Güncelleme Tarihi:
Diyanet’ten yapılan açıklamada özetle şunlar vurgulandı: “Ramazan ayında sağlıklı olan her müminin oruç tutması Allah’ın emriyle farz kılınmıştır. Bu ibadetin topyekûn ertelenmesi mümkün değildir. Alan uzmanlarından alınan bilgilere göre sağlıklı bireylerin oruç tutmaları, hastalığın yayılması bakımından özel bir risk oluşturmamaktadır.
COVID-19 teşhisi konulmuş olup doktoru tarafından oruç tutması sakıncalı görülenler, oruç tuttuğu takdirde hastalığı daha ağır geçireceği doktorlarca belirtilenler, oruç tutamayacak kadar yaşlı olanlar, tutmaya engel kronik hastalığı bulunanlar, oruç tutmaları halinde hem sağlıklarının bozulmasından hem de sağlık hizmetlerinin aksamasından endişe eden sağlık çalışanları, hamile veya emziren kadınlar, ağır ve meşakkatli işlerde çalışıp sağlıklarının bozulacağından endişe edenler, mazeretleri devam ettiği sürece daha sonra kaza etmek üzere oruç tutmayabilirler. Sağlık durumları hiçbir şekilde kaza oruçlarını tutmaya el vermeyenlerin tutamadıkları her bir gün için fakirlere bir oruç fidyesi ödemeleri gerekir.
İFTAR YEMEKLERİ DÜZENLEMEYİN
Salgın devam ettiği müddetçe akraba, komşu ve dostlarla beraber iftar yemekleri düzenlemekten kesinlikle uzak durulmalıdır. Camilerden uzak kalmamızın hüznünü yaşadığımız şu günlerde, teravih namazlarımızı, mukabelelerimizi evimizde ifa etmek, dualarımızı hep birlikte hanemizden Rabbimize yöneltmek, Ramazan ayının maneviyatından azami istifade etmeye vesile olacaktır.”