Dink cinayetinde tüm harddiskler tek tek inceleniyor

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 2'si tutuklu 35 sanığın yargılandığı davada, Trabzon Emniyeti İstihbarat Müdürüyken, Hrant Dink cinayeti ile ilgili ilk istihbaratı veren kişi olan İstihbarat Daire Başkan'ı Engin Dinç'in dinlenmesine devam ediliyor.

İSTİHBARATTAKİ TÜM HARDDİSKLER TEK TEK İNCELENİYOR

Cinayetten önce Yasin Hayal fiziki olarak takip edilmişti ve bu takipler raporlaştırılmıştı. Ancak daha sonraki aşamalarda bu harddisklerin silindiği ortaya çıkmıştı. Sorgusu sırasında İstihbarat Daire Başkanlığı arşivindeki tüm harddisklerin imajının alınması talimatını verdiğini söyleyen Dinç, "Tüm harddisklerin tek tek imajı alınıyor. Birşey varsa mutlaka çıkacaktır" dedi.

"DENEYİMLERİNİ SORGULARIM"

Bir avukatın, "Erhan Tuncel ile makamınızda görüşmenizin hata olduğunu düşünüyor musunuz? Burada yargılanan polisler bunun teamüllere aykırı olduğunu söylüyor" sorusu üzerine Dinç, "Bizim sorgulayıcı olmamızda nasıl bir beis var. Ben bunu söyleyen istihbaratçı arkadaşların deneyimlerini sorgularım" yanıtını verdi. 

DİNÇ; "GÖREVDEN ALINMAYI HAZMEDEMEDİM" 

Dink Ailesi avukatlarından Bahri Belen, "Görevden alınmanızın bu dava ile ilgisi var mı? Sizi görevden alan hangi kurum?" dedi. Dinç soru üzerine, "Görevden alınmayı hazmedemedim. Gittim sordum. 'Başka arkadaşla çalışmak istiyoruz' dediler. Bu cinayetin işleneceği ile ilgili tek bilgi belge bizdeydi aslında. Cinayetten sonra bu işten menfaati olan başka grupların da olduğunu düşünüyorum" şeklinde cevap verdi. 

"DİKKATLİ KONUŞMAK ZORUNDAYIM" 

Verdiği cevaplara dikkat etmek zorunda olduğunu söyleyen Dinç, "Burada Engin Dinç olarak yargılanıyorum ama basına İstihbarat Daire Başkanı şeklinde yansıyor" dedi. 

AVUKATTAN DİNÇ'E, "PATLAMALAR İLR İLGİLİ BİRLEY YAPILMADI" 

Sanık Faruk Sarı'nın avukatı Mustafa Gökmen,  görevde kalması halinde Dink cinayetini engelleyebileceğini söyleyen Dinç'e, "Suruç ve Ankara katliamları gerçekleşti. İŞİD'in merkezi Adıyaman olduğu biliniyor. Burada da her hangi bir şey yapılmadı" şeklinde yorumda bulundu. Dinç ise "Devletin istihbarat birimleri bilerek ve isteyerek hiç bir şekilde bir eyleme göz yummaz. Devletin kurumlarını zan altında bırakamazsınız. Suruç, Ankara olayı bilerek isteyerek engellenmemiş değil" dedi. 

 YILMAZER, “BU DAVANIN EN MAĞDURU BENİM”

Duruşmada söz alan tutuklu sanık eski Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer Dinç’e sorularını yöneltti. Engin Dinç imzalı F4 raporu olmasaydı kendisinin bu dava kapsamında sanık olmayacağını belirten Yımazer, “Eğer o F4 düzenlenmeseydi ben burada olmayacaktım. Eğer eksik yazılmasaydı hakkımda hiçbir şey olmayacaktı. Bu davanın en mağduru ben ve Ramazan Akyürek’tir” dedi. 

'FETÖ ÖYLE BİR TAHRİBAT YAPMIŞ Kİ...'

Yasadışı kurulduğu iddia edilen C5 büronun C2 büro olduğunu sadece isminin değiştiğini anlatan Yımazer, “C2 büronun ismi yönetmelik gereği değiştirildi. Ancak bu bilgi İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından savcılıktan saklandı. Neden sakladınız?” diye sordu. Dinç ise, “Bu kendisinin şahsi kanaatidir. Varsa delili kanıtlasın” şeklinde cevap verdi.  Yılmazer’in, “Peki cinayetten önce yeni yeni bir büro kuruldu mu?” sorusu üzerine ise Dinç, “Savcı daha iyi bilir. Bu FETÖ öyle bir tahribat yapmış ki daha yeni toparlanıyoruz. Evraklar karışmış, aradığımız evrakları bulamıyoruz. Personelin yüzde 80’i değişmiş” dedi.

“DEVLET İÇİNDEKİ PARALEL YAPININ"

Engin Dinç’in, Dink cinayetinin jandarma ayağına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Yüzbaşı Metin Yıldız ile 2 telefon görüşmesi olduğunu anlatan Yılmazer, “Metin Yıldız eğer paralel yapılanmanın üyesi ise bu cinayeti organize ettiyse gerçekten devlet içinde paralel örgüt yapılanması vardır. Ancak bunun Fethullahçı yapılanma olduğuna inanmıyorum” dedi. 

DİNÇ, "ŞU AN BEN DE SANIĞIM"

 Ali Fuat Yılmazer Dinç'in resmi evrak yazmak yerine cinayet günü neden Ahmet İlhan Güler'i telefonla aradığını sordu. Resmi evrak hazırlandığını söyleyen Dinç bu evrakı çıkartarak mahkemede okudu. Bunun üzerine sinirlenen Yılmazer Engin Dinç'e tepki göstererek, "Ben neden tutukluyum Engin bey" dedi. Araya giren Dinç'in avukatı tutuklama kararını Engin Dinç'in vermediğini söyledi. Söz alan Dinç ise, "Şu an ben de burada sanığım. Ali Fuat'ın tutuklanmasından ben sorumlu değilim. Ben eylem olacak diye yazıyı yazıp gittiğim halde yıllar sonra sanık yapıldım. Suçlamalar haddini aşıyor" dedi. 

MAHKEME BAŞKANI, "HERKES SUÇSUZUM DİYOR. KARŞI TARAF DA BU ADAM NEDEN ÖLDÜ DİYOR" 

Anlattıklarının yakın bir işe yaramayacağını bildiğini söyleyen Yılmazer, "Yakın zamanda sonuç getirmeyeceğini ben de biliyorum" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, "Sonuçta söyledikleriniz kayda geçiyor. Burada herkes gelip benim suçsuzum, işimi yaptım diyor. Ama öbür taraf da bu sefer bu adam neden öldü diyor" dedi. 

ERHAN TUNCEL: MUAMMER AKKAŞ BİR SÜRE SAHTE BELGE ÇIKARDI

Duruşmada söz alan Yardımcı İstihbarat Elemanı Erhan Tuncel cinayet ihbarını ilk kendisinin yaptığını, cinayetteki emniyet ve jandarma bağlantısını da kendisinin ortaya çıkardığını söyledi. Bunlara rağmen 5 yıl cezaevinde kaldığını belirten Tuncel, kamuoyunda gündem olan Engin Dinç’e yazdığı mektubu da açıkladı. Mektubu Dinç’in şahsına yazmadığını İstihbarat Daire Başkanlığı’na yazdığını anlatan Tuncel, “Eski savcı Muammer Akkaş beni cezaevinden ifadeye çağırdı. Ben de Dink cinayetini çözecek sandım. Ancak Türkiye’deki derin yapıları sordu. Ben daha üniversite öğrencisiydim. 5 yılım cezaevinde geçmiş” dedi. Hrant Dink soruşturmasının eski savcısı olan ve şu an FETÖ soruşturması kapsamında aranan Muammer Akkaş’ın kendisine sürekli Engin Dinç ve Muhittin Zenit’i sorduğunu anlatan Tuncel, “Bana bir sürü sahte belge çıkardı” dedi.

 DİNÇ, “BU YAPININ ÜZERİME GELECEĞİNE DAİR İSTİHBARAT ALMIŞTIM”

Muammer Akkaş’ın ifadesinin ardından İstihbarat Daire Başkanlığı’na mektup yazdığını söyleyen Tuncel, “O dönem benim ağzımdan çıkan her şey manşet oluyordu. Ben de istihbarat etiği olarak İstihbarat Daire Başkanlığı’na yazdım. Başındaki isim önemli değil. ‘Benim verdiğim bilgileri mahkemeye gönderin, tahliye olayım’ dedim. Ben Türkiye’yi mahkemeye vermek istemiyorum. Ben görevimi yaptım tahliyemi istiyorum diye yazdığım bir mektuptu” dedi.  Tuncel’in ardından söz alan Engin Dinç, Erhan Tuncel’in ifadesinin çok önemli olduğunu belirterek, “Bu yapı benim üzerime çok geldi. Zaten üzerimize geleceklerine dair de istihbarat almıştık. Benimle ilgili her noktadan haber yapmaya başladılar. Ben İstihbarat Daire Başkanı olduğumdan beri, ‘davanın en önemli hususu, İstihbarat Daire Başkanı korunuyor’ diye haberler yaptırdılar” dedi.

“İSTİHBARATI GERİ ALMAYA ÇALIŞTILAR”

Son olarak söz alan Tuncel de, “Bir savcı beni ifadeye çağırıp sadece Engin Dinç’i soruyor. Demek ki İstihbarat Daire Başkanlığı ellerinden gitti yeniden almaya çalışıyorlardı diye düşünüyorum” dedi. Duruşma Perşembe günü eski Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı’nın savunmasıyla devam edecek.