Güncelleme Tarihi:
Bolu Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada taraf avukatlarıyla maktulün yakınları hazır bulundu, tutuklu sanık Uğur Aydemir ise katılmadı. Duruşmayı Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri de izledi. Mahkeme heyeti, sanık Aydemir'in akıl sağlığı hakkında Adli Tıp Kurumunun hazırlayacağı raporun beklenmesi için duruşmayı 8 Eylül'e erteledi.
'AKIL SAĞLIĞININ YERİNDE OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ'
Duruşmanın ardından adliye önünde açıklama yapan Gül'ün ailesinin ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun avukatı Leyla Süren, bu celsede bir aşama kaydedemediklerini söyledi.
Süren, davanın sağlıklı sonuçlanabilmesi için adli tıp raporunu beklediklerini belirterek, "Maalesef bu tür raporların gelmesi zaman alıyor. Adli Tıp Kurumu, bu tür dosyalarda çok önemli çünkü bu davanın gerçeğe ulaşmasını etkileyecek bir rapor. Biz katil zanlısının bu dosyadaki cinayeti işlerken akıl sağlığının yerinde olduğunu düşünüyoruz çünkü cinayetin işleniş şekli bunu gösteriyor." şeklinde konuştu. Süren, davanın takipçisi olacaklarını anlattı.
'DELİ OLDUĞUNA İNANMIYORUM'
Anne Tülay Tuncel ise kızının katilinin deli olduğuna inanmadığını belirterek, adli tıp raporunun üzerinde ciddiyetle durulmasını istedi. Gül'ün anneannesi Bergüzar Demirel de torununun öldürülmesi için hiçbir sebep olmadığını ifade ederek, katil zanlısının deli olmadığını ileri sürdü. "Deli olsa üniversiteye neden alındı? Neden bizi yaktı?" diyen Demirel, "Sadece torunumu değil, tüm ailemizi, 7 kişiyi birden öldürdü. Bir kişiyi öldürmedi ki o. Ben onu görüp sebebini sormak istiyorum. Biz gariban bir aileyiz. Torunum buraya okumak için gelmişti. Deliyse bu okul neden onu aldı buraya?" ifadelerini kullandı.
Grup, açıklamanın ardından bir süre slogan atarak dağıldı.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Gerede Meslek Yüksekokulu Kimya Programı 1. sınıf öğrencisi Dilay Gül, 14 Ekim 2015'te yurda giderken Osmanlı Caddesi'nde bıçaklanarak öldürülmüştü. Cinayetin ardından Gül'ün sınıf arkadaşı Uğur Aydemir, tutuklanmıştı.