Güncelleme Tarihi:
Diyarbakır'da yaşayan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, bir gün sonra HDP Diyarbakır il binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.
15 AİLE, EVLADINA KAVUŞTU
Hacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim, Necla-Metin Açan çiftinin oğlu Harun, Nizamettin-Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik’in oğlu Veysi, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar, Sait Açar'ın oğlu Haşim, Cemal Ertaş'ın oğlu Ramazan örgütten kaçıp, güvenlik güçlerine teslim oldu. Son olarak Sever Fidan'ın oğlu Tayfur Fidan da PKK'nın elinden kaçıp, teslim oldu. Böylelikle oturma eylemine katılıp, evlatlarına kavuşan aile sayısı 15’e çıktı.
Hacire Akar dışındaki aileler, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor. Aileler, eylemleri sırasında, koronavirüs tedbirlerine de uyuyor.
'BUNLARIN KÜRTLÜKLE BİR ALAKASI YOK'
Diyarbakır'da geçen yıl kaybolan oğlu Yusuf için evlat nöbetini sürdüren Celil Bekdaş, PKK'ya yakınlığıyla bilinen yayın organlarında kendisinin bir kamu kurumunda işe alındığına ilişkin çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Bekdaş, kamu kurumunda çalışmadığını ifade ederek, tek isteğinin terör örgütü tarafından kaçırılan oğluna kavuşmak olduğunu söyledi. Hakkındaki iddiaların HDP'liler tarafından dile getirildiğini öne süren Bekdaş, "HDP'liler benim bir kamu kurumunda işe girdiğimi iddia ediyorlar. Bu iddialar asılsızdır. Polis bizi korumazsa burada bizi linç ederler. Bunların Kürtlükle bir alakası yok. Kürt biziz. Kürtler bu çadırdır. Bu çadır bu işi çözecek. Bir tane evladımız orada olana kadar bu çadır buradan kalkmayacak ve gitmeyeceğiz. Ben oğlum için gelmişim. Bir baba olarak eğer oğlunu istiyorsa, ölüyorsa ölüm Allah'ın emridir. Ölüme de razıyım ben. Oğlumu versinler ben öleyim. Biz aileler olarak tek amacımız çocuklarımızı istemekti. Ama maalesef HDP yöneticileri, çalışanları buradaki bütün aileleri ölümle tehdit ediyor" dedi.