Güncelleme Tarihi:
Çelebi, DİSK Genel Merkezi'nde beraberinde KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türk Tabipler Birliği Başkanı Gençay Gürsoy, TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı ve Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Başkanı Celal Korkut Yıldırım ile bir basın toplantısı düzenledi.
Çelebi, 1 Mayıs 1977'de ölenlerin anılmasına yönelik gerçekleştirilen baskı ve sindirme uygulamaları nedeniyle bu basın toplantısını gerçekleştirdiklerini ifade ederek, hükümeti, kutlamalara karşı tutumuyla “Kendine demokrat olduğunu gösterdi” şeklinde nitelendirdi.
1 Mayıs 1977 olaylarının araştırılmasını isteyen halka Taksim'in kapatıldığını öne süren Çelebi, Taksim'in konserlerden yılbaşı kutlamalarına, motosiklet şovlarından şenliklere kadar her etkinliğe açık olduğunu ifade etti.
Çelebi, “Bizler taleplerimizi barışçı şekilde dile getirmek, topluma demokrasi ve özgürlüğün, barışın, birlik ve dayanışmanın önemini anlatmak ve 1 Mayıs 1977'de öldürülen 36 arkadaşımızı anmak için Taksim'de buluşmak istedik” dedi.
1978'den bu yana görülmedik bir biçimde sert ve uzlaşmaz bir tutumla karşılaştıklarını belirten Çelebi, 1 Mayıs Tertip Komitesi başta olmak üzere 900'ün üzerinde kişinin gözaltına alındığını ve engellendiğini söyledi.
İstanbul'un bir “açık cezaevine”, bir “toplama kampına” dönüştüğünü savunan Çelebi, gözaltına alınanların bir an önce serbest bırakılmasını istediklerini dile getirdi.
Çelebi, şunları kaydetti:
“Bugün sadece 1 Mayıs'ı kutlamak isteyenler değil, tüm halk engellendi. Hareket edemez hale getirildi. Topluma korku salınmak, esnaf, öğrenci, kadın gibi toplumun farklı kesimleri, emekçilere 1 Mayıs'ı kutlayanlara düşman edilmek istendi. Sanki halk cezalandırıldı. İşine ulaşmak için kilometrelerce yol yürümeye mahkum edildi. Bunun sorumlusu 1 Mayıs'ı kutlamak isteyenler değil, hükümettir, valiliktir, İstanbullulara 1 Mayıs'ı korku günü gibi göstermek isteyenlerdir. Korktukları işçilerdir, emekçilerdir, halkın talepleridir. İstanbul'da terör estiren, hukuku ayaklar altına alan tüm olayların sorumlusu olan Vali istifa etmelidir. Bu çabalar boşa çıktı. Taleplerini kararlılıkla dile getirmek isteyenler, yine de Taksim'e çıktı. 1977'de öldürülenleri andı. Topluma mesajını iletti.”
Bugün özgür, barış içinde demokratik bir ülke isteyen, emeğin haklarına saygı duyulmasını isteyen herkesin kalbinin Taksim Meydanı'nda attığını dile getiren Çelebi, Türkiye'nin dört bir yanında onlarca 1 Mayıs kutlandığını söyledi.
“PROVOKASYON İDDİASINI ORTAYA ATIYORLAR”
Daha sonra, basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelebi, bir gazetecinin “İstanbul Valisi Güler, Taksim'de çeşitli provokasyonların olabileceğini dile getirdi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Çelebi, ”Asıl provokasyon bugün yapılandır. İstanbul'un cezaevine dönüştürülmesi asıl provokasyondur. Her 1 Mayıs öncesi bir korku salıyorlar ve provokasyon iddiasını ortaya atıyorlar” diye konuştu.
Çelebi, 1 Mayıs 1977'nin de bir provokasyon olduğunu dile getirerek, o gün olan olayların açığa çıkmasını istediklerini defalarca dile getirdiklerini kaydetti.
1 Mayıs'ın yasalaşması yönünde taleplerinin de var olduğunu hatırlatan Çelebi, 1 Mayıs'ın tüm çağdaş ülkelerde ve İran'da tatil günü olduğunu söyledi.
Çelebi, bugün pek çok kişinin hiçbir demokratik ülkede olmayan uygulamalarla karşı karşıya kaldığını, sıkıyönetim dönemlerinde bile bu tür uygulamaların olmadığını kaydetti.
Konuşmasında Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesinin içine girilerek gaz bombası atılmasını ve orada bulunanların gözaltına alınmasını da eleştiren Çelebi, gözaltına alınanların bir an evvel serbest bırakılmasını istedi.
Çelebi, yöneticiler olarak hem İçişleri Bakanı, hem de Valiyle bugünkü etkinlik için görüştüklerini ve İnönü Stadyumu önünde toplanarak 1-1.5 saatlik bir yürüyüş ve 1 saat sürecek anma için izin istediklerini kaydederek, şöyle dedi:
“2 saatlik etkinliğe tahammül edemediler. Oysa bugün İstanbul terk edildi. Otobüslerin yolu kesildi. Feribotlar denizde durduruldu. Okullar tatil edildi. Birçok antidemokratik uygulamalar yapıldı. Bu, bir devlet provokasyonudur. Devlet buna benzer provokasyonu 1977'de de yaptı. Biz olabilecek provokasyonlara karşı tedbirlerimizi almıştık. Süreç içinde mağdur olan bizleriz. Bizlerle beraber İstanbul halkı da mağdur edildi” dedi.
KADIKÖY'DEKİ KUTLAMALAR
Kadıköy'deki 1 Mayıs kutlamalarını da hatırlatan Çelebi, “Kadıköy'deki işçilerin 1 Mayısını kutluyoruz. Onlarla gönlümüz aynı. Kadıköy'de bu miting sipariş üzerine yapılmakta” dedi.
Türk-İş başkanına Taksim'de birlikte bir etkinlik yapma talebini götürdüklerini, ancak “provokasyon olur” gerekçesiyle bunun kabul görmediğini söyledi.
Bugün İstanbul'un her yerinin 1 Mayıs alanı olduğunu da dile getiren Çelebi, ”1 Mayıs bize göre amacına ulaştı” diye konuştu.
“Gelecek yıl da Taksim'i düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine Çelebi, ”Artık Taksim 1 Mayıs alanıdır. Gönüllerin 1 Mayıs'ı Taksim'dir” şeklinde konuştu.
Çelebi, bir gazetecinin “Dolmabahçe'den Taksim'e yürüdünüz. Valilikle bir pazarlık söz konusu oldu mu?” yönündeki sorusuna da “Valinin daha önceki açıklamalarında 'yöneticiler çiçeklerini koyacaklar koysunlar' dediğini hatırlatarak, “Bize 'çıkamazsınız Taksim'e' dediler. Biz 'çıkacağız' dedik. Yürüdük ve çıktık” dedi.
Çelebi, bugün atılan biber gazı kapsüllerinden getirdikleri örnekleri de basına gösterdi.