Güncelleme Tarihi:
Diyarbakır Barosu Kadın Komisyonu Üyesi Avukat Meral Danış, yaptığı açıklamada, kadına yönelik şiddetin 2006 yılında da gündemde kalmayı sürdürdüğünü söyledi. Kadınların eski yıllara oranla şiddet konusunda ciddi bilgi sahibi olmasının umut verici bir gelişme olduğunu kaydeden Danış, şöyle dedi:
“2006 yılında kadına yönelik şiddet konusunda çok önemli yasal değişiklikler oldu. Özellikle yayınlanan, 'Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleriyle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler Genelgesi' şiddetin önlenmesinde çok önemli bilgiler içeriyordu. Ancak bu genelgenin ve yasaların bir an evvel hayata yansıyıp, şiddetin durmasını beklemiyorduk. Uzun yıllardır süren bazı uygulamaların 5-10 yıl içerisinde ortadan kalkması, beklenen bir şey değildir. Yasaların uygulanmasındaki kararlılık ve istikrar, yani şiddetle mücadelede topyekun irade gösterilmesi halinde bu oranın düşeceğine inanıyorum.”
Danış, şiddetin artık fazla gizlenemediğini belirterek, kadına yönelik şiddetin çok ciddi bir şekilde kamuoyuna yansıdığını ve gündem oluşturduğunu kaydederek, “Kamuoyunun kadına yönelik şiddete gösterdiği duyarlılık umut vericidir. Bence kadınlar açısından 2006 yılı şiddetin devam etmesine rağmen başarılı geçmiştir. Şiddet devam ettiği gibi bu şiddetle mücadele de çok ciddi bir şekilde sürdürülmüştür” diye konuştu.
799 KADIN ŞİDDET GÖRDÜ
Edinilen bilgiye göre, Diyarbakır'da 2006 yılı içerisinde toplam 799 kadın, şiddet gördüğü gerekçesiyle kadın kuruluşlarına başvurdu.
Diyarbakır'da yıl içerisinde 382 kadın Yenişehir Belediyesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehabilitasyon Merkezi'ne (EPİDEM), 181 kadın Kadın Sorunlarını Araştırma Merkezi'ne (KAMER), 193 kadın Bağlar Belediyesi Kardelen Kadın Evi'ne, 41 kadın ise İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) başvurarak yardım talebinde bulundu.
KADIN KURULUŞLARINDAN YOĞUN ÇALIŞMA
Kadına yönelik şiddet olaylarıyla sık sık gündeme gelen Diyarbakır'da kadın kuruluşları, 2006 yılında yoğun bir çalışma yürüttü.
Mahalle ve köyleri dolaşan kadın kuruluşu üyeleri, buralarda hem erkeklerle hem de kadınlarla görüştü. Akşam saatlerinde de kahvehaneleri dolaşan kadınlar, erkeklerden kadına şiddet uygulamamalarını istedi.
Kadın kuruluşu üyelerinin, 2007 yılında da bu tür bir çalışma yürüteceği bildirildi.
NİŞANI BOZDU, ÖLDÜRÜLDÜ
Diyarbakır ve Şırnak 2006'da töre cinayetleri ile de sıkça gündeme geldi. Söz konusu iki ildeki töre cinayetleri kamuoyuna şöyle yansıdı:
“Diyarbakır'da 20 Nisan 2006 tarihinde, nişanlısı N.A'nın nişanı bozması üzerine 24 yaşındaki N.Ö, kardeşi M.E.Ö (17) tarafından bıçaklandı. Yaralanan genç kız, kaçmaya çalışırken babası F.Ö tarafından tabancayla vuruldu. Dicle Üniversitesi (D.Ü) Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan genç kız yaşamını yitirdi.
SANDIKTA İŞLENEN TÖRE CİNAYETİ
Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde 'berdel' usulüyle evlendirilen Gülistan Gümüş, erkek çocuk doğurmadığı ve evini terk ettiği gerekçesiyle eşi tarafından silahlı saldırıya uğradı. Yaralanarak babasının evine sığınan Gülistan Gümüş, saklandığı sandıkta, uzun namlulu silahla taranarak öldürüldü.
Olaydan sonra aralarında Gümüş'ün eşi ve kardeşinin de bulunduğu 8 kişi tutuklandı.
3 YERİNDEN BIÇAKLANDI
Şırnak'ın Cizre ilçesinde de 5 Temmuz 2006 tarihinde, G.A (30), M.S.S'ye kaçtığı gerekçesiyle, eşi H.A'nın 15 yaşındaki yeğeni S.A tarafından 3 yerinden bıçaklandı. G.A, tedavi gördüğü hastanede 15 gün sonra yaşamını yitirdi. G.A'nın cenazesi, ailesinin sahiplenmemesi nedeniyle kimsesizler mezarlığına defedildi.
POLİS KAPISINDA NÖBET TUTTU
Diyarbakır'da 5 Kasım 2006 tarihinde F.T (25), evini terk ettiği için imam nikahıyla birlikte yaşadığı A.A'nın 15 yaşındaki kardeşi İ.A tarafından tabancayla boynundan ve göğsünden vuruldu. Polis, D.Ü Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi altına alınan F.T'nin bir saldırıya uğraması olasılığına karşı başucunda nöbet tuttu.
F.T, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünce bir gece gizlice hastaneden alınarak ismi açıklanmayan bir sığınma evine teslim edildi.
-TELEFONLA KONUŞTUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ-
Diyarbakır'da yılın son cinayeti de 26 Aralık günü işlendi.
E.A (16), erkek arkadaşıyla gece telefonla konuştuğu gerekçesiyle erkek kardeşi A.A tarafından kurusıkıdan bozma tabanca ile vurularak öldürüldü.