Diğerleri de yanacak

Güncelleme Tarihi:

Diğerleri de yanacak
Oluşturulma Tarihi: Eylül 12, 1998 00:00

Haberin Devamı

İstanbul'un ciğerlerinin yok eden yangın, Elmalı Barajı'nda da kirlenmesine neden oldu. Ormanlık alanın bulunduğu Çavuşbaşı sakinleri, ‘‘Bu alanın yanacağı beliydi. Sırada diğer korular var’’ uyarısında bulundular.

Kavacık'ta, 55 dönümlük zümrüt gibi çam ormanını yok eden yangın, Anadolu Yakası'nın su ihtiyacını karşılayan Elmalı Barajı'nın su toplama havzasını da vurdu. Baraj gölüne akan sulara süzgeç görevi yapan binlerce ağaç yok oldu. Orman Bölge Müdürü Mehmet Sandıkçı, çöle dönen vahada, erozyon tehlikesi başgösterdiğini belirtti. Yanan ağaçların küllerinin, baraj gölüne savrularak kirliliğe neden olduğu görüldü.

Çavuşbaşı sakinleri, arazi mafyasının göz diktiği ormanlık alanın yanacağının çok önceden belli olduğunu belirterek, ‘‘Sırada, Kaptanlar Durağı'nda bulunan Mihrabad Korusu ve Mihrimah Sultan Korusu var. Çok yakında onları da yakacaklar. İhbar ediyoruz’’ dediler. Bölgedeki inşaatların bazı grupların kontrolü altında olduğu, kaçak inşaatlar için büyük rüşvetler ödendiği de iddia edildi. Çavuşbaşı sakinleri, Beykoz Belediye Başkanı ve Beykoz Kaymakamı'nı, kaçak inşaatlara göz yummakla suçladılar.

8-10 YIL SÜRER

Yangının 6 noktadan aynı anda başladığını anımsatan İstanbul Orman İşletmesi Bölge Müdürü Mehmet Sandıkçı, bölgedeki ateşe dayanıksız çam türünün, alevlerin yayılmasını kolaylaştırdığını bildirdi. Sandıkçı, Göztepe ve Tepeseki Ormanlarında 25 hektarı çam ormanı, 30 hektarı fundalık, toplam 55 hektar alanın yandığını söyledi. Orman Bölge Müdürü, soğutma çalışmaları bittikten sonra fundalık alanda kazı, çam alanda da temizleme çalışmalarına başlayacaklarını anlattı. Arazi mafyasının her an el atabileceği yangın alanında, en geç salı günü Orman Bakanı Ersin Taranoğlu'nun da katılımıyla fidanların dikileceği açıklandı. Ağaçların yaş ortalamasının 30 olduğu ormanlık bölgede fidanların 2 metreye ulaşması 8-10 yılı bulacak.

Başkan ve kaymakam göz yumuyor

Hazine arazisi üzerinde kaçak yapılaşmanın bulunduğu, ev ve arsaların hiçbir kayda dayanmadan alınıp satıldığı Çavuşbaşı Mahallesi sakinlerinden Koç Çifti, ölümden döndüklerini, yangını ise cahil insanların çıkardığını söyledi. Hayatını kokoreç ve köfte satarak kazanan Nusret Koç ve eşi Güzel Koç, 2 yıl önce çocukların çıkardığı yangında büyük bir alanın kül olduğunu belirtti. Koç çifti, ‘‘Ağaçları dikiyoruz ama korumasını bilmiyoruz. Etrafını tel örgülerle aldırmış olsalardı bunlar olmazdı. Ormanı kötü niyetli kişilerin yaktığını biliyoruz. Devlet bunların peşini bırakmasın’’ diye konuştu. Üç çocuk annesi 28 yaşındaki Güzel Koç, ‘‘Çocuklarımıza yeşillik bırakmıyorlar. Allah cezalarını versin’’ diye sitem etti. Çevre sakinleri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hatıra Ormanı yakınındaki fundalık alanda iki gün önce bilinmeyen bir nedenle yangın çıktığını hatırlatarak, ‘‘Alevler çamlık alana ulaşmadan güçlükle söndürülmüştü. Bu yangın sabotajın açık habercisi değil de ne’’ diye konuştular. Çavuşbaşı sakinleri, Belediye Başkanı ve Kaymakamı da mafyaya gözyummakla suçladılar.

Hürriyet, peşini bırakmayacak

Kavacık'ta, tam 55 hektarlık orman kül oldu.Her seçim öncesi gecekondu patlaması yaşanan İstanbul'da, arazi mafyası ve kaçak inşaatçiler için 55 hektarlık inşaat alanı açıldı.

Hürriyet'in gözü, bugünden itibaren Kavacık'ın üzerinde olacak.Yanan ormanın her karışı kare kare fotoğraflandı.

Yağmacıların, talancıların, rantiyecilerin ağzını sulandıran orman alanına bir tek çivi bile çakılırsa kıyamet kopacak.

Altı ayrı noktada başlayan, buram buram sabotaj kokan yangının ardından çöle dönen arazinin kurtarılması için en kısa sürede ağaçlandırılması şart.

Hürriyet takipçisi olacak.

Yağmaya açık bu bu arazinin tek bir karışına uzanan elleri teşhir edecek. Susan devletten, görevini yapmayan bürokrattan, rant hırsızlarına göz yuman yöneticilerden hesap soracak.

Yangın, 10 dakika içinde büyüdü

Beykoz'daki yangında, 10 metreye kadar yaklaşan alevler yüzünden evini boşaltmak zorunda kalan 67 yaşındaki Yener Sadıkoğlu ‘‘Rüzgar ters esseydi evlerimiz yanacaktı’’ dedi.

Filmlerdeki gibi büyük heyecan yaşadıklarını belirten Sadıkoğlu, yanan çamların 1964 yılında dikildiğini belirterek, şunları söyledi:

‘‘İtfaiye 2 saat sonra geldi. Ayrıca ormanın içinde yol yok. Yangın bu yüzden büyüdü. Ben yurtdışında da bulundum. Orada yapılanların hiç olmazsa küçük bir kısmı burada uygulansa yüzlerce dönüm yanmazdı. Acil müdahale için gerekli yol bulunmalı. Bu yol ile çalı çırpı da temizlenirdi. Yangın çıksa da büyümeden söndürülür. Zaten ormanlarınımız elden gidiyor. Arazi mafyasına ve teröristlere karşı ormanlık alanda güvenlik önlemi alınmalı. Maalesef Türkiye'de ormanlar yok olmaya muhkum.’’

Yangının ilk başladığı Göztepe Mahallesi'nde orman kenarında oturan Gönül Kazan, Emine Taşkan, Yaman Kır, Gönül Şengül yangının 10 dakika içinde büyüdüğünü belirterek, ‘‘Rüzgar ters yöne estiği için evlere alevler gelmedi. İtfaiye'ye haber vermek istedik telefonlarımız kesikti’’ dediler.

Şüpheli 5 kişi Adliye’ye sevkedildi

Orman yangınıyla ilgili soruşturmayı sürdüren jandarma ekipleri, yangının sabotaj olma ihtimali üzerine, şüpheli görülen 5 kişiyi gözaltına aldı. Çavuşbaşı Jandarma Karakolu tarafından gözaltına alınan 5 kişi sorguları tamamlandıktan sonra dün Beykoz Adliyesi'ne sevk edildi.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!