DoÄŸa

Kraliçe karınca, seks sayesinde daha uzun yaşıyorTropikal bölgelerde yaÅŸayan Cardiocondyla obscurior karıncaların kraliçeleri çiftleÅŸme sırasında, erkek karıncalardan yaÅŸam süresini yükselten bir madde alıyorlar. Bu madde kraliçeleri uzun süre saÄŸlıklı kılıyor,üreme yetilerini güçlendiriyor ve üç misli daha fazla yumurtlatıyor. Kraliçe karıncalarda uzun yaÅŸamın reçetesi seks. Erkek karınca kısır bile olsa diÅŸi karıncanın ömrü %50 kadar uzamakta. Bu bilgi Alman biyolog Alexandra Schrempf’un araÅŸtırmaları sonucu ortaya çıktı ve makale Current Biology dergisinde yayımlandı. Seksin kraliçe karıncaya neden iyi geldiÄŸi kesin olarak bilinmese de, Alman biyolog, spermanın, diÅŸi bedende serbest radikallere karşı koruyucu mekanizmaları etkinleÅŸtiren maddeler içerdiÄŸini düşünüyor. Anlaşıldığı üzere, diÅŸi böceklerin bir çoÄŸu sperma sıvısıyla birlikte çok özel çiftleÅŸme armaÄŸanları da alıyorlar. Bunlar diÅŸiye kuvvet veren besleyici madde paketçikleri ve örneÄŸin yumurta atımını saÄŸlayan maddeler de olabilir. Ömür kısaltanlar da varBazı erkek karıncalar diÅŸilerine, ömürlerini kısaltan, cinsel isteÄŸi körelten veya uzun vadede kısırlaÅŸtıran maddeler de aktarırlar. Fakat tropikal bölgelerde yaÅŸayan Cardiocondyla obscurior karıncalarında tam tersi bir durum söz konusu. Bu karıncaların kraliçeleri çiftleÅŸme sırasında, kendilerini uzun süre saÄŸlıklı kılan, üreme yetilerini güçlendiren ve yaÅŸam süresini yükselten bir madde alıyorlar. AraÅŸtırmalar sırasında kraliçe arılar, saÄŸlıklı bir erkek karıncayla çiftleÅŸtikten sonra üç misli daha fazla yumurta bırakarak bakir kraliçelere göre %50 daha uzun yaÅŸamışlar. Herkes yararlanıyorYaÅŸamı uzatıcı etki, sperma hücrelerinin çiftleÅŸmeden önce ışınla öldürülmesinden sonra bile devam etmekte. AraÅŸtırmacı, bu nedenle sperma sıvısının içinde, diÅŸiyi serbest radikallerin etkisinden koruyacak antioksidanların üretimini tetiklediÄŸini düşünüyor. Bu ÅŸekilde kraliçenin uzun yaÅŸamından hem erkek hem de diÅŸi karıncalar yararlanıyorlar. Çünkü kraliçe karıncalar gençliklerinde sadece bir kez çiftleÅŸtikten sonra geriye kalan sperma hücrelerini bedenlerinde saklıyor ve diÅŸi yavru dünyaya getirmek için yumurtalarını çiftleÅŸmeden çok daha sonra kullanıyorlar. Erkekler döllenmemiÅŸ yumurtalardan çıktıkları için de kızlar, babaların genlerini aktarmak için tek ÅŸanstır. 100 milyon zehirli kurbaÄŸa Avustralya’yı istila etti1935 yılında, ÅŸekerkamışı tarlalarındaki zararlı böcekleri yok etmeleri için Amerika’dan getirilen 100 kara kurbaÄŸası (Bufo marinus) Avustralya’nın başına bela oldu. Avustralya’da tahminlere göre ÅŸu sıralar yaklaşık olarak 100 milyon kurbaÄŸa ile mücadele edilmekte ve bugüne kadar yapılan tüm giriÅŸimler boÅŸa gitti. Ciltleri timsahları ve zehirli yılanları bile öldürecek kadar zehirli olan kurbaÄŸalar her yıl en az 50 kilometrelik bir alanı daha sahiplenerek yayılmaya devam ediyorlar. Olay, Avustralya basını tarafından yabancı türlerin yetiÅŸtirilmesine dayanan deney yine büyük bir felaketle sonuçlandı ÅŸeklinde yorumlandı. KurbaÄŸaları yiyen Dingo’lar, kaplumbaÄŸalar, su kuÅŸları, kertenkele ve kaplumbaÄŸalar öldü. Her ay 30 bin yumurtaDiÅŸileri 26cm kadar büyüyen ve 2,5 kilo ağırlığında olan kurbaÄŸaların kafalarının arkasında, zehirli salgıyı üreten iki organ bulunmakta. Zehirli salgı kurbaÄŸayı düşmanlarından korumakta. Bilim adamlarının açıklamalarına göre kurbaÄŸalar geçen yıllarda Queensland’dan kuzeye doÄŸru yayılmışlar. Anlaşıldığı üzere kuzeyin iklimi hayvanlara daha iyi geliyor. Avustralya’daki zehirli kurbaÄŸa nüfusu ÅŸu anda kurbaÄŸanın anavatanı olan Venezüela’ya göre on misli fazla. Kendilerinden küçük olan her türlü canlıyla beslenen kurbaÄŸalar akan veya durgun suda üreyebiliyorlar. Hatta acı sulara bile her ay 30.000 yumurta bırakıyorlar. Avustralya’daki çevre kuruluÅŸları kurbaÄŸalarla mücadelede milyonlarca dolar harcadılarsa da baÅŸarılı olamadılar. Buluşçu Andrew Arthur ÅŸimdi bir hoparlör sistemiyle kurbaÄŸaların daha fazla yayılmalarını önlemeye çalışıyor. Arthur, sinyallerle en azından yeni yumurtlama yerleri arayan kurbaÄŸaları tuzaÄŸa düşürmeye baÅŸardı. Â