Güncelleme Tarihi:
Vekilken Meclis’te kurulan araştırma komisyonunun başkanlığını yapan Miroğlu, cezaevinde yaşadıklarını komisyonda gözyaşları arasında şöyle anlatmıştı: “Ocak 1981’de gözaltına alındım. 40-50 kişiyle cezaevine götürüldük. Birinci katın birinci hücresi lağımla doldurulmuştu. O gün gelen herkes ‘banyo’ denilen o lağımın içine sokulurdu. Balıklar nasıl kasadan dökülürse hücre kapısı açıldığında öyle betona dökülüyorduk. O hücrelerde aylarca tutulduk. Koğuşlara gönderildiğimizde her tarafımız bitti.
TOPLAMA KAMPLARI ORADAN DAHA İYİDİR
Gökyüzüne bile bakmanın suç olduğu bir ortamdı. Koğuşta yarım metre buz vardı. Balyozları elimize verdiler, o buzları kırdırdılar. Her yer cam tarlası gibi oldu. Sonra ‘Soyunun ve sürünün’ dediler. O buz parçaları vücudumuzu keserken feryatlar yükseldi. Bugüne kadar çok toplama kampı filmi izledim, böyle bir sahneye rastlamadım.”