OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 01, 2002 00:00
Başbakan, ‘‘DSP'yi parçalama macerası umulduğu gibi çıkmadı. Geri tepti bu entrikalar. Ben de hastaneden kaçarak çalışmalara döndüm’’ dedi.Başbakan Bülent Ecevit, Kemal Derviş'in kendisine İsmail Cem'in başbakanlığını önermediğini, ancak rahatsızlığını hissettiğini söyledi. Ecevit, ‘‘Derviş'i Türkiye'ye çağırmakla hata etmiş olabilirim. Zaman zaman düşünüyorum da, keşke daha önce Masum Türker'i çağırsaydık’’ dedi.Sarıkaya: Mesut Yılmaz'ın aktardığına göre Kemal Derviş, sizin partinin başında kalmanızı, ancak İsmail Cem'in de başbakan olmasını önermiş. Derviş size böyle bir öneride bulundu mu? Hayır, ama rahatsızlığı belliydi. Biraz bu konulara girmek istermiş gibi konuştu, ama ben susturdum. Siyasete girmesini doğru bulmadım.YILMAZ’IN İLGİNÇ İSTEĞİ Bu arada Mesut Yılmaz bir, iki hafta önce benim başbakanlıktan çekilmemi istedi. Ben ‘Hayır, olmaz’ dedim. Ama Yılmaz politikacıdır, onun böyle girişimlerde bulunması doğaldır da, sırf ekonomiyi krizden çıkarmaya katkıda bulunsun diye göreve çağırdığımız bir arkadaşımızın bu kadar siyasetin içine girmesini ben yadırgadım.Ergin: Bütün olanlardan sonra Derviş'i Türkiye'ye çağırmakla hata ettiğinizi düşünüyor musunuz?Olabilir tabii... Onu da düşünebilirim. Fakat dediğim gibi bir noktaya kadar kendilerinin katkısı çok yararlı oldu. Ama ondan sonra siyasete girmesini ve yerinde de durmuyordu devamlı dışarıya gidiyordu, işte konferanslar, şunlar, bunlar, onları yadırgadım...Sarıkaya: Sürecin başka sorumluları?Zaman zaman düşünüyorum da keşke daha önce Masum Türker'i çağırsaydık. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal koşullarını çok daha iyi götüren bir arkadaşımız. Keşke çok daha önce onu getirseydik bu göreve diye düşünüyorum. Ömür boyu siyasi yasak doğru değilErgin: AKP Lideri Erdoğan'ın yasaklanması Anayasa'nın 76. maddesinde getirilen sınırlamadan kaynaklanıyor. Sizce ideolojik suç işlemiş olmak ömür boyu yasaklı sayılmaya gerekçe oluşturur mu?Hayır, oluşturamaz. Bir kimsenin ilelebet siyasi haklarını kullanamayacağı düşünülemez. Ama Anayasa ve yasalar buna elveriyor. Bunu süratle değiştirmeliyiz.Ergin: Bu açıdan nasıl karşıladınız Erdoğan'la ilgili kararı?Bu konuda karar veren yargı organlarını eleştiremeyiz. Çünkü, onlar ellerindeki kanuna, yasaya bakıyorlar. O yasa maddelerinin herhalde kısa sürede düzeltilmesi, değiştirilmesi gerekir. Bu şekilde bu sorun da çözülmüş olabilir.YTP’nin altyapısı önceden hazırdı Ergin: DSP'den kopmalar ve YTP'nin kurulması sizin Hüsamettin Özkan'ı partiden dışlamanızla başladı. Siz bu hamleyi yapmasaydınız, belki bu süreç de başlamayacaktı... Ne kadar gerçektir bilmiyorum ama, belli ki DSP üzerinde bir takım entrikalar yoğunlaşıyormuş. Bu entrikalar, bu oluşumlar nasıl yol aldı, ileride tarihçilere değerlendirecek.Ergin: Siz Özkan'a dönük hamleyi yapmasaydınız belki bugün DSP yine 1. parti olacaktı. Bu yorumları nasıl karşılıyorsunuz?Siz nasıl isterseniz yorumlayabilirsiniz...Ekşi: Kamuoyunda düşünceleri fazla bilinmeyen bir parti ileri geleni ve bazı partililerin, örneğin 30-35 kişinin topluca bir partiyi terk ettiği örneğini daha önce hiç hatırlıyor musunuz?Hayır. Çok garip şeyler, ancak önceden altyapısı hazırlanmış olursa olabilir.Ekşi: ABD, Ecevit'li bir hükümet varken Irak'a müdahalede bulunamam diye düşünmüş olabilir mi? Bu senaryolar dış kaynaklı olabilir mi? DIŞ FAKTÖR VAR, AMA BUSH İŞİN İÇİNDE YOKBilemem. Benim ABD Yönetimi ile başta Başkan Bush olmak üzere karşılıklı dostluğa tdayanan ilişkilerimiz var. Böyle bir telkin içinde olacağına ihtimal vermiyorum ABD Yönetimi'nin. Kaldı ki, Irak konusunda ABD yönetiminin içinde karşı düşünceler de var. Tabii bilemem, herhalde bana ve DSP'ye yönelen entrikalarda mutlaka bazı dış kaynaklar da olabilir, ama emin olmadan birşey söylemek mümkün değil.Ekşi: YTP'ye gidip de pişman olanlar var mı? Sayısı ne?Pek cesaret vermedik. Sayı hakkında birşey diyemem. Ama kapıyı açsaydık, zannediyorum büyük bir başvuru olurdu. Kapıyı açık bırakmadık. Çünkü artık
seçim sürecine girilmiÅŸti.Kürtler ABD’den cesaret alıyorErgin: Kürt Ulusal Parlamentosu 4 Ekim'de toplanıyor. Nasıl karşılıyorsunuz?Bazı Batı devletleri ve ABD'den de cüret alarak gitgide ileri adımlar atıyorlar Kuzey Irak'taki Kürt grupları. Bunlardan rahatsız oluyoruz. Ayrı bir devlet kurma yolunda zaten epey adımlar atılmıştı. Artık bunları daha da ileri götürülmesini Türkiye kabul edemez. ABD Türkiye'nin bu konuda duyarlılığını gözönünde tutacaktır, bundan eminim.EkÅŸi: ‘Kürtler ABD’den de cüret alıyor' dediniz. ABD Türkiye'nin temennilerini dikkate almıyor mu?Ä°ÅŸte o konudaki temennimi belirtmiÅŸ oldum ABD'ye.Ergin: ABD'nin Türkiye'ye ihtiyaç duyarken, Kürtlere cesaret vermesi çeliÅŸki deÄŸil mi?ÇeliÅŸki var kuÅŸkusuz. Ama, ben ABD ile Türkiye'nin bir uzlaşı içine gireceklerini umuyorum. Çünkü, herhalde ABD için, Batı Avrupa için Türkiye'nin önemi Kuzey Irak'ta kurulması düşünülen devletle kıyas edilemeyecek kadar önemlidir. ABD harekatını bize raÄŸmen yapacak olursa etkileneceÄŸiz. En azından ekonomimiz sarsılacak. Ergin: Irak hangi adımları atarsa atsın, BaÅŸkan Bush'un Irak'ı vurmayı kafaya koyduÄŸu kanaati güçleniyor...Öyle maalesef. Irak yönetimi hemen herÅŸeyi kabul etti. Fakat ABD yönetimi bunu yeterli bulmadı. Ä°lginç bir durum. Ergin: Amerikan tarafı Türkiye'deki üsleri kullanma konusundaki niyetlerini hissettirmeye baÅŸladı mı? Bunu istemeseler de istemek zorunda kalacaklar, harekata baÅŸlarlarsa. Ergin: Türkiye ne diyecekTavrımız, Irak'a karşı bir askeri harekatın gerekli olmadığı. Bunun Türkiye'ye büyük zarar vereceÄŸini belirtiyoruz..Yasaları çıkarınca AB’nin hesabı bozuldu EkÅŸi: AB Türkiye'ye yargının tam bağımsız olmadığı gibi bazı ÅŸartlar getirip, 2004'te masaya oturalım derse ne yaparsınızYargının Türkiye'de tam bağımsız olmadığı çok büyük bir yanlış. Ama kanunlarda, yasalarda bazı eksiklikler olabilir. Onları da Türkiye zaman içinde süratle deÄŸiÅŸtirir. Onların dışında oturulur, konuÅŸulur, ne eksiklerimiz var diye. Bana göre gerçek ÅŸu ki, AB ülkeleri aslında Türkiye'nin üyeliÄŸini pek içlerine sindiremiyorlar. Bunun siyasal nedenleri dışında, etnik nedenleri, tarihsel nedenleri var. Aslında bizim seçim ortamına girildiÄŸi bir sırada Türkiye'nin idam, azınlık haklarıyla ilgili veya Kürtlerle ilgili çok ileri yasalar çıkartmasını hayallerinden geçmiyordu. Biz , kanunları çıkarınca biraz sarsıldılar galiba.EkÅŸi: Hesapları mı bozuldu?Evet, hesap bozuldu. Objektif düşünenler de var AB içinde. Tam üyeliÄŸimizin kola saÄŸlanmayacağını herkes biliyor Türkiye'de. Ama AB tarafından bir takım mazeretlere maruz kaldık.Kıbrıs’ta sonuna kadar direnmeliyiz EkÅŸi: Kıbrıs yine önümüzde. Ne diyorsunuz?Kıbrıs konusunda bizim sonuna kadar direnmemiz gerektiÄŸini düşünüyorum. AB ile tam üyeliÄŸin koÅŸullarından biri olarak görülemez Kıbrıs konusu. Çok kararlı davranacağız. Buna mecburuz. Belki Türkiye'de bazı aydın kesimler, bazı politikacılar bu görüşü benimsemiyorlar, ama ben inanıyorum ki kamuoyunun çok büyük çoÄŸunluÄŸu öyle düşünmüyor. KKTC, Türkiye'den ayrı düşünülemez. Kıbrıs'ta iki ayrı devlet, iki ayrı millet, iki ayrı din, iki ayrı dil vardır. Bunların zorla biraraya getirilmeleri olacak ÅŸey deÄŸil. Çekler ile Slovaklar ‘Biz artık ayrılacağız’ dediler, kimse de sesini çıkartmadı. Ayrıldılar. Kıbrıs'ta ise çok daha keskin ayrılık nedenleri vardı.Ä°STANBUL'DAKÄ° ENTELLER2'ncisi, Türkiye'nin güvenliÄŸi bakımından KKTC varlığı yaÅŸamsal özellik taşır. Hele, Bakü-Ceyhan'dan sonra Türkiye için KKTC'nin önemi büsbütün artmıştır. Onun için bu konuda kararlı davranacağız. Bazı çevreler bize kızıyor, biliyorum. Ä°stanbul'daki bazı entel çevreler benim anlayamadığım ÅŸekilde davranıyorlar. Biz sonuna kadar direneceÄŸiz. Sarıkaya: AB Kopenhag zirvesinde Türkiye'ye müzakerelerin baÅŸlaması için tarih vermez ve Rum yönetiminin tam üyeliÄŸini de onaylarsa AB ile iliÅŸkilerde 1997 Lüksemburg krizine geri mi dönülür?Rumlar kendi başına alınabilir. Bunu hoÅŸ karşılamasak da bu yüzden kıyamet kopmaz. Ama AB, KKTC'yi yok farzederek böyle bir yola girerse, o zaman tabii ciddi sorunlar ortaya çıkar.ÖZERK ADA CUMHURÄ°YETÄ°Sarıkaya: Ara formüller olabilir mi, örneÄŸin Rumlar'ın tam üyeliÄŸi halinde KKTC'ye ileriye dönük bazı güvenceler verilmesi gibi? Zaten onu araÅŸtırıyor DenktaÅŸ ile Klerides. KKTC ilelebet böyle çaresizlik içinde bırakılamaz. Bizim ona göre tedbirler almamız doÄŸaldır. Mecbur kalınırsa bu konuda ileride bir-iki adım daha atılabilir. Bunun örnekleri vardır; özerk ada devletleri mesela. Ä°ngiltere'ye Danimarka'ya baÄŸlı olan özerk cumhuriyetler var. Kendi bayrakları var, kendi kanunları var, ama dış iliÅŸkiler bakımından ana ülkeye baÄŸlı bir yığın model var. Yakından bilmiyorum ama Belçika formülü var. Bunlar üzerinde durulabilir. Fakat dediÄŸim gibi, AB böyle bir tutum sergilerse çok üzücü sorunlar ortaya çıkarır. Bir de ÅŸunu düşünün, bir tarafta galiba 600 bin nüfuslu bir ada devleti, öbür tarafta nüfusu 70 milyona yaklaÅŸan, dünyada önemi gitgide artan bir Türkiye. Terazinin kefelerinin birinde Türkiye, birinde 600 bin nüfuslu ada devleti. Sarıkaya: AB Türkiye'ye ÅŸartlı bir müzakere tarihi verirse, buna yaklaşım nasıl olur.Åžimdi benim bir formül gündeme getirmem doÄŸru olmaz. Önemli olan ÅŸu: KKTC'nin varlığı, özerkliÄŸi, özgürlüğü yadsınamaz. Türkiye'nin bunu kabul etmesi mümkün deÄŸildir.Hastaneden kaçtımDSP'yi hedef alan entrikalar geri tepki. Ben de o arada biraz hastaneden erken kaçarak siyaset alanında çalışmalarımı sürdürmeye baÅŸladım. Onunla ilgili (BaÅŸkent Ãœniversitesi Hastanesi) türlü rivayetler çıkıyor. Çok haksızdır yani, rivayetler doÄŸru deÄŸil. Bana iÅŸte sen iyileÅŸtin, ÅŸu kadar süre sonra bir daha seni muayene edelim, sonra serbestsin dediler. Fakat ben hastanede kalmayı göze alamadım. Çünkü, dışarıda genel baÅŸkan olarak, baÅŸbakan olarak görevlerim vardı. Her gün sayısız gazeteci hastanenin önünde bekliyordu ve türlü söylentiler çıkarılıyordu. Onun için bunları göze alamadım. Ve hastaneden ayrıldım. Ondan sonra da saÄŸlığımla meÅŸgul olmadım, çok şükür.Â
button