Güncelleme Tarihi:
Tunceli'de 1937-30 yıllarında yaşanan Dersim olayları sırasında öldürüldükleri belirtilen kişilere ait kemiklerin bulunduğu iddia edildi. Yıllarca yaşanan terör olayları nedeniyle girilemeyen merkeze bağlı derinliği 1500 metre olan Leç Deresi Vadisi içinde sarp kayalıklar içinde bulunan mağaraların en büyüğü olduğu belirtilen Hasan Kamer Mağarası'nda insan kemikleri bulunduğu ileri sürüldü.
SIĞINDIKLARI MAĞARADA ÖLDÜRÜLDÜLER İDDİASI
Bölgedeki Çıralı Köyü'nde yaşayan 50 yaşındaki Hıdır Çiçek, bugüne kadar yasak bölge olan mağarada bulunan kemiklerin Dersim olayları sırasında köylerinden kaçıp sığındıkları mağarada öldürülen insanlara ait olduğunu söyledi. Bu zamana kadar bölgeye gitmenin çok zor olduğunu ve çözüm süreci ve silahların susmasıyla birlikte mağaraların bulunduğu alana gidildiğini belirten Çiçek, 1938 yılında çok sayıda yakın akrabasını kaybettiğini söyledi.
Hıdır Çiçek, babası Kamer Çiçek'in olay sırasında Leç Deresi Mevkii'nde saklanarak ölümden kurtulduğunu kendilerine anlattığını belirterek, "Babam başından geçenleri bizlere anlattı. Ölümden kurtulmuş ve gittiği mağarada öldürülen 4000-500 kişiden bazılarının cesetlerini çıkararak gömmüş. Mağaranın yerini bize tarif etmiş ve mutlaka bir gün gitmemizi istemişti" dedi.
TAHIL ÖĞÜTME ARAÇLARI BULUNDU
Hıdır Çiçek, bir grup gazeteci ile zorlu bir yolculuktan sonra gittiği mağarada çok sayıda kemiklerin bulunduğu görüldü. Yıllarca hayvanların da barındığı belirtilen mağarada bulunan kesimlerin parçalanmış olduğu belirtildi. Mağarada ayrıca olaylardan kaçanların yanlarında tahılları öğütmek için getirdikleri küçük öğütme araçları, derelerden su taşımak için kullanılan tenekeler bulundu. Mağarada ayrıca üretim tarihi 1935 yılını gönderen baş kovanların olduğu da görüldü.
Mağaradaki kemiklerin Dersim olayları sırasında öldürülen insanlara ait olduğunu öne süren Hıdır Çiçek,
"Olaylar sırasında burada 3 ya da 4 ayrı mağarada insanlar aylarca gizlenmeyi başardı. Büyük askeri harekat sırasında yüzlerce kişi öldürüldü. Bizim akrabaların da yaşadığı çevre köylerde binlerce insan köylerinden kaçarak bu mağaralara sığında. Babam ve amcam ile diğer akrabalar çocukları ile birlikte bu mağaralara gelmişti. Amcam ve diğer birçok akrabam 400 ya da 500 kişi bu mağarada kalmış, babam daha yukarı mağarada kalmış. Bu mağara içindeki iki yaşlı kadın susayan çocuklarına su almak için dere tabanına indikleri sırada askerler tarafından görülüyor ve mağaranın yeri tespit ediliyor" iddiasında bulundu.
Babası Kamer Çiçek'in olayları kendilerine anlattığını belirten Hıdır Çiçek, "Babamın anlattığına göre. askerler mağaralara önceden top atışı yapmış ve daha sonra geldiklerinde taramışlar. Mağara içinde hiç kimse kurtulamamış. Askerlerin bölgeyi terk etmesinden günler sonra, mağaraya giren babam ve diğer yakınları cesetlerin tamamının parçalandığını ve çürüdüğünü bazı yakınlarının cenazelerini çıkarabildiklerini ama büyük çoğunluğunun mağara içinde kaldığını söyledi. Babam ölmeden önce mağaranın yerini bizlere hep tarif ediyordu. Ancak bölge yıllarca askeri yasak bölge idi ve son yıllarda da yoğun çatışmalar nedeniyle bölgeye girmek imkansızdı. Bugün ortam düzeldi ve yasaklar kalktı, geldik atamalarımızın dedelerimizin kemiklerini gördük" dedi.
''DNA TESTİ VE KAZI YAPILMASINI İSTEYECEĞİZ''
Hıdır Çiçek, kemiklerin bulunduğu mağarada kaç kişinin öldürüldüğü ve akrabalarının tespiti için kazı yapılması konusunda Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Çiçek, "Savcılığa gideceğiz ve buradaki kemikler üzerinde DNA tespiti isteyeceğiz. Kaç kişi öldürülmüş tespit edilsin, akrabalarımızın kemikleri buradan alınarak köylerimize götürülsün istiyoruz" diye konuştu.