Güncelleme Tarihi:
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, BBP İstanbul İl Başkanlığında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Mustafa Destici Şanlıurfa ziyareti sonrasında sosyal medyada yer alan tartışmalar, seçim gündemi ve HDP'nin cumhurbaşkanı adayı çıkarmaması hakkında açıklamalarda bulundu.
İYİ PARTİ’NİN DURUMUNU GÖZDEN GEÇİRMESİ GEREKİR
HDP’nin aday çıkarmamasının beklenen bir durum olduğunu ifade eden Destici, "Sayın Kılıçdaroğlu aday olması halinde HDP'nin aday çıkarmaması gerektiğini ilk terörist 'Demirtaş' söyledi. Daha sonra Kandil ve İmralı'dan benzer haberler geldi. HDP sözcülerinden de bunları duyduk. Yani şunu ifade ediyorlar 'Kılıçdaroğlu bizim için de çok uygun bir aday.' Sayın Kılıçdaroğlu ve altılı masadaki İYİ Parti dışındaki 5 parti ve genel başkanları da böylece HDP'yi İYİ Parti'ye tercih etmiş oldular. Bu çok açık ve net. Burada esas durumunu yeniden gözden geçirmesi gereken İyi Parti'dir. Şimdi Meral Hanım ne diyordu? 'PKK eşittir HDP. Ya da HDP eşittir PKK.' Ben soruyorum. Cevap vermiyorlar. 'HDP eşittir PKK diyorsunuz.' doğru biz de bunu söylüyoruz. Sizin cumhurbaşkanı adayınız gitti, PKK'yla görüştü. Şimdi PKK da sizin cumhurbaşkanı adayınıza destek açıkladı. Siz şimdi ne yapacaksınız? Bir kere bunun cevabını Sayın Akşener'in ve İYİ Parti kadrolarının vermesi lazım. Şimdi PKK'yla kol kola aynı adayı destekleyerek seçime gidecekler. Bu millet bunun hesabını sorar, benden hatırlatması" dedi.
AKŞENER’E HANGİ GÜCE DAYANARAK DAYATMA YAPTILAR?
Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak yükseldiğini belirten Destici, "Bir aday, bir ayda bu kadar yükseliyorsa bunun bir sebebi var. Olağanüstü bir gelişme oldu demek ki ve işte bu gelişme oldu. Kılıçdaroğlu'nun adaylığı, daha doğrusu Kılıçdaroğlu'nun adaylığının HDP organizasyonuyla yapılmış olması. O masada Meral Akşener'e hangi güce dayanarak dayatma yaptılar? İstersen kalkabilirsin dediler. Çünkü HDP'yi tercih ettiler. Sen gidersen zaten HDP hazır. Biz senin yerine HDP'yi konuşlandıracağız dediler. Meral Hanım bu mesajı aldığı halde masaya tekrar döndü. Peki onu hangi güç o masaya döndürdü? HDP'yle daha doğrusu PKK'yla Meral Akşener'i, İyi Parti ya da kendisini sahada ifade eden partileri o masada birleştiren güç nedir? Açıklanması gereken bir konu bu" şeklinde konuştu.
PKK'DAN UZAK DURUN
"Sayın Kılıçdaroğlu'nun millete bir açıklama yapma mecburiyeti vardır" İfadesini kullanan Destici, "HDP neyin karşılığında bu desteği vermiştir? HDP niye bir başka adaya değil de Sayın Kılıçdaroğlu'na destek vermiştir. Mesela Mansur Yavaş olsa desteklemeyeceklerini açıkladılar, işte Muharrem İnce'yi desteklemiyorlar. O da sol bir aday olmasına rağmen. Bu neyin karşılığıdır? Kılıçdaroğlu'na verilen destek hangi sözlerin, hangi taahhütlerin ve tavizlerin karşılığında olmuştur? Biz bunun cevabını bekliyoruz. Bunun cevabını vermedikleri sürece, şunu deme hakkı bizde vardır. Siz PKK'yla el sıkıştınız. PKK'nın özerklik talebini kabul ettiniz. Siz PYD'nin varlığını, Suriye'nin kuzeyinde bir PKK devletini kabul ettiniz. Siz anayasadan Türklük kavramının çıkarılmasını kabul ettiniz. Siz Türkçe'nin yanında ikinci bir ana dil eğitimi kabul ettiniz. Velhasıl siz bölgede PKK'nın belediyelere atanmasını kabul ettiniz. Yerel yönetimler şartını getireceksiniz. Bunun gibi 50 tane şey söyleriz ve söyleme hakkımız da vardır. Son bir cümle söylüyorum, biz bir kere daha uyarıyoruz. CHP'yi Sayın Kılıçdaroğlu'nu, altılı masayı uyarıyoruz: PKK'dan uzak durun. HDP eşittir PKK'dır, uzak durun. Kim terör ve şiddeti yöntem olarak benimsemişse, terör örgütünün destekçisiyse, uzantısıysa onunla iş birliği yapamazsın. Yaparsan terör örgütüne yapılan terör örgütünün partisine yapılan muameleyle karşılaşırsın. Biz sana aynı muameleyi yaparız" ifadelerini kullandı.
EN UFAK BİR AYRINTIYI YAKALAYARAK BURADAN KAMUOYUNA BİR OLUMSUZLUK YANSITMAYA ÇALIŞIYORLAR
Destici, sel felaketinin yaşandığı noktalardan Şanlıurfa’ya ziyaretinin sosyal medyada tartışılması ile ilgili ise, "Bizim bu ziyaretlerimizden memnun olmayan, devletin de yaptıklarından aslında memnun olmayan kesimler var. Onların memnuniyetsizliği de şundan dolayı: Devlet eksikleri giderdiği zaman vatandaşının yanında olduğu zaman, bizler eksikleri tespit edip bunların giderilmesine katkı sunduğumuzda tabi ki, bunların elinden istismar oyuncakları alınmış oluyor. İstismar oyuncakları alındığı için oraya devletin de geç gitmesini, hatta mümkünse gitmemesini, gittiği zaman çözüm bulamamasını, bizlerin de gittiği zaman vatandaşla bütünleşememesini, bununla ilgili her türlü fitneyi, her türlü istismarı yapmakta zerre kadar tereddüt etmiyorlar. Peki kendileri gidiyor mu? Kendileri gitmiyor. Televizyon ekranlarından bir algı oluşturuyorlar. En ufak bir ayrıntıyı yakalayarak buradan bir olumsuzluk kamuoyuna yansıtmaya çalışıyorlar ya da kalemleriyle bunu yapıyorlar. Siyasetçiyse, kürsülerden bunu yapıyorlar. Maalesef böyle bir güruhla, yani vatandaşın yanında olmadığı gibi vatandaşının derdiyle dertlenmediği gibi vatandaşın yanında olanların da oraya gitmemesi ya da orada başarısız olması için ellerinden gelen bütün gayreti sarf eden bir güruhla karşı karşıyayız." dedi.
Mustafa Destici basın toplantısının ardından BBP İstanbul İl Başkanlığı’nda parti mensuplarıyla toplantı yaptı.