Dev zirvede zor misyon
Güncelleme Tarihi:
İstanbul şu günlerde Birleşmiş Milletler (BM) En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın dördüncüsüne ev sahipliği yapıyor.
Zirve önemli. Konferansta çözüm aranan konu ise daha önemli. Çünkü zenginle yoksul arasındaki makasın giderek açıldığı mevcut dünya düzeninde en az gelişmiş ülke sayısı son 40 yılda 25'ten 48'e çıktı.
Maalesef son küresel ekonomik krizin en çok vurduğu ülkeler de yine bu ülkeler oldu. İstanbul'daki konferansın amacı da toplam nüfusu 900 milyonu bulan ve bu ülkelerin gelecek 10 yıl içerisindeki yol haritasını oluşturmak.
BM, 1971'de "En Az Gelişmiş Ülkeler" kategorisini oluşturduğundan bu yana sadece üç ülke "Gelişmekte Olan Ülkeler" grubuna yükselmeyi başardı. 1994'te Bostwana, 2007'de Cape Verde ve son olarak Ocak 2011'de Maldivler.
Konferans sonunda kabul edilecek "İstanbul Eylem Planı" neticesinde 48 ülkeden kaçının “mezun olacağı” ise merak konusu. Türkiye’nin hedefi bu rakamı 40’ın altına çekmek.
Bu noktada söz konusu ülkelere yapılacak mali yardımlar tabii ki önem arz ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tabiriyle "bu ülkelere balık tutmayı öğretme" açısından asıl unsuru dış yatırımlar oluşturuyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 33'ü Afrika'da bulunan en az gelişmiş ülkeleri kalkındırmayı amaçlayan planda Türkiye'nin k
Erdoğan, Türkiye’nin bu ülkelere 2012’den itibaren, eğitim ve teknik işbirliği için yılda 200 milyon dolar kaynak ayıracağını söyledi. Türkiye’nin en az gelişmiş ülkelerde şu anda 2 milyar dolarlık yatırımı bulunduğunu belirten Erdoğan, bu rakamı ise 2015’te 5 milyar dolara, 2020’de de 10 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi.
YOKSULLUK ZİRVESİNE "ZENGİN" TARİFE
Yaklaşık her 10 yılda bir düzenlenen zirveye ilgi ise BM yetkililerinin ifadesine göre beklenenin üzerinde.
Toplam 22 devlet başkanı, 19 başbakan, 10 başbakan yardımcısı, 94 bakan, 39 bakan yardımcısı, 47 uluslararası örgüt başkanı ve 1000 firmanın katıldığı zirvedeki misafirlerin çoğunu Afrikalılar oluşturunca ortaya her zamanki gibi renkli görüntüler çıktı. Afrikalı katılımcılar giydikleri yöresel kıyafetlerle dikkat çekerken, konferans nedeniyle Birleşmiş Milletler bayrağı asılarak BM toprağı ilan edilen Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nın iç güvenliğini mavi üniformalı BM polisi sağladı.
LÜTFİ KIRDAR'DA GÜVENLİK BM POLİSİNE EMANET / FOTO GALERİ
Yoksulluk ve açlık temalı konferanstaki yiyecek-içecek fiyatlarının yüksekliği ise tepkilere neden oldu. Lütfi Kırdar'da kurulan büfelerde su 2 TL, çay-kahve 4 TL, sandviç 9 TL'den satılırken, kongre sarayındaki restorandaki ana yemeklerin fiyatı 30 TL olarak belirlenmesi şaşkınlık yarattı. Fahiş fiyatlar nedeniyle yabancı heyetlere dağıtılan 15 TL'lik kuponların da yetersiz kaldığı görüldü.
ZİRVENİN YILDIZI
Dün başlayan ve Cuma gününe kadar sürecek zirveye damgasını vuran lider ise İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad oldu. Tüm gözler, ülkesinde dini lider Ayetullah Ali Hamaney'le yaşadığı siyasi kriz nedeniyle zor günler geçiren İran liderindeydi. İran'daki kriz nedeniyle konferansa katılma ihtimali düşük görülen Ahmedinejad, öngörülerin aksine Türkiye'ye geldi ve belki de son dönemdeki en sıcak karşılamasını İstanbul'da yaşadı.
Havaalanında çiçeklerle ve İstanbul'da eğitim gören iki İranlı çocuğun şiir dinletisiyle karşılanan Ahmedinejad, konferanstaki konuşmasında yine Batı'ya yüklendi. Ahmedinejad, başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin sömürgeci politikalarına artık son vermesi gerektiğini söyledi.
Hamaney'le yaşadığı krizin ardından ilk yurtdışı gezisini Türkiye'ye yapan İran Cumhurbaşkanı, akşam saatlerindeyse Conrad Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin karşısına çıktı.
Hamaney ve selefi Humeyni’nin portrelerinin de yer aldığı salonda düzenlenen ve İran devlet televizyonundan canlı yayınlanan basın toplantısı Ahmedinejad için “kazasız belasız” sona erdi.
Zira Ahmedinejad’ın geçtiğimiz Aralık ayında aynı salonda düzenlediği basın toplantısında İran Cumhurbaşkanı içeri girdiği sırada Hamaney’in portresi yere düşmüş ve dini liderin fotoğrafının yer aldığı çerçevenin camı kırılmıştı.
Üstelik son basın toplantısına katılan medya mensuplarının Ahmedinejad-Hamaney arasındaki gerginlikle ilgili soru yöneltmemesi de İran Cumhurbaşkanı’nı zor bir konuma sokacak bir durumun yaşanmasının da önüne geçti. Ahmedinejad, Başbakan Erdoğan’la Conrad’da gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Türkiye’den ayrıldı.