Dikkat kızamık!
Güncelleme Tarihi:
KLİMİK (Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği) Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap, Türkiye’de 2016’da 9 olan kızamık hasta sayısının, 2018’in ilk üç ayında 55’e ulaştığını söyledi. Hasta sayısının yıl sonuna kadar 200’ü bulması bekleniyor. Avrupa’da ise yılbaşından bu yana kızamıktan 13 kişi öldü. Haberin detayları şöyle:
ÇOĞUNLUK AŞISIZ
Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’nin (ECDC) paylaştığı rakamlar, hastaların çok büyük bir bölümünün aşısız olduğunu ortaya koydu. 1 Mart 2017 ve 28 Şubat 2018 arasında sadece Avrupa’dan 14813 kızamık vakası bildirildi. Kızamık vakaları İtalya, Fransa, Yunanistan ve Romanya’da geçen ay belirgin şekilde arttı. Kızamık vakaları en fazla Romanya (1709 hasta), Yunanistan (1463 hasta), Fransa (1346 hasta) ve İtalya’da (411 hasta) görüldü. Bu vakalarda yaşları bilinenlerden % 35’i 5 yaş altı çocuklar, % 47’si 15 yaş ve üstü. Aşı durumu bilinen vakaların % 86’sı aşısız. ECDC açıklamasında, bilhassa hasta sayısının 3 kat arttığı Fransa ve 2 kat arttığı İtalya’daki durumun endişe verici olduğunu söyledi.
BİZDE DE ARTIYOR
Türkiye’de de kızamık vakalarında artış var. 2016’da 9 kızamık vakası görülürken bu oran geçen yıl 84’e yükseldi. 2018’in ilk üç ayında ise 55 kızamık tanısı (6’dan fazlası erişkin) kondu. Bazı hastalarınki ağır seyretti. Hastaneye yatmaları gerekenler, ensefalit (beyin iltihabı) olanlar oldu. Bilhassa çocuk ve genç erişkinler büyük risk altında. Kızamık gibi enfeksiyonlar seyahatler, kalabalıkların artması vb. nedenlerle sınır tanımıyor. Üstelik kızamık solunum yoluyla, kolay bulaşan bir hastalık. Hastalıktan korunmanın tek etkili yolu ise çocukların aşılanması. Yaygın aşılanma ayrıca şiddetli hastalık yapan “vahşi virüs”ün dolaşımını engelliyor.
% 95 AŞILI OLMALI
Prof. Dr. Azap, kızamıktan en çok etkilenen çocuklar ve ağır komplikasyonla ölüm riski taşıyanları korumak için çocukların % 95’inin kızamık aşısını (ömür boyu koruyor) yaptırmış olması gerektiğini vurguladı. Türkiye’deki aşı reddinin 23 bine ulaşmasının kızamık ve benzer salgınlara kapıyı araladığını vurgulayan Prof. Dr. Azap, “Kızamık gibi hastalıkları engellemenin tek yolu aşılanma oranını toplumda yüksek tutmak. Kızamık vakalarının yoğun olduğu ülkelerde aşılanma oranları % 80’lerde. Şu veya bu nedenle aşılanmayan çocuklar aşılanmış çocuklar sayesinde hastalıktan korunuyor. Ama bunun sürebilmesi için toplumun % 95’inin aşılı olması hali sürmeli” dedi.
AŞISIZLAR AŞILI ÇOCUĞUN ÖLÜMÜNE YOL AÇABİLİR
TÜRKİYE’de toplam 13 aşının çocuklara ücretsiz olarak uygulandığını da söyleyen Prof. Dr. Alpay Azap, şöyle konuştu: “Aşı karşıtlığı toplum bağışıklılığını aşağılara çekiyor ve salgınlara neden oluyor. Aşı olup olmama toplumu ilgilendiren bir karar. Aşı yaptıranların % 2-5’inde beklenen koruyuculuk gelişmiyor. Ve bu çocuklara, aşılanmamış çocuklardan kızamık bulaşırsa hayatlarını kaybedebilirler. Türkiye’de aşı karşıtlığı her sene bir öncekine göre 2 kat artıyor. 2013’de 700 olan aşı karşıtı aile geçen yıl 23 bine çıktı. Türkiye sınırda. Artış devam eder ve reddedenler 40-50 bine çıkarsa salgınlar başlar. Aşılanma oranları daha da düşerse çok hızlı yayılır ve başta çocuklar olmak üzere çok sayıda ölümlere yol açar.”
KANSERLİ ÇOCUĞU DA KORUYOR
Türkiye’de 2013’te 7415 kızamık vakası görülmüştü. Sağlık Bakanlığı’nın yoğun aşılama yapmasıyla salgın kontrol altına alınmıştı. Aşı çocuğu korumakla kalmayıp hastalık etkeninin toplumdaki dolaşımını engelleyerek kanser tedavisi gören ya da doğuştan bağışıklık sistemi zayıf olan ya da hastalığı bulunan çocukları da koruyor.