilen bilgiye göre, stentin maliyeti 25 dolar civarındadır’’ denildi. Ä°ddianamede stentlerin düşük gösterilmemesi için ithalatçıların belgelerde sahtecilik yapıldığı ve faturaların ÅŸiÅŸirildiÄŸi de ortaya konuldu.Atasoy: Albayrak için Okuyan ricacı oldu‘NeÅŸter’ sanıklarından SSK bürokratı sanık Aziz Demirhan Atasoy, dönemin Bakanı YaÅŸar Okuyan'ı eski milletvekili YaÅŸar Albayrak için ‘‘ricacı olmakla’’ suçladı. Ä°ddianamede, şöyle denildi: ‘‘Kardiyoloji malzemeleri satan eski milletvekili YaÅŸar Albayrak yanıma gelerek bu malzemelere iliÅŸkin uygulanan yüzde 30'luk indirimi zarar ettiÄŸi gerekçesiyle ortopedi malzemeleri gibi geriye almamı talep etti. Kabul etmedim, YaÅŸar Okuyan bu eski milletvekilini tam beÅŸ kez benim yanına göndererek ve telefon ederek milletvekiline yardımıcı olmamı istedi.’’Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!