Güncelleme Tarihi:
Ağrılı Serkan A., 1997 yılında tatil için İzmir’e gelen Moldovalı 36 yaşındaki İrina B. ile tanıştı. Arkadaşlıkları aşka dönüşen çift, İzmir’de birlikte yaşamaya başladı. Çiftin 1998 yılında çocukları doğdu. Bir süre sonra askere çağrılan Serkan A., sevgilisi ve oğlunu ailesinin yanına bırakmak istedi. Ancak, ailesi ‘yabancı gelin’i kabul etmedi. Çiftin kaçak hayatı bundan sonra başladı. Sevgilisini ve çocuğunu bırakacak yer bulamadığını belirten Serkan A., yaşadığı 14 yıllık kaçak hayatını şöyle özetledi:
"İzmir’den tanıdığım çocukluk arkadaşım Kadir K.’nın kimliğini alarak üzerine fotoğrafımı yapıştırdım. İrina ve çocuğumu yanıma alarak Alanya’ya yerleştim, orada restoranlarda çalıştım. Alanya’da kaldığımız süre içinde iki yavrumuz daha oldu. Bu arada, elimdeki nüfus cüzdanında yer alan bilgileri kullanarak, nüfustan yeni bir kimlik çıkarmayı da başardım. Ancak yakalanırım korkusuyla çocuklarım için kimlik çıkaramadım. Kısa süre önce yerleştiğimiz Fethiye’de bankaya giderek, sahte kimlikle kart çıkarmak istedim. Banka görevlisi, kayıtlara bakarken, İzmir’de aynı kimlik bilgilerini kullanan ve kendilerinde hesabı olan arkadaşım gerçek Kadir K.’ya ulaşmış. Bankanın ihbarı üzerine polis 17 Aralık 2010’da yakaladı ve 3.5 ay cezaevinde kaldım."
SINIRDIŞI EDİLDİ
Cezaevinden çıktığında Moldovalı nikahsız eşi İrina B.’nin vizesi olmadığı için sınır dışı edildiğini ve çocuklarının Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu yurduna yerleştirildiğini öğrendiğini anlatan Serkan A., "O anda hayatım karardı. Yıkıldım kaldım" dedi.
Gerçek kimliğiyle çocuklarını kendi nüfusuna geçirdiğini kaydeden Serkan A., "Şimdi tek amacım, İrina’yı tekrar Türkiye’ye getirerek ailemi birleştirmek. Yetkililer bize yardımcı olsun. Evlenip yuvamızı kuralım. Kimlikleri olmadığı için çocuklarım okula bile gidemedi" diye konuştu.
ANNEMİ ÇOK ÖZLEDİM
Oğlunu Fethiye Erkek Yetiştirme Yurdu’nda ziyaret eden Serkan A., yetkililerden izin alarak parkta yürüyüş yaptı, hasret giderdi. Birbirine sarılan baba-oğul gözyaşlarını tutamadı. Burada aylar sonra annesiyle telefonla konuşan küçük çocuk, "Anne seni çok seviyorum, çok özledim, ne olur gel artık, sen ağlama" diye yalvardı. B.A. "Annemi, babamı ve kardeşlerimi çok özledim. Biz çok mutlu bir aileydik. Yeniden babam, annem ve kardeşlerimle mutlu olmak istiyorum. Annemin artık yanımıza gelmesini istiyorum" dedi.
"BENİ ÇOCUKLARIMDAN AYIRDILAR"
Telefonla başından geçenleri anlatan İrina B. ise, halen Moldova’da olduğunu ve bir an önce çocuklarına kavuşmak istediğini söyledi. İrina B., şöyle dedi:
"Serkan ile birbirimizi çok seviyoruz. Serkan’ın ailesi beni kabul etmediği için bu acıları yaşadık. Yabancı dediler, içlerine kabul etmediler. Serkan askere gideceği sırada beni ve çocuğumuzu bırakacak kimse bulamadı. O yüzden kaçak yaşamak zorunda kaldık. Çocuklarımı çok özledim. Bana verdikleri 7 bin 200 lira cezadan dolayı şimdi Türkiye’ye dönemiyorum. Çocuklarım olmadan yaşayamıyorum. İntihar etmeyi bile düşünüyorum. Türk makamlarından yardım bekliyoruz. Çocuklarımızın yurtta değil, yanımızda büyümesini istiyoruz. Cezamı affetsinler, Türkiye’ye dönebileyim."