Güncelleme Tarihi:
Gülsen Demirci, TIR’ını temizlerken bizi görüyor ve özgüvenli gülümsemesiyle karşılamaya geliyor. Özenli makyajı ve giyimiyle kafalardaki TIR şoförü profilinden çok farklı biri. Çalıştığı şirketin TIR parkında bir araya geldiğimiz Demirci, hem ev hanımı hem tarım işçiliği yaparken bir anda hiç bilmediği İstanbul’a gelmesiyle başlayan hikâyesini anlatıyor:
UZUN BİR EĞİTİM SÜRECİ
Müdürünün sözlerinin ardından eğitimlere başlayan Demirci önce kamyon ehliyeti olan C sınıfı, sonra TIR kullanabilmek için CE sınıfı ehliyet almış. Bunun yanı sıra uluslararası taşıma yapabilmek için gerekli sınavlara girmiş. Psikoteknik sınavları da başarıyla atlatmış. “Dikkatine, reflekslerine, psikolojine, TIR kullanma yeteneklerine, her şeyine bakıyorlar” diyen Demirci, tüm sınavları tek seferde geçmiş.
İLK YOLCULUK BULGARİSTAN’A
Geçtiği sınavların ardından müdürlerinden ve şoför arkadaşlarından “Artık yola çıkabilirsin” onayını alan Demirci’nin ilk yolculuğu Bulgaristan olmuş: “Bulgaristan 350 kilometrelik bir yol. Metal ürün taşıdım. Şirketten 4 arkadaş daha aynı yere gidiyorduk. İlk yolculuğumda belgeler nasıl verilir, sınır nasıl geçilir öğrenmiş oldum. Yol beni fazla yormadı. TIR zaten bizim evimiz gibi oluyor. Yatağımız arkada, mutfağımız aşağıda. Ortalama 10-11 saat sınırda bekliyoruz. İlk yolculuğumda da 4 arkadaş bir araya gelip çayımızı yaptık, yemeğimizi yaptık. Bana yollar keyifli geldi.”
Son yıllarda yasal olarak zorunlu olan dijital ehliyet sistemine göre TIR şoförleri 4.5 saat araç kullandıktan sonra 45 dakika dinlenmek zorunda. Toplam 11 saat uyku ve ihtiyaç molası veriyorlar. Bu sistemin çok iyi olduğunu anlatan Demirci, “Eskiden uykusuzluktan kaynaklı çok fazla kazalar oluyormuş. Şu anda ne olursa olsun 4.5 saatin sonunda motoru durdurmamız gerekiyor. Yoksa cezaları var. O aralarda eğer şoför arkadaşlarla bir aradaysak mutfağımızı açıp yemek yapıyor hep birlikte oturuyoruz. Ben eski hayatımda da tarım işçiliği yaptığım için alışığım her yerde yemek yapabilirim. Ancak şoför arkadaşlar yemek konusunda çok usta olmuş. Benden güzel yemek yapanlar var” diyor.
TIR’CIDAN KÖTÜ ÇIKMAZ
Ben güvenlik görevlisiyken arkadaşlarım ‘Sen yaparsın, biz seni destekler yardım ederiz. Sen de ekmeğini buradan kazan’ diyorlardı. Eğitim sürecinde de römorku takıp çıkartmak, manevralar, aracı geri döndürmek, arkayı hesaplayabilmek bunlar zor işler. Bunları öğrettiler. Yollarda da aynı dayanışmayı görüyorum. Şimdiye kadar ne kimseden kötü bir laf ne de tavır gördüm. Sonuçta hiçbirimiz keyif için bu işi yapmıyoruz. Hepimiz ekmek parası derdindeyiz. Bu yüzden şoför arkadaşlar bana saygı duyuyor ve yardımcı oluyor. Ben bu meslekte gördüm ki TIR’cıdan kötü insan çıkmaz.”
MÜLTECİLER SAKLANIYOR
Milyonlarca lira değerinde yükler taşıyoruz. Tüm yol boyunca onların sorumluluğu bize ait ama stres yapmak doğru bir şey değil. Şirketimiz, ‘Canınıza bir şey olmasın yeter’ diyor. Bu da bizi rahatlatıyor. Yolda çok fazla mülteci olayları oluyor. Bu yüzden sınırlardan geçerken römorkların arkasını çok detaylı kontrol ediyoruz. Kamyonların TIR’ların arkasına binerek römork çadırını yırtıp içine saklanıyor, Avrupa’ya geçmeye çalışıyorlar.
DİĞER KADIN ŞOFÖRLERLE TANIŞTIM
Diğer iki kadın TIR şoförüyle muayenede tanıştık. Onlar da yeni başlamış. Bu mesleği kesinlikle kadınlara tavsiye ediyorum. Sayımız artsın istiyorum. Mola yerlerimiz kadınlara daha uygun yapılsın. Şoför arkadaşlar beni ayırmıyor ama yollarda kadın arkadaşlarım olsa, mola yerlerinde onlarla da otursak sohbet etsek çok mutlu olurum.