Güncelleme Tarihi:
Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen asrın felaketinde yaralar sarılıyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesindeki kurulma çalışmaları devam eden konteyner kentte incelemelerde bulundu.
Bin 400 kişilik konteyner kentteki incelemelerin ardından açıklamalarda bulunan Bakan Çavuşoğlu, "Depremle ilgili faaliyetlerin koordinasyonuna katkı yapmaya çalışıyoruz. Biliyorsunuz yurt dışından gelen yardımlar var, ziyaretler var. Ayni yardımlardan tutun da konteyner gibi Türkiye'ye maddi yardım yapmak için girişimler var. Bunların koordinasyonunu yaparken fırsat buldukça fedakarca çalışan bakanlarımıza, valilerimize, belediye başkanlarımıza, AFAD'a, Kızılay'a destek olmak için bölgeye geliyoruz. Bugün Gaziantep'e indikten sonra Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesine gittik. Koordinatör valimizin kontrolünde tüm çalışmalarını nizam içinde yapıldığını gördük. Aynı şekilde Kahramanmaraş merkezde çadır kentleri dolaştık. Kırgızistan ve Kazakistan'dan kurulan çadır kentleri ziyaret ettik. Halen daha kardeşlerimiz oradalar. Diğer taraftan Türkoğlu'nda İngilizlerin bizim ilçe Sağlık Müdürlüğümüzle birlikte hastanemizle görevli arkadaşlarımızla birlikte kurdukları sahra hastanesini ziyaret ettik. İngiltere'den gelen uzman, askeri hekimlere de teşekkür ettik. Daha sonra Pazarcık'a gittik. Şimdi de Adıyaman Gölbaşı'ndayız. Geçenlerde yine Gaziantep'ten yola çıkan bazı köy ve kasabalarımızı ziyaret ettik. Besni'ye aynı şekilde gitmiştik. Adıyaman merkezde çalışmaları yürütmüştük. Cumhurbaşkanımız da birinci turu tamamladı. İkinci tura başladı. Yarın da yine Cumhurbaşkanımız deprem bölgelerinde ziyaretlerine devam edecek. Vatandaşlarımızla beraber oluyoruz, dertlerini dinliyoruz. Varsa eksiklik onları gidermek için arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Gerçekten gittiğimiz yerlerde çadır kentlere ilaveten konteyner kentlerin kurulduğunu görüyoruz" diye konuştu.
"İLK ETAPTA 1400 KİŞİLİK OLACAK"
Gölbaşı'nda da 1500 konteynerin kurulacağı merkezde de belli bir nizam içerisinde adeta bir yaşam alanı oluşturulduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, konteyner kentlerde sadece konteynerler değil ağaçlandırma çalışmalarının da devam etiğini kaydetti. Bakan Çavuşoğlu, "Sosyal donatı alanları da planlanmış. Mescidi, çocuklar için oyun alanı, eğitim alanı, çok şükür okullarımızda çok fazla hasar yok. Bazı okullarda hasar var ama genel anlamda söylüyoruz. Sosyal donatı alanları, sosyal marketler. Esenler Belediye Başkanımız Tevfik beye de teşekkür etmek istiyorum. Farklı illerden koordinatör valilerimiz buradalar. Bu konteyner kentlerde ve çadır kentlerinde aşhanelerin kurulduğunu ve işlediğini görüyoruz. Özellikle çocuklarımız için psikososyal alanlar kuruluyor. Sahra hastanelerimiz vatandaşlarımız için yerinde hizmet veriyor. Biraz önce Pazarcık ilçesinde bazı çocuklarımızı kontrol ettikten sonra hastaneye ilave tetkikler için gönderdiler. İlk müdahaleler buralarda yapılıyor. Sosyal marketlerde tüm ihtiyaçların karşılandığını görüyoruz. Gıdaya ilaveten giyecek ve diğer ihtiyaçlardan bahsediyoruz. Esenler Belediyemizin kurduğu sosyal market gerçekten örnek nitelikte. Vatandaşlarımız ne istiyorsa burada bulabiliyorlar. Gölbaşı'nda kırsal kesimde de 1400 konteyner talebini ilk etapta karşılıyoruz. İlave talepleri de karşılayacağız. Vatandaşlarımızı çadır kentlerden konteyner kentlere taşıyoruz. Cumhurbaşkanımız 'Milletimize sözümüz var. Bir yıl içerisinde vatandaşlarımıza kalıcı konutları yapıp teslim edeceğiz' dediler. Ama o bir yıl içerisinde kalıcı konutlar yapılıncaya kadar vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerde bu şartları geliştirmek de bizim görevimiz. O yüzden çadır kentlerden konteyner kentlere taşıyoruz" dedi.
"20 SAHRA HASTANESİ BÖLGEDE AKTİF"
Uluslararası yardımlara ilişkin açıklamalarda da bulunan Bakan Çavuşoğlu, "Diğer taraftan vatandaşlarımızın elbette burası tarım bölgesi, deprem bölgesinin geneline baktığımızda bu var. Tarım alanlarının hasarının tespiti devam ediyor. Aynı şekilde telef olan büyükbaş küçükbaş hayvanlarımız var. Onların tespitleri yapılıyor. Vatandaşlarımıza yine bu anlamda ayni yardım, yem desteği veriliyor. Arazilerdeki tespitler yapılıyor. Tüm bölgelerde binaların tespitleri hummalı bir şekilde yapılıyor. Vatandaşlarımız itiraz ederse o da kayda geçiriliyor ve tekrar inceleme yapılıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımıza, gönüllülerimize, mimarlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Etüt çalışmaları yeni konutların yapılacağı yerlerde hızlı bir şekilde yapılıyor" diye konuştu
"90 ÜLKEDEN 11 BİN 500'E YAKIN ARAMA KURTARMA EKİBİ GELDİ"
Yurt dışından gelen destekle ilgili de detaylı bilgi veren Bakan Çavuşoğlu, "Yurt dışından gelen desteğin koordinasyonunu yapıyoruz. Deprem bölgesindeki şehirlerimize bu koordinasyonunu sahada da yapmak için büyükelçi ve diplomatlarımızı da görevlendirdik. Adana'ya iki havaalanı olduğu için dört arkadaşımızı, diğer şehirlere ikişer büyükelçimizi görevlendirdik. Sahadalar. Diğer kurumlardan arkadaşlarımızla koordinasyonlu şekilde çalışıyorlar. 90 ülkeden 11 bin 500'e yakın arama kurtarma ekibi gelmişti. Bu sabah 4 ülke kaldı demiştim. Gürcistan ve Özbekistan arama kurtarma çalışmalarını tamamlayarak döndüler. Can Azerbaycan ve Filipinliler yaklaşık 700 kişi. Şu anda yine bazı yerlerde vatandaşlarımızdan ihbarlar geliyor. Henüz daha ulaşamadığımız vatandaşlarımızın yakınları var. Antakya'da görev yapan büyükelçimiz Devrim Öztürk dahil ulaşamadığımız kimseler var. Arama kurtarma ekiplerimiz sahada ama yurt dışından da iki ekip şu anda sahada. 27 ülkeden 30 sahra hastanesi gelmişti. Bunlardan bazıları bu arama kurtarma ekipleri ile ekip halinde geldi. Bunların şu anda 10 tanesi döndü ama 20 tanesi aktif. Fransızların sahra hastanesi olduğunu görüyoruz. Yurt dışından konteynerle beraber kırsal kesimde çadır talepleri de devam ediliyor. Çadır ihtiyacının karşılanması için yurt dışından çadırların gelmesi konusunda çalışıyoruz. Kargo uçaklarının ayarlanması ile 125 binden fazla çadır gelmiş durumda. 42 bin civarında çadırın Türkiye'ye intikali için planlamalar yapıldı. Konteyner için yurt dışından da bulabildiğimiz konteynerleri getiriyoruz. Katar'dan da 10 bin civarında konteyner gelecek. Gemilerle yola çıkmaya başladı. Süveyş Kanalı'na gemiler ulaştı. Birkaç gün içerisinde gemiler İskenderun Limanı'na gelmiş olacak. 15 bin 725 civarında konteynerin Türkiye'ye gelmesi için planlamaları yaptık" dedi.
"NATO'DAN 4 BİN KİŞİLİK YAŞAM ALANI DESTEĞİ"
NATO'nun ilk etapta 4 bin kişilik yaşam merkezi projesini de hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "NATO'nun biliyorsunuz Türkiye'ye tüm uluslararası kuruluşların da desteği olduğu gibi NATO'nun ilk etapta 4 bin kişilik yaşam merkezi projesi vardı. İlk etap malzemeler İskenderun'a geldi. 2 bin 400 kişilik Antakya'da merkez kurulacak bin 600 kişilik İskenderun'da kurulacak. Bu anlamda NATO'un ilave malzemeleri İtalya'dan yarın ve salı günü yola çıkmış olacak. Ayrıca dün NATO ikinci bir dört bin kişilik bir yaşam alanı daha kurabileceklerini söylediler ve sessizliğe bıraktılar, herhangi bir üyeden itiraz olmazsa da ikinci bir dört bin kişilik yaşam alanı da arkadaşlarımızla istişare edeceğiz. Cumhurbaşkanımıza da arz ettik. Bakanlarımızla da istişare ettikten sonra ihtiyaç olan yere bunlar kurulmuş olacak. Dünyadan mali yardım önerileri de geliyor. Ülkelerin resmi taahhütleri var. Diğer taraftan o ülkelerde sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasının kampanyayla Türkiye'ye yardım için aktarmak istedikleri kaynakları ilgili AFAD'ın, Kızılay'ın hesap numaralarına yönlendiriyoruz. Önümüzdeki süreçte üç aylık olarak BM'nin acil yardım çağrısı çerçevesinde bu toplanacak miktarın nerelere harcanacağını da ilgili kurumlarımızla koordine ediyoruz. Biliyorsunuz bir de AB Brüksel'de konferans düzenlemek istedi. Biz bu arada da BM Kalkınma Programı ve Dünya Bankası ile önümüzdeki süreçte nerelere ihtiyaç duyulacak bunun raporlamasını da yapıyoruz. Strateji ve Bütçe Başkanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve diğer kurumlarımızla birlikte bu üzün ve orta vadede bu anlamda da atabileceğimiz adımlar. Yurt dışında büyükelçiliklerimizde vatandaşlarımızın ve o ülkelerin vatandaşların talebi doğrultusunda AFAD ve Kızılay hesapları açtık. Burada da birçok ülkeden 40 milyon dolar civarında kaynak. Birinci sırada Japonya var. Hep şunu söylüyorlar 'Bizde deprem oldu siz geldiniz. Bir de İran, Irak savaşında Tahran'dan vatandaşlarımızı siz kurtardınız. Şimdi sıra bizde' diyorlar. Aslında baktığımız zaman tüm dünya niye yardıma koşuyor. İki sebebi var. Birincisi görülmemiş bir afet. İkincisi Türkiye nerede bir afet olduysa ilk koşan ülke olmuştur. Dolayısıyla herkes zor günlerde Türkiye'ye yardım etmek için koşuşturuyor. Amacımız bir an önce yaraların sarılması, ihtiyaçların karşılanması ve deprem bölgelerinin ihya edilmesi. Tüm gönüllerle de teşekkür ediyoruz. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Bu dönemde bize her türlü desteği veren arama kurtarmadan tutup da ayni, nakdi yardımlarda uluslararası toplumlara da teşekkür ediyoruz."