Sefa KAPLAN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 09, 2009 00:00
Kayseri’de restorasyonu tamamlanan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi’nde düzenlenen ayinde konuşan Türkiye Ermenileri Patrik Vekili Aram Ateşyan, “Diasporanın ve Ermenistan’ın ne söylediği bizi hiç ilgilendirmiyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız” dedi. Ateşyan, “Ermenistan’a sadece ruhani anlamda bağlılığımız var. Ermenistan’daki veya diasporadaki Ermeniler iki toplumu karşı karşıya getirmesinler” diye konuştu.
TÜRKİYE Ermenileri Patriği Mesrob II’in geçirdiği rahatsızlığın ardından vekâlet görevini üstlenen Aram Ateşyan, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan Ermenilerin sorunlarını Türkiye Cumhuriyeti ile çözeceklerini, bu açıdan, Ermenistan’ın veya diasporanın ne istediğinin kendileri için önemli olmadığını söyledi.
Kayseri’de restorasyonu tamamlanan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi’ninde düzenlenen âyinde konuşan Patrik Vekili Aram Ateşyan şunları ifade etti:
‘Biz burada mutluyuz’
“Ermenistan’a sadece ruhani anlamda bağlılığımız var. Hiç kimse, Ermenistan’daki veya diasporadaki Ermeniler, iki toplumu karşı karşıya getirmesinler. Bu görüşler bizi bağlamaz. Başpatriğe de oradaki kutsal Eçmiadzin Kilisesi’ne de saygımız sonsuzdur. Ama burası Ermeni Patrikhanesi’dir. Bizim iç tüzüğümüz var, kendi kurallarımızla yaşar, idare ederiz. Beyrut’taki, Ermenistan’daki, Kudüs’teki önderlerin söyledikleri bizi bağlamaz. Elinde bulunan 45 kilise, 16 okul, hastane ve üç gazeteyi yaşatmak Türkiye Ermeni cemaatinin görevidir. Bu kilise de onlardan biridir. Biz bu ülkede yaşadığımız ve bu ülkenin vatandaşı olduğumuz için mutluyuz.”
‘Ben buranın evladıyım’
Diaspora Ermenileri veya Ermenistan adına yapılan açıklamaların kendileriyle herhangi bir ilişkisi bulunmadığını da hatırlatan Ateşyan, şöyle devam etti:
“Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı her Ermeni, bu devlete bağlıdır. Bağlı da olmak zorundadır. Birinci görevi budur. Ancak, benim bu ülkede yaşayan azınlığa mensup bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bir sıkıntım varsa tabii ki devletimin kapısını çalıp çözümünü bu ülkeden arayacağım. Çünkü ben buranın vatandaşı, buranın evladıyım.
‘Birbirimiz için ağladık’
Dünya üzerinde iki başka toplum yoktur ki birbirleri için şiirler, fermanlar yazsın, gözyaşı döksünler. Ermeniler Türk komşusunun ölüsü için, Müslüman Türk kardeşlerimiz de Ermenilerin cenazesi için gözyaşı dökmüştür. Bütün sıkıntılarda bu iki toplum yan yana olmuştur. Sonradan olan üzücü olaylar tabii ki biraz sıkıntı oluşturmuştur ama bunlar iki toplumun yan yana gelmesine engel değildir. Siyasetçilerin, ülke yöneticilerinin sorunları olabilir. Ama bunlar halkı bağlamaz. Ermenistan da herhangi bir eve gittiğinizde Türk kanallarını görürsünüz. Uydular koymuşlar Türk televizyonlarını izliyorlar. Türkçe şarkılar söylüyorlar. İki toplum arasında sorun yok.”