Güncelleme Tarihi:
Mersin'in Kazanlı Sahili'ni atıklarıyla kirleten Kromsan Fabrikası'nın katlettiği deniz kaplumbağasının sayısı 29'u buldu. ‘‘Koruma’’ altındaki sahilde çalışma yapan BM gözlemcisi Monica Averggi ise gördüklerine inanamıyor.
Dünyanın koruma altına aldığı deniz kaplumbağalarını, uluslararası desteğe karşın koruyamıyoruz. Başta kirlilik olmak üzere çeşitli nedenlerle ‘Caretta Caretta’ ve ‘Chelonia Mydas’ türü deniz kamlumbağalarının ölüleri, sık sık sahillerimize vuruyor. Türkiye, ne yazık ki nesli tükenmekte olan ve korunmaları için çevreci kurumlarca milyonlarca dolar harcanan bu deniz canlılarının ölümüyle uluslararası alanda sık sık olumsuz şekilde gündeme geliyor. Üstelik bu cinayetler, devletin koruma kararına karşı, devletin bir fabrikasının sorumsuz davranışıyla işleniyor.
GÖZLEMCİ ŞOKTA
Mersin'de geçen mart ayında Şişe Cam'a ait Kromsan Fabrikası'nın atıklarını denize bırakmasından kısa süre sonra 'Chelonia Mydas' türü 23 yeşil deniz kaplumbağasının ölü bulunduğu Kazanlı Beldesi'nin ‘‘koruma’’ altındaki sahilinde, son iki günde 6 Caretta Caretta kaplumbağasının daha ölüsü bulundu. Kaplumbağa ölümleriyle ilgili olarak Kazanlı sahilinde yaklaşık 10 gündür inceleme yapan Birleşmiş Milletler (BM) gözlemcisi Monica Averggi, Caretta Caretta ölüleriyle karşılaşınca şok oldu.
Koruma altındaki bölgeyi incelemeye gelen BM gözlemcisi Monica Averggi de tanık oldu. Averggi, Caretta Caretta ölüleriyle karşılaştığı sahilde gördüklerine inanamadı.
Averggi, Mersin'e 10 kilometre uzaklıktaki Kazanlı Sahili’nde deniz kaplumbağalarının bıraktığı yumurtaların sayısı, deniz suyu ve kumsal konusunda inceleme yapmaya geldi.
ÖLÜM NEDENİ
Caretta Carettaların ölüm nedeni, adli biyokimya uzmanlarınca 'krom' olarak belirlenmesine karşın, 'koruma' yerine 'koruyamama'yı becerdiğimiz anlaşıldı.
BM Barcelona Sözleşmesi Özel Çevre Koruma Alanları Bölgesel Çevre Faaliyet Merkezi'nde görevli Averggi, ölü kaplumbağaları yakından inceledi. Averggi, ağızlarından kan geldiğini, kesin sonucun yapılacak analizle ortaya çıkacağını söyledi. Averggi, 10 gün önce geldiği Kazanlı'da üç ay kalacağını, bu süre içinde kumsal ve deniz suyunu inceleyeceğini, ayrıca yeşil deniz kaplumbağalarının yumurtlama envanterlerini de çıkartacağını belirtti.
Fabrikanın kızıl denizi
Kazanlı Sahili'nde çevre katliamının ilk işareti geçen Kurban Bayramı'nda görüldü. Bayramın ikinci günü, 6 Mart 2001'de Kazanlı sahillerinde denizin kan kırmızı renge büründüğünü gören halk, durumu Belediye Başkanı Kenan Yıldırım'a bildirdi. Kırmızı suyu denize taşıyan kanal takip edildi ve atıkların Şişe Cam Holding bünyesindeki Kromsan Fabrikası'na ait olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine İl Çevre Müdürlüğü'ne başvurularak kanaldan denize bırakılan atık suyun incelenmesi istendi. Kirlilik nedeniyle ölen kaplumbağaların peşpeşe sahile vurmasına dikat çekmek için çevreci sanatçı Haluk Levent, 3 kez Kazanlı'ya giderek Kromsan Fabrikası yöneticilerini protesto etti. Levent, Mersin'deki halk konserinde de, il yöneticilerini kaplumbağa ölümleri konusunda duyarlı olmaya çağırdı, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Kromsan Fabrikası yetkilileri, protestolar üzerine yaptıkları açıklamada, denize bıraktıkları atıkların çevre kirliliği yaratmadığını iddia etti. Ancak yapılan analizlerde, Kromsan'ın atık havuzlarına bağlı kanaldan alınan su örneklerinin çevre kirliliği yarattığı belirlenerek fabrikaya 23 milyar lira ceza verildi.
Akciğerde yüksek oranda krom çıktı
Deniz kaplumbağalarının ölümleri ilk kez 26 Nisan 2001 tarihinde başladı. Sahile vuran 8 yeşil deniz kaplumbağası bulundu. Kaplumbağa ölülerin sahile vurması mayıs ayında da devam etti. Mersin’in Kazanlı Beldesi’nde sahile vuran deniz kaplumbağası ölüsü, 23'e ulaştı. Belediye Başkanı Kenan Yıldırım, Kromsan'ın yarattığı kirliliğin ardından başlayan ölümler üzerine, uzmanlara kaplumbağalardan parçalar aldırarak otopsi için İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Enstitüsü'ne gönderdi.
Yapılan inceleme sonrası Prof.Dr. Salih Cengiz tarafından hazırlanan raporda, kaplumbağaların akciğerlerinde yüzde 2.08 miligram krom bulunduğu bildirilerek şöyle denildi: ‘‘Bu pozitif oranlar normalin çok üzerindedir. Bulunan değerler, insan, hayvan, bitki sağlığına ciddi zarar verebilecek düzeydedir ve sözü geçen kaplumbağaların ölümüne, ortamın oksijenini diğer atıklarla birlikte tüketerek neden olduğu kanaatindeyim.’’
Başkan da isyan etti
Kazanlı Belediye Başkanı CHP'li Kenan Yıldırım, Kromsan Fabrikası'nın zehirli atıklarını bırakmaya başlamasından sonra deniz canlılarının birer birer öldüğünü söyledi. Kazanlı Sahali'ne 2.5 aydır kaplumbağa ölüleri vurduğunu söyleyen Yıldırım, tüm uyarılarına ve ceza kesmelerine karşın facianın önüne geçemediklerini anlattı. Başkan Yıldırım, Caretta Caretta ve Chelonia Mydas kaplumbağalarının neslinin tükenme tehlikesi ile yüz yüze geldiğine dikkat çekti.
Haberi yokmuş
6 caretta ile 23 yeşil kaplumbağanın ölümünden Çevre Bakanı Fevzi Aytekin'in haberi olmadığı anlaşıldı. Dün TBMM Çevre Komisyonu'nda Çevre Yasa Tasarısı'nın görüşmelerine katılan Aytekin, gazetecilerden olayı öğrenir öğrenmez, konuyla ilgili olarak kendisine bilgi verilmesi için yetkililere talimat verdi.
Krom bileşikleri üreten tek fabrika
Çukurova Grubu ile Türkiye İş Bankası'na bağlı Şişecam Grubu'nun 1979 yılında Mersin'in Kazanlı Beldesi'nde kurduğu Çukromsan adlı tesis, krom kimyasalları üretiyor. 1982 yılında Çukurova Grubu'nun çekilmesiyle, adı Kromsan olarak değişti. 31 Ekim 1986'da Soda Sanayi A.Ş ile birleşerek Kromsan Krom Bileşikleri Fabrikası adını aldı. Tesiste halen ana ürün olarak sodyum bikromat, sodyum sülfat, sodyum sülfür, kromik asit ve bazik krom sülfat üretiliyor. 465 bin metrekare alana sahip Kromsan, ülkenin tek krom bileşikleri fabrikası olarak biliniyor. Fabrikanın işletmesinde günde 1450 metreküp sıvı atık oluşuyor. 1984-85 yılları arasında 1 ton ürüne karşılık oluşan atık miktarı 3.33 tonken, bu rakam teknoloji değişikliği yapılarak 1995 yılından itibaren 2.24 ton ve 1998 yılından itibaren 1.2 tona düşürüldü. Fabrikanın atıkları sahilde oluşturulan açık alanda depolanıyor. Depolama alanından sızan sıvı atıklar ise direkt olarak denize akıtılıyor. Fabrika kuruluşundan bu güne kadar sık sık, çevre kirliliği ile gündeme geliyor.