Dışişleri’ne ilk kadın protokol şefi
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2004 01:47
DIŞİŞLERİ Bakanlığı’nda yapılan son değişikliklerle birlikte önemli bir ilk daha gerçekleşti.
Venezüella’ya giden Büyükelçi Doğan Akdur’dan boşalan Protokol Genel Müdürlüğü’ne Katar’daki görev süresini tamamlayan Büyükelçi Oya İnkaya getiriliyor. Böylece bakanlık tarihinde protokol şefliğine ilk kez bir kadın büyükelçi getirilmiş oluyor.
Protokol Genel Müdürlüğü, Dışişleri’nin en önemli postlarından biri olarak görülüyor. Protokol Genel Müdürü, aslında devletin protokol şefi oluyor. Cumhurbaşkanlığı protokolünden, başbakanlık protokolüne kadar bütün ayrıntılarla bu makam ilgileniyor.
Büyükelçi İnkaya bu çerçevede hem Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında sıkça gözükecek, ayrıca Türkiye’ye gelen bütün yabancı devlet başkanlarına eşlik edecek. Protokol Genel Müdürü, bu kimliğiyle aslında Türkiye’nin dışarıya dönük yüzünü de temsil ediyor. AKP döneminde bu görevde bir kadın büyükelçinin olması kuşkusuz ayrı bir önem taşıyacak.
ARAP DÜNYASINDA İLK KADIN ELÇİ TED Ankara Koleji ve Mülkiye mezunu olan Oya İnkaya Dışişleri’nde Brüksel, Şam ve Berlin gibi dış görevlerde bulundu ve 1999’da büyükelçi ünvanını alarak Kanada’da Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) nezdindeki Daimi Temsilcisi oldu ve 2002’de de Katar Büyükelçiliği’ne gitti. İnkaya, Türkiye’nin Arap dünyasındaki ilk kadın büyükelçilerinden biriydi.
İnkaya’nın protokol şefliğine gelişi kadın diplomatların Dışişleri Bakanlığı’ndaki nüfuzlarının giderek büyüdüğünün en son göstergesi.
Dışişleri Bakanlığı’nda toplam 933 meslek memuru görev yapıyor ve bunun yüzde 25’i kadın diplomatlardan oluşuyor. Bu oran, bir bakanlık için Türk bürokrasisi içindeki en yüksek oranlardan biri. Bir dönem kadın memurlara kapılarını kapalı tutan, hatta gizli bir ayırımcılık uygulayan Dışişleri Bakanlığı’nda bugün 18 büyükelçilik ve 3 başkonsolosluğun başında kadın diplomatlar var. Türkiye’nin ilk kadın büyükelçisi 1982’de Hollanda’ya giden ve daha sonra Müsteşar Yardımcılığına kadar yükselen Filiz Dinçmen olmuştu.
Balkan çıkarması
18 kadın büyükelçinin önemli bir bölümü Balkan ülkelerinde görev yapıyorlar. İşte kadın büyükelçilerimiz:
Şule Soysal: Kültür İşleri Genel Müdürü.
Oya İnkaya: Protokol Genel Müdürü.
Solmaz Ünaydın: Japonya.
Fügen Ok: Danimarka.
Sumru Noyan: BM’nin Viyana ofisinde uluslararası memur.
Füsun Çetintaş: Bir önceki Singapur Büyükelçisi, halen merkezde.
Veka İnal: Bir önceki Filipinler Büyükelçisi, halen merkezde.
Sina Baydur: Bosna.
Zergün Korutürk: Portekiz.
Ayşenur Alpaslan: Şili.
Feryal Çotur: Endonezya.
Dicle Topuz: Hırvatistan.
Hilal Başkal: Bahreyn.
İnci Tümay: Slovakya.
Serpil Alpman: Kırgızistan.
Şanıvar Kızıldeli: Litvanya.
Birnur Fertekligil: Beyaz Rusya.
Fatma Fırat Topçuoğlu: Moldova.
Dışişleri Bakanı değil ‘hayat ombudsmanı’
ANKARA’daki diplomasi muhabirlerinin bugünlerde güne gazetelerdeki dış politika haberlerini okuyarak başladıklarını zannediyorsanız, yanılıyorsunuz. Artık güne Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün kendi adına kurduğu internet sitesine vatandaşlardan gelen birbirinden renkli mesajları okuyarak başlıyorlar.
Bu sitede yer alan mesajlarda vatandaş her türlü sorununu dile getirmekte özgür. Örneğin, çocuğunu görebilmek için yardım isteyen babalar, çapkın kocası yüzünden yabancı hayat kadınlarının Türkiye’ye girmelerinin yasaklanmasını isteyen kadınlar, Kayseri sucuğunun kalitesinin bozulmasından şikayet edenler, Avrupa’da iş isteyenler, Gül’ün sitesine yazıyorlar. Rüyalarını paylaşıp, Gül’den türbe ziyareti yapmasını isteyenlere bile rastlanıyor. Gül’e yazanlar kendilerine nasıl ulaşılacağına dair özel telefon numaralarını vermekten de geri kalmıyorlar.
Sizin anlayacağınız bir tür ‘Hayat Ombudsman’ı oldu Abdullah Gül. Bu yüzden kimileri sitenin ‘Güzin Abla’nın Köşesi’ne benzemeye başladığını öne sürüyorlar. İşte çarpıcı e-mailler:
KAYSERİ SUCUĞU
Mehmet Erseven Kayseri bir zamanlar sucuk ve pastırmasıyla ünlüydü. Ancak kalitesiz et kullanıldığından Kayseri sucuğu sürekli irtifa kaybetti. Şu anda sucuk piyasasına Afyon’un Cumhuriyet sucuğu hakim. Size en yakın marketten bir Kayseri sucuğu alın, bir de Cumhuriyet sucuğu. İkisi arasındaki farkı göreceksiniz. Lütfen bu soruna bir çözüm bulun.
BEBEĞİM SAĞ MI
Battal Gazi Özçınar Belçika’dan Türk ve Müslüman bir hanımla evlendim. Kendisini doğum için Belçika’ya 2003 Mart’ında gönderdim. Mayıs ayında ellerinden öper bir kızım oldu. Ancak eşimle anlaşmazlık olduğu için kızımı göremedim. Kızımın adı Fatmanur. Bebeğimi görmek, en azından sağ olduğunu bilmek istiyorum. Kayınpederim iyi bir insan. Ona ulaşıldığı takdirde size olumlu cevap verecektir.
AVRUPA’DA İŞ LAZIM
Hanifi Parlar Bana sizin aracılığınızla Avrupa’da bir iş imkanı sağlarsanız çok yardım etmiş olursunuz. Neden Avrupa derseniz, çünkü orada yaşamak istiyorum. 18 yaşındayım Lütfen bana yardımcı olun. Allah sizden razı olsun.
EŞİMİ GÖREMİYORUM
Kenan Elçi Benim çok büyük bir sorunum var. Üç yıldan beri tüm uğraşlarıma rağmen Çek Cumhuriyeti’nde evlendiğim eşimle beraber olamıyoruz. Eşimi Müslüman yaptım, benim soyadımı da aldı ama, Çekler ‘Sahte evlilik’ yaptım iddiasıyla başvurumu reddediyorlar. Oysa hanımım Türkiye’de de yaşadı ve Türkiye’ye en az sekiz defa giriş çıkış yaptı. Başkanım sizden Allah rızası için yardım istiyorum.
Kadınlar ‘bıyıksız’ istiyor
DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül’ün her fırsatta Amerikalı aktör George Clooney’e benzetildiği biliniyor. Ancak Clooney’e daha yakın bir benzerlik için Gül’ün bıyık engelini aşması gerekiyor. İlginçtir ki Gül son dönemde bu yönde telkinlere de muhatap oluyor. Geçenlerde KKTC’nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen davette Gül’ün yanına yaklaşan bir hanım çevredekilerin de duyacağı bir şekilde, ‘Sayın Bakanım neden bıyığınızı kesmiyorsunuz, sizi çok daha modern gösterecektir’ önerisinde bulundu. Gül’ün bu çağrılara nasıl karşılık vereceği bilinmiyor. Üstelik bu karar ‘ev içi demokrasi’nin yumuşak karınlarından birisi olabilir. Hayrünisa Hanım, ‘Bizim evde demokrasi uygulanır’ dese de, bu konuda onun vizesinin gerektiğini tahmin etmek güç değil.
Başbakan taşınıyormuş!
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın, ailesiyle birlikte iki yıldır oturduğu Keçiören Subayevleri’ndeki evinden taşınacağı söylentisinin altından ‘uyanık emlakçiler ile müteahhitler’ çıktı.
Siyasi kulisleri dalgalandıran, özellikle de AKP’lileri hareketlendiren bu taşınma iddiası, Erdoğan’ın Keçiören’deki komşularını da ayağa kaldırdı. Erdoğan ve eşini ziyaret eden komşuları, ‘Bizi bırakıyor musunuz?’ diyerek taşınma iddialarının doğru olup olmadığını sordular. Erdoğan, ‘Nereden çıktı bu taşınma işi?’ diyerek şaşkınlığını dile getirirken, ardından da ‘Hayır taşınmıyorum, siyaset hayatımın sonuna kadar da buradayım’ diyerek komşularının yüreğine su serpti.
Ancak Erdoğan, taşınacağı iddialarının kaynağını da merak etti. Bunun üzerine taşınma iddialarının kaynağını araştıran yakın çevresi kısa sürede bu iddiaların kaynağına ulaştı.
ERDOĞAN’IN YAKIN ÇEVRESİ ARAŞTIRDI Yakın çevrenin araştırması sonucunda ortaya çıkan ve duyanları şaşırtan taşınma iddialarının kaynağından, Ankara’nın bazı uyanık müteahhit ve emlakçıları çıktı. Bazı müteahhit ve emlakçilerin, ‘Başbakan buraya taşınıyor, elinizi çabuk tutup Başbakan’a komşu olun’ diyerek, Keçiören Kalaba, İncek ve Çayyolu’ndaki konutlarını pazarlamaya çalıştıkları saptandı. Erdoğan’ın yakın çevresi, bir süredir Meclis kulislerinde kendilerini yakalayıp ‘Başbakan taşınıyormuş, doğru mu?’ diye soran millletvekili ve partililere, ‘Yok öyle şey, işin aslı şöyle’ diyerek bu açıklamayı yapıyor. Aynı çevreden bir kaynak da Hürriyet’in sorusu üzerine, ‘Bir kaç namussuzun yüzünden perişan olduk. Her gören ‘Başbakan taşınıyor mu’ diye soruyor, biz de durumu anlatmak zorunda kalıyoruz’ dedi.
Venezüella’ya giden Büyükelçi Doğan Akdur’dan boşalan Protokol Genel Müdürlüğü’ne Katar’daki görev süresini tamamlayan Büyükelçi Oya İnkaya getiriliyor. Böylece bakanlık tarihinde protokol şefliğine ilk kez bir kadın büyükelçi getirilmiş oluyor.
Protokol Genel Müdürlüğü, Dışişleri’nin en önemli postlarından biri olarak görülüyor. Protokol Genel Müdürü, aslında devletin protokol şefi oluyor. Cumhurbaşkanlığı protokolünden, başbakanlık protokolüne kadar bütün ayrıntılarla bu makam ilgileniyor.
Büyükelçi İnkaya bu çerçevede hem Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında sıkça gözükecek, ayrıca Türkiye’ye gelen bütün yabancı devlet başkanlarına eşlik edecek. Protokol Genel Müdürü, bu kimliğiyle aslında Türkiye’nin dışarıya dönük yüzünü de temsil ediyor. AKP döneminde bu görevde bir kadın büyükelçinin olması kuşkusuz ayrı bir önem taşıyacak.
ARAP DÜNYASINDA İLK KADIN ELÇİ TED Ankara Koleji ve Mülkiye mezunu olan Oya İnkaya Dışişleri’nde Brüksel, Şam ve Berlin gibi dış görevlerde bulundu ve 1999’da büyükelçi ünvanını alarak Kanada’da Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) nezdindeki Daimi Temsilcisi oldu ve 2002’de de Katar Büyükelçiliği’ne gitti. İnkaya, Türkiye’nin Arap dünyasındaki ilk kadın büyükelçilerinden biriydi.
İnkaya’nın protokol şefliğine gelişi kadın diplomatların Dışişleri Bakanlığı’ndaki nüfuzlarının giderek büyüdüğünün en son göstergesi.
Dışişleri Bakanlığı’nda toplam 933 meslek memuru görev yapıyor ve bunun yüzde 25’i kadın diplomatlardan oluşuyor. Bu oran, bir bakanlık için Türk bürokrasisi içindeki en yüksek oranlardan biri. Bir dönem kadın memurlara kapılarını kapalı tutan, hatta gizli bir ayırımcılık uygulayan Dışişleri Bakanlığı’nda bugün 18 büyükelçilik ve 3 başkonsolosluğun başında kadın diplomatlar var. Türkiye’nin ilk kadın büyükelçisi 1982’de Hollanda’ya giden ve daha sonra Müsteşar Yardımcılığına kadar yükselen Filiz Dinçmen olmuştu.
Balkan çıkarması
18 kadın büyükelçinin önemli bir bölümü Balkan ülkelerinde görev yapıyorlar. İşte kadın büyükelçilerimiz:
Şule Soysal: Kültür İşleri Genel Müdürü.
Oya İnkaya: Protokol Genel Müdürü.
Solmaz Ünaydın: Japonya.
Fügen Ok: Danimarka.
Sumru Noyan: BM’nin Viyana ofisinde uluslararası memur.
Füsun Çetintaş: Bir önceki Singapur Büyükelçisi, halen merkezde.
Veka İnal: Bir önceki Filipinler Büyükelçisi, halen merkezde.
Sina Baydur: Bosna.
Zergün Korutürk: Portekiz.
Ayşenur Alpaslan: Şili.
Feryal Çotur: Endonezya.
Dicle Topuz: Hırvatistan.
Hilal Başkal: Bahreyn.
İnci Tümay: Slovakya.
Serpil Alpman: Kırgızistan.
Şanıvar Kızıldeli: Litvanya.
Birnur Fertekligil: Beyaz Rusya.
Fatma Fırat Topçuoğlu: Moldova.
Dışişleri Bakanı değil ‘hayat ombudsmanı’
ANKARA’daki diplomasi muhabirlerinin bugünlerde güne gazetelerdeki dış politika haberlerini okuyarak başladıklarını zannediyorsanız, yanılıyorsunuz. Artık güne Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün kendi adına kurduğu internet sitesine vatandaşlardan gelen birbirinden renkli mesajları okuyarak başlıyorlar.
Bu sitede yer alan mesajlarda vatandaş her türlü sorununu dile getirmekte özgür. Örneğin, çocuğunu görebilmek için yardım isteyen babalar, çapkın kocası yüzünden yabancı hayat kadınlarının Türkiye’ye girmelerinin yasaklanmasını isteyen kadınlar, Kayseri sucuğunun kalitesinin bozulmasından şikayet edenler, Avrupa’da iş isteyenler, Gül’ün sitesine yazıyorlar. Rüyalarını paylaşıp, Gül’den türbe ziyareti yapmasını isteyenlere bile rastlanıyor. Gül’e yazanlar kendilerine nasıl ulaşılacağına dair özel telefon numaralarını vermekten de geri kalmıyorlar.
Sizin anlayacağınız bir tür ‘Hayat Ombudsman’ı oldu Abdullah Gül. Bu yüzden kimileri sitenin ‘Güzin Abla’nın Köşesi’ne benzemeye başladığını öne sürüyorlar. İşte çarpıcı e-mailler:
KAYSERİ SUCUĞU
Mehmet Erseven Kayseri bir zamanlar sucuk ve pastırmasıyla ünlüydü. Ancak kalitesiz et kullanıldığından Kayseri sucuğu sürekli irtifa kaybetti. Şu anda sucuk piyasasına Afyon’un Cumhuriyet sucuğu hakim. Size en yakın marketten bir Kayseri sucuğu alın, bir de Cumhuriyet sucuğu. İkisi arasındaki farkı göreceksiniz. Lütfen bu soruna bir çözüm bulun.
BEBEĞİM SAĞ MI
Battal Gazi Özçınar Belçika’dan Türk ve Müslüman bir hanımla evlendim. Kendisini doğum için Belçika’ya 2003 Mart’ında gönderdim. Mayıs ayında ellerinden öper bir kızım oldu. Ancak eşimle anlaşmazlık olduğu için kızımı göremedim. Kızımın adı Fatmanur. Bebeğimi görmek, en azından sağ olduğunu bilmek istiyorum. Kayınpederim iyi bir insan. Ona ulaşıldığı takdirde size olumlu cevap verecektir.
AVRUPA’DA İŞ LAZIM
Hanifi Parlar Bana sizin aracılığınızla Avrupa’da bir iş imkanı sağlarsanız çok yardım etmiş olursunuz. Neden Avrupa derseniz, çünkü orada yaşamak istiyorum. 18 yaşındayım Lütfen bana yardımcı olun. Allah sizden razı olsun.
EŞİMİ GÖREMİYORUM
Kenan Elçi Benim çok büyük bir sorunum var. Üç yıldan beri tüm uğraşlarıma rağmen Çek Cumhuriyeti’nde evlendiğim eşimle beraber olamıyoruz. Eşimi Müslüman yaptım, benim soyadımı da aldı ama, Çekler ‘Sahte evlilik’ yaptım iddiasıyla başvurumu reddediyorlar. Oysa hanımım Türkiye’de de yaşadı ve Türkiye’ye en az sekiz defa giriş çıkış yaptı. Başkanım sizden Allah rızası için yardım istiyorum.
Kadınlar ‘bıyıksız’ istiyor
DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül’ün her fırsatta Amerikalı aktör George Clooney’e benzetildiği biliniyor. Ancak Clooney’e daha yakın bir benzerlik için Gül’ün bıyık engelini aşması gerekiyor. İlginçtir ki Gül son dönemde bu yönde telkinlere de muhatap oluyor. Geçenlerde KKTC’nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen davette Gül’ün yanına yaklaşan bir hanım çevredekilerin de duyacağı bir şekilde, ‘Sayın Bakanım neden bıyığınızı kesmiyorsunuz, sizi çok daha modern gösterecektir’ önerisinde bulundu. Gül’ün bu çağrılara nasıl karşılık vereceği bilinmiyor. Üstelik bu karar ‘ev içi demokrasi’nin yumuşak karınlarından birisi olabilir. Hayrünisa Hanım, ‘Bizim evde demokrasi uygulanır’ dese de, bu konuda onun vizesinin gerektiğini tahmin etmek güç değil.
Başbakan taşınıyormuş!
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın, ailesiyle birlikte iki yıldır oturduğu Keçiören Subayevleri’ndeki evinden taşınacağı söylentisinin altından ‘uyanık emlakçiler ile müteahhitler’ çıktı.
Siyasi kulisleri dalgalandıran, özellikle de AKP’lileri hareketlendiren bu taşınma iddiası, Erdoğan’ın Keçiören’deki komşularını da ayağa kaldırdı. Erdoğan ve eşini ziyaret eden komşuları, ‘Bizi bırakıyor musunuz?’ diyerek taşınma iddialarının doğru olup olmadığını sordular. Erdoğan, ‘Nereden çıktı bu taşınma işi?’ diyerek şaşkınlığını dile getirirken, ardından da ‘Hayır taşınmıyorum, siyaset hayatımın sonuna kadar da buradayım’ diyerek komşularının yüreğine su serpti.
Ancak Erdoğan, taşınacağı iddialarının kaynağını da merak etti. Bunun üzerine taşınma iddialarının kaynağını araştıran yakın çevresi kısa sürede bu iddiaların kaynağına ulaştı.
ERDOĞAN’IN YAKIN ÇEVRESİ ARAŞTIRDI Yakın çevrenin araştırması sonucunda ortaya çıkan ve duyanları şaşırtan taşınma iddialarının kaynağından, Ankara’nın bazı uyanık müteahhit ve emlakçıları çıktı. Bazı müteahhit ve emlakçilerin, ‘Başbakan buraya taşınıyor, elinizi çabuk tutup Başbakan’a komşu olun’ diyerek, Keçiören Kalaba, İncek ve Çayyolu’ndaki konutlarını pazarlamaya çalıştıkları saptandı. Erdoğan’ın yakın çevresi, bir süredir Meclis kulislerinde kendilerini yakalayıp ‘Başbakan taşınıyormuş, doğru mu?’ diye soran millletvekili ve partililere, ‘Yok öyle şey, işin aslı şöyle’ diyerek bu açıklamayı yapıyor. Aynı çevreden bir kaynak da Hürriyet’in sorusu üzerine, ‘Bir kaç namussuzun yüzünden perişan olduk. Her gören ‘Başbakan taşınıyor mu’ diye soruyor, biz de durumu anlatmak zorunda kalıyoruz’ dedi.