Devlet adamının gurura kapılması tehlikelidir

AK Parti Sosyal Bilimler Teşvik Ödülü törenine katılan Davutoğlu, şunları söyledi:

İNSANLIĞI KİRLETMEKTİR

“Her bir siyasi hareket, toplumun kültürel akışı ile bütünleşmişse bunda süreklilik vardır. Bizim hiçbir düşüncemiz, geleneklerden bağımsız değildir. Kitaplardan kopuk bir hareket kendisini boşlukta hisseder. Biz kitaptan besleniyoruz. Bazıları, ‘Sosyal bilimlerin siyasetle ne ilgisi var’ diyebilir. Bunu ciddiye almayan hareket gelişemez, bir süre sonra kendisini tekrar eder. Milletvekilliği, aday adaylığı falan değil, esas olan ilimdir, ahlaktır. Bizim kervanımıza katılacak olanlar kitaba sosyal bilimlerine açık olmalıdır. Siyasiler kitaptan azade olursa kalıcı olmaları mümkün değildir. TBMM Genel Kurulu’nda kürsüye kitap atıldığında (CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’ın Erdoğan’ın yemin töreninden önce kürsüye İçtüzük kitabını fırlatması) şunu düşünmüştüm: Bir kitabı kaldırıp bir kürsüye doğru fırlatma cüreti, siyaseti ve insanlığı kirleten bir harekettir. Biz küçükken iki şeyi yerden alıp bir kenara koyardık, bir ekmeği, iki kağıdı. İçinde kelam yazdığı için. O kitabı yerden alıp kürsüye koymak isteği geçmişti içimden. İnsan eline en yakışan şey kitaptır. Bilgi ilahi bir nimettir.
İki Genel Başkan’ın gösterdiği tavır, bana ‘Kitap okumuyorlar mı’ dedirtti. Birisi (Selahattin Demirtaş) hakaret etti, ‘Osmanlı Devleti o dönemde Almanya’nın kuklasıydı’ dedi. O dönemde emperyalistlere karşı mücadele eden o vatan evlatlarına ‘kuklasınız’ diyor. Ne acı. Bilmez ki bu Genel Başkan, aslında Çanakkale’de bizim safımızda olanlar sadece İstanbul ve Anadolu’yu değil, bütün mazlum medeniyetleri savundular. O yedi düvelin
emperyalistleri Çanakkale’de gömüldü. Ah bu Genel Başkan Muhammed İkbal’i okuyabilseydi, Çanakkale şehitlerinin önünde eğilirdi. Kitap okumayanlar, cahil sloganlar üretir. Bunlar şimdi başka emperyalistlerin sözcüsü olurlar.

KILIÇDAROĞLU HATİM NEDİR BİLİR Mİ

Anamuhalefet Genel Başkanı, Diyanet İşleri Başkanımıza ‘nankör’ dedi. Dünyanın neresinde bir siyasi, bir din adamına nankör diyebilir. Bu siyasi, öyle bir nankörlük yapıyor ki bu ülkenin din adamına nankör diyor. Atatürk’ün hutbede olmadığı düşüncesiyle bunu söylüyor. Avrupa’da Papa ile ilgili böyle bir ifade kullanan siyasi halkın arasına çıkabilir mi? Din ve devlet işleri ayrıdır ama devlet adamları da dine saygı gösterecekler. Bu şehitler için Türkiye’nin dört bir yanında hatim indirildi. Kılıçdaroğlu hatim nedir bilir mi? Diyanet İşleri Başkanımız Gazi Mustafa Kemal’i hürmetle andı. Benim çağrım, siyaset hayatına ilmin üslubunun egemen olması. Kitap okuyacaksın, eleştiri ahlakını öğreneceksin. Hakareti aynaya bakıp söylemesi lazım.”