Devlet güvenliği için zararlı

Emniyet başmüfettişlerinin tele-kulakçı emniyetçiler Osman Ak, Ersan Dalman ve Zafer Aktaş hakkında ‘‘devlet için sakıncalıdır’’ raporu verdikleri ortaya çıktı. Bu rapordan sonra tele-kulakçı müdürler, istihbarattan alınıp terörle mücadeleye atamaları yapıldı.

Hürriyet, Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Vekili Osman Ak hakkında hazırlanan ve istihbarat hizmetlerinde çalışmasının ‘sakıncalı’ olduğunu vurgulayan müfettiş raporunu ele geçirdi.

Emniyet Genel Müdürlüğü polis başmüfettişleri, Osman Ak hakkında Genel Müdür Necati Bilican'ın emriyle soruşturma yaptı.

Soruşturma sonucunda hazırlanan raporda, istihbarattan sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Vekili Ak, İstihbarat Müdürü Ersan Dalman ve Emniyet Amiri Zafer Aktaş'ın ‘Hemen istihbarat görevinden alınması’, aksi takdirde ‘Devlet güvenliğinin zarar göreceği’ vurgulandı. Raporda aynen şöyle denildi:

‘Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarattan sorumlu Müdür Yardımcı Vekili Osman Ak ve Emniyet Amiri Zafer Aktaş’ın, istihbarat geleneklerine uygun olmayan çalışmalar içinde bulundukları, bu gibi uygulamaların devlet güvenliği gibi hassas konularla uğraşan istihbarat hizmetlerini sekteye uğratacağı, bundan devlet güvenliğinin zarar göreceği, bu olumsuz gelişmeye bir an önce son verilmesi için istihbarat hizmetlerinden uzaklaştırılmaları...'

Tele-kulağın 200 milyarlık çiftliği

Ankara Emniyet Müdürlüğü ekseninde gelişen tele-kulak skandalının baş aktörlerinden Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Vekili Osman Ak'ın, 14 dekar alana kurulu lüks bir çiftliği olduğu ortaya çıktı.

Polis başmüfettişlerinin ‘‘sakıncalı’’ gördüğü Ak'ın çiftliği, Ankara'nın gözde mesire yerlerinden Bayındır Barajı'nın yakınındaki Bayındır Köyü'ne kurulu.

14 dekar büyüklüğünde bir alana yayılan çiftlik için emlakçılar, ‘‘Arazi çok değerli. İnşaatı süren villa da bittiğinde çiftliğin değeri 200 milyarı bulur’’ değerlendirmesini yapıyor. Ak'ın çiftliğin tam ortasında birinci sınıf malzemeyle inşa ettirdiği saunalı, yüzme havuzlu, süperlüks dubleks villanın son rötuşları yapılıyor.

Osman Ak'ın çiftliğinin bahçesinde, villa dışında üç ayrı bina daha bulunuyor. Bu binalar hizmetli evi, depo gibi çeşitli amaçlarda kullanılabilecek yeterlilikte.

Eskiden dere yatağı olan araziyi kısa sürede toprakla doldurtup çiftlik haline getiren Ak, yine bir yıl gibi kısa sürede çiftliğin tam ortasına, villasını inşa ettirdi.

Etrafı dikenli telle çevrili çiftliğin içindeki yollar da kısa sürede tamamlandı. Demir parmaklıklı ve çevresi duvarla örülü, ‘Dallas kapı’ olarak anılan bir kapıdan girilen çiftlikte Ak, çam fidanı yetiştirip ağaç ticareti yapmaya da başladı.

Yağmurlama sistemleri ile donatılan çiftlikte, çam fidanlarının bakımı için 3 işçi çalışıyor.

İstihbarattan alınıp terörle mücadeleye...

Sakıncalı raporunun ardından Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican, İçişleri Bakanlığı'na başvurarak, Osman Ak, Ersan Dalman ve Zafer Aktaş'ın derhal istihbarat şubesinden el çektirilmelerini istedi.

14 Nisan 1999 günü gönderilen yazıda, ‘Soruşturma konusu çalışmalar sıralı amirlerin sorumluluğunda ve denetimindedir. Bu sebeple, Müdür Yardımcı Vekili Osman Ak, İstihbarat Şube Müdürü Ersan Dalman ve Emniyet Amiri Zafer Aktaş’ın istihbarat hizmetlerinden çıkarılmasını tensiplerinize arzederim' denildi.

Dönemin İçişleri Bakanı Cahit Bayar'ın onayı üzerine, bu üç görevli 3 Mayıs 1999'da istihbarat şubesinden alındılar. Osman Ak, Terörle Mücadele, Organize Suçlarla Mücadele ve Muhabere Şubelerinden sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı Vekilliği'ne atandı. Ersan Dalman Terör Şubesi Müdürlüğü'ne, Zafer Aktaş ise yardımcılığına getirildi.

Tele-kulak süreci Tankuş iddiasıyla başladı

Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Vekili Osman Ak'ın istihbarat hizmetlerinden alınmasına neden olan soruşturma, İstanbul Narkotik Şube eski Müdürü Ferruh Tankuş'un açıklamalarından sonra başlatıldı. Tankuş, açıklamalarında, Necati Bilican'ın oğlu Murat Bilican'ın telefon kayıtlarından bahsederek, ‘‘Murat Bilican, devletin cep telefonunu kullanıp 2.5 milyarlık faturayı da yine devlete ödetiyor’’ demişti. Bu açıklama üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü, Ferruh Tankuş'un iddialarını araştırmak üzere müfettiş görevlendirmişti. Müfettişlerin yaptıkları incelemede, Murat Bilican'ın kullandığı telefon kayıtlarının Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi görevlileri tarafından incelendiği ve ayrıntılı konuşma dökümlerinin alındığını belirlemişti.