Umut ERDEM / KIRIKKALE
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2011 00:00
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Tayip Erdoğan’ı ve YSK’nin BDP destekli 6 bağımsız adaya milletvekili olma yolunu açmasını çok sert bir üslupla eleştirdi.
Bahçeli, “9 yıllık iktidarında Devrim Ordusu mu oluşturdun? Sen 10 bin milisini al Taksim’e gel, ben 1000 Bozkurtumla geleyim. İnanıyorum ki Kasımpaşa’ya kadar ardına bakmadan kaçacaksın” dedi. Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın Silivri’den Engin Alan’ı aday gösterdiği için eleştirisini de, “Ben Silivri’den getiriyorsam sen Kandil’den” yanıtını verdi. Bahçeli, Kırıkkale’de yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
Bu ne ahlaksızlık
“Türkiye’nin şu üç günlük dönemi demokrasi açısından utanç, siyasi ahlak açısından ayıp, yargı açısından rezalettir. Türkiye ayağa kalktı, 7 PKK uzantısını neredeyse demokrasi kahramanı ilan etti. Şimdi soruyorum ey köşe yazarları, siyaset yorumcuları, aydınlar, siyasi partiler, dün neredeydiniz? Bu ülkede milliyetçileri dışlayıp, memlekete ihanet edenleri kabul edeceksin. Bu nasıl anlayış? 6’sı eksik evrakı tamamlayıp milletvekili yolu açıldı. Şu rezalete bakın. Bu ne rezalet, bu ne ahlaksızlıktır!
Gasp yoluyla milletvekili
Sokaklara terör ve anarşizm korkusu salarak karar değişikliğine karşı bu kararı kim düzeltecek? Yargının düzelteceği yok. Meclis kapalı, Hükümet sessiz. Öyleyse milletim bir sen kalıyorsun. Gel bu adaletsizliği, bu yanlışı sen düzelt. 12 Haziran’da zorla dayatarak, bir partinin mensubu olarak, milleti zorlayarak seçilme hakkını gasp edenlere karşı, başta Güneydoğu Anadolu bölgesi olmak üzere bunların yaşadığı illerde yaşayan her vatandaşıma sesleniyorum. Bu yolu açmayın. Devlet yönetimi anarşizme kapılırsa her şey farklı bir noktaya gelir. Seçimlerin yapılmasının bir anlamı kalmaz. Bu sizler için de uygun olmaz. Öyleyse bulunduğunuz yerde bu adaletsizliği giderin. Gasp yoluyla milletvekili olmaya çalışanlara, yerel iradeyle milli iradeyle dur demesini bilin.
Devrim ordusu mu
Akıl var mantık var. Bari düşünemiyorsun konuşma. Yeri geldiğinde özür dilemesini bil. Bir memuriyet imtihanı oluyor, imtihan şaibeli. YGS sınavı yapılıyor. Sayın Başbakan, kurumun başındaki bir yandaşına inanıyorsun da binlerce gencin ailesinin kaygısına niye kulak vermiyorsun? Kalkıyor, argo bir üslupla, ‘Bin-iki bin kişiyi şu şu şu partiler Taksim’e getiriyor, biz istersek 5-10 bin kişiyi karşılarına çıkarırız’ diyor. Kimin karşısına kimi çıkarıyorsun? 9 yıllık iktidarında bir devrim ordusunu teşkil edecek milis mi yetiştirdin?
Kasımpaşa’ya kovalarım
Sayın Erdoğan 10 bin milisinle Taksim’e gel, ben de 1000 Bozkurtum’la oraya geleyim. İnanıyorum ki Kasımpaşa’ya kadar ardına bakmadan kaçacaksın. Onun için aklını başına al, kuru sıkı atma, sözde, sanal kabadayılık yapma. Geçmişini biliyoruz, geleceğinin ne olacağını da biliyoruz. Ne yaparsan yap, Ülkücü hareket sandıktan zaferle çıkacak, sokaktan değil.
Başbakan diyor ki bazı partileri kastederek, ‘bunlar Silivri’den getiriyor’ diyor. Sen ise Kandil Dağı’ndan getiriyorsun. Polise tokat atanları getiriyorsun. Gelin dokunulmazlığı kaldıralım, Silivri’den kim gelmişse sorgulansın, Kandil’den gelenlerin sorgusu da devam etsin. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden başlayarak kim varsa onların yolsuzlukları da sorgulansın. O komutanlar beraat edecek ama sen 3 tezkereyle Yüce Divan’da mahkum olabilirsin.”