Güncelleme Tarihi:
"Hükümete yakın bazı gazete ve TV kanallarının Doğan Grubu’nu asılsız suçlama ve yalanlarla hedef alan yayınları son haftalarda tırmanışa geçmiştir. Her sabah bu iftiralara gözümüzü açarak güne başlamak, grubumuz için ne yazık ki artık rutin bir mesaiye dönüşmüştür.
Bu durum bizi bir ikilemle de karşı karşıya bırakıyor. Çünkü iftira sahiplerine yanıt vermemiz, muhataplarımızın ciddiye alınması ve önemsenmesi sonucunu da doğuruyor. Bunu önlemek için susarsak, bu kez kendimizi yalanları karşılıksız bırakmak gibi bir sorumluluğun içinde bulabiliriz. Üstelik bu durumda kamuoyu da büyük bir bilgi kirliliği altında yaşamaya mahkum edilmiş oluyor.
ÇOK ÇİRKİN İFTİRALAR
Son olarak birbiri ardına iki ayrı yayında ortaya atılan zincirleme iftiralara yanıt vermeyi Türk toplumuna karşı bir görev olarak görüyoruz. Bu iftiralar ilk olarak önceki gün Yeni Şafak Gazetesi tarafından gündeme getirilmiş, ardından önceki akşam A Haber adlı TV kanalı tarafından aynen tekrarlanmıştır.
Bu yayınlarda dile getirilen iddiaları çok kısaca tekrarlamak durumundayız. Söz konusu haberlerde Doğan Yayın Grubu bir “PKK İttifakı” ve “Şer İttifakı” içinde olmakla ve “Türkiye’yi itibarsızlaştırmaya” çalışmakla suçlanmıştır. Hatta bu iftiralar, Doğan Medyası’nın Cumhuriyet Gazetesi'ni “tetikçi” olarak kullandığı noktasına kadar vardırılmıştır.
Ortaya atılan bu iddialar çok çirkin hiçbir ölçüye sığmayacak boyuttadır. Bu iftiraları varlığını ülkesi ve demokrasi uğruna her zaman ortaya koyan Doğan Grubuna karşı vicdanı titremeden söylemek en büyük müfteriliktir; bunların bu şekilde dillendirilmesi tek kelimeyle haysiyet cellatlığıdır. Bu iftiralar karşısında Türk toplumunun sağduyusuna güveniyoruz.
SÖZDE İKTİDARI KORUMAK VEYA İKTİDARA YARANMAK ADINA...
Gazetecilik ciddi bir iştir. Bilgi gerektirir, araştırma gerektirir, her şeyden önce de akıl ve vicdan gerektirir.
Son yıllarda türeyen bu yeni medya tüm bu hasletlerden yoksundur. İktidara yönelik en küçük bir eleştiriyi vatan hainliği olarak görür. Sözde iktidarı korumak veya ona yaranmak adına, her türlü iftiraya başvurur. Hiç çekinmeden, Allah’tan korkmadan, vicdanları sızlamadan yalan ve iftiraları manşetlerine taşır. Aynı yalanları televizyonlarında tekrarlayıp durur.
HER İKTİDAR BU TARZ MEDYA İLE ARASINA MESAFE KOYMALIDIR
Hiçbir iktidar, bu temeldeki bir medya ile itibar kazanamaz. Savunduğu hiçbir davayı bu medya ile topluma benimsetemez. En haklı olabileceği konular bile bu medya ile şüpheli hale gelir. Halkımız çıkar üzerine kurulan bu medya düzeninin gerçek niyetini ve karakterini teşhis etmekte gecikmemiştir. Demokrasiye inanan, vicdanının sesini dinleyen, temel ahlaki ilkelerle bağını koparmamış her iktidarın bu tarz medya ile arasına mesafe koyması gerekir.
İFTİRALAR HAKKINDA YASAL BAŞVURULAR İVEDİLİKLE YAPILMAKTADIR
Bu iftiraları reddederken Doğan Grubu olarak hukuk zemininde hakkımızı arama kararlılığından hiçbir zaman vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha duyuruyoruz. Bu konuda yılmayacağız. A Haber’deki iftiralar hakkında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na gerekli başvurular yapılmaktadır. Keza, gerek Yeni Şafak gerek A Haber’in bu iftiraları nedeniyle yargı önünde hesap vermeleri için dava açılmasına dönük adımlar ivedilikle atılmaktadır.
ALLAH'A HAVALE EDİYORUZ
Kim hangi iftiralarla üzerimize gelirse gelsin, bizi görevimizi yapmaktan, yani bağımsız gazetecilik çizgimizi sürdürmekten, bu çerçevede topluma gerçekleri söylemekten alıkoyamayacaktır. Yaşadığımız bu mübarek ayda, bu yayın organlarının İslam dininin bize öğrettiği tüm ahlaki değerleri hiçe sayarak Doğan Grubunu hedef alan bir yalan ve iftira kampanyası sürdürmesini Allah’a havale ediyoruz.
Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız."