Diyarbakır'daki KCK davasında tahliye yok

Güncelleme Tarihi:

Diyarbakırdaki KCK davasında tahliye yok
Oluşturulma Tarihi: Ocak 20, 2012 19:25

Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK'ya ilişkin görülen davada, 104 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 38. duruşmada tutuklu sanıklardan 37'si hazır bulundu, 67 sanık ise katılmadı.
Duruşmada, sanıklardan eski İHD Genel Başkan Yardımcısı ve İHD Diyarbakır Şube Başkanı avukat Muharrem Erbey ile ilgili iddianamedeki delillerin okunmasına devam edildi.

Sanık avukatlarından Feride Laçin, dosyada yer alan görüşme tutanaklarının suç teşkil etmediğini savundu.
Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, sanık Erbey'in yaptığı bazı telefon konuşmalarının dökümünü okudu. Telefon konuşmalarına ilişkin söz alan sanık Erbey, Kürtçe konuşmaya başlayınca, Mahkeme Başkanı Yılmaz'ın talimatıyla mikrofon kapatıldı. Bunun üzerine sanık avukatlarından Laçin, müvekkilinin konuşmasının
Türkçe tercümesini yaptı.

Mahkeme Başkanı Yılmaz, duruşmaya, öğleden sonra devam edilmek üzere ara verdi.
Duruşmanın, öğleden sonraki bölümünde sanık Erbey ile ilgili dosyadaki delillerin okunmasına devam edildi. Sanık avukatlarından Reyhan Yalçındağ Baydemir, müvekkilinin başkanı olduğu İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesinin faaliyetleriyle ilgili bazı medya kuruluşlarında yaptığı açıklamaların da dosyada delil olarak konulmasına anlam veremediğini, müvekkilinin basın mensuplarına verdiği demeçlerin gazetelerde yayımlandığını anlattı.
Dosyadaki, Cizre'de bir çocuğun hayatını kaybettiği izinsiz gösterilerle ilgili yapılan telefon konuşmalarının okunmasına tepki gösteren avukat Baydemir, “Neden bu telefon görüşmelerini okuyarak yaramızı deşiyorsunuz. Empati yapın lütfen. Yaşadıklarımızı tekrarlamayın, Sizde çocuk babasısınız. Mehmet Uytun'un ölümünü neden hatırlatıyorsunuz?” dedi. Mahkeme Başkanı Yılmaz da avukat Baydemir'e “Duygusal olmaya gerek yok” diye yanıt verdi.
Avukat Mesut Beştaş ise dosyada bulunan telefon görüşmelerinin delil olamayacağını ileri sürerek, “Saddam ve Esad bile bunları delil olarak kabul etmiyor” dedi. Mahkeme Başkanı Yılmaz, bunun üzerine, “Esad, direkt infaz yapıyor, biz ise yargılıyoruz” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, daha sonra verdiği kısa aranın ardından duruşmanın ertelenmesine karar verdi.
Bu arada CHP İstanbul Milletvekili ve İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyesi Mahmut Tanal da duruşmayı izledi.
Tanal, tutuklu sanıklardan Muharrem Erbey ile duruşma salonunda tokalaşmak ve ona kartvizit vermek istedi. Güvenlik gerekçesiyle Tanal'a izin verilmeyince duruşma salonunda gerginlik yaşandı.
Tanal, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, mahkemenin 'Kürtçe' savunmaya izin vermemesini 'inatlaşma' olarak nitelendirdi.

İSTENEN CEZALAR

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, bağımsız milletvekili seçilen Selma Irmak ve Kemal Aktaş ile Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle'nin de aralarında bulunduğu 104'ü tutuklu 152 sanık hakkında “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma”, “Terör örgütü üyesi ve yöneticisi olma” ve “Terör örgütüne yardım ve yataklık etme” suçlarından 15 yıl ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
Hakkında yakalama kararı olan terör örgütü PKK'nın sözde Avrupa sorumlusu Sabri Ok'un ilk şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 28 yöneticisi ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, 12 belediye başkanı, 2 il genel meclisi başkanı ile 2 belediye meclisi üyesi de zanlılar arasında bulunuyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!