Güncelleme Tarihi:
Yine b.ktan muhabbet...
İSTANBUL DGM'de görülen İslami Hareket davasında yaptığı savunma ile halkı din, dil, mezhep ayrılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği iddasıyla hakkında soruşturma başlatılan Avukat Abdurrahman Sarıoğlu, Savcı Ercan Cengiz'e ifade verdi. DGM'ye, 'Hak dini, Kuran dini' isimli kitabı taşıyan oğlu Muhammed Sarıoğlu ile birlikte gelen Abdurahman Sarıoğlu, ‘‘Duruşma salonunda bu konuşmayı yapmasaydım, siz bu mikrofonları bana uzatmayacaktınız’’ diye konuştu. Sözlerinin laiklere hakaret sayılmadığını öne süren Sarıoğlu, ‘‘Laikler suyla temizlenmediklerini, kağıtla silindiklerini kendileri söylüyorlar. 2000 yılına girdik, laikler lütfen suyu keşfetsinler’’ dedi. Sanıkların Bandırma'dan geldiğini ve elleri kelepçeli olduğu için tuvalet ihtiyaçlarını gideremediğini sözlerine ekleyen Sarıoğlu, mahkeme heyetinin dikkatini çekmek için böyle bir konuşma yaptığını söyledi. Mahkeme Başkanı'nın olaya ilgisiz kaldığını belirten Sarıoğlu, ‘‘Mahkeme Başkanı da kağıtla siliniyor, laik diye düşündüm. Açıklama gereği duydum. 'Onlar Müslüman laik değil, namaz kılıyorlar' sözlerini bilerek kullandım. Kastı aşmadım, hakaret etmedim’’ diye konuştu.
EVDE ARAPÇA KONUŞUYORLAR
Sarıoğlu, ‘‘Sözlerim Kemalist kesimin duygusallığına dokunmuş olabilir. Kemalistler de bu ülkedeki yasalara uysun. İstiyorlar ki bizim sözlerimiz onların duygusallığına hitap etsin. Devlet Kemalistlerin olsun, istedikleri kadar yolsuzluk yapsınlar. Bizim özel yaşantımıza karışmasınlar. Biz İslami kurallara göre yaşayalım’’ diye konuştu. Hakkında, adliyenin manevi şahsiyetine hakaretten 6 kez soruşturma başlatılan Abdurrahman Sarıoğlu, evde eşi ve oğluyla Kuran-ı Kerim Arapçasıyla konuştuğunu, bunun bir prensip olduğunu söyledi. Sarıoğlu, DGM'ye birlikte geldiği ve eşyalarını taşıyan oğluyla da Arapça konuştu.
İstanbul DGM'de, yasadışı İslami Hareket Örgütü lideri İrfan Çağrıcı ve arkadaşlarının, tuvalete elleri kelepçeli götürülmesine ‘‘Bunlar laik değil, Müslüman. Namaz kılıyorlar, iç çamaşırlarının temiz olması gerekir’’ diye tepki gösteren 'Müslüman avukat' Abdurrahman Sarıoğlu'nun çantasında, erotik fatoğraflar bulunmuştu. Bir dönem, seks skandallarıyla Türkiye'nin gündemine oturan Aczmendi lideri Müslüm Gündüz'ün avukatlığını da yapan ve kendisini her fırsatta 'Müslüman avukat' olarak tanıtmaya çabalayan Abdurrahman Sarıoğlu, çantasında Sibel Can ve Hülya Avşar fotoğrafı taşımasıyla tanınıyor. 12 Eylül 1997 günü bir davanın duruşmasına katılmak için Bursa'ya gelen Sarıoğlu, cuma namazı kıldığı Yeniyol semtindeki Yiğit Köhne Camii önünde çantasını unutmuştu. O günlerde 8 yıllık kesintisiz eğitime karşı protesto gösterileri yapıldığı için, cami önünde unutulan bond tipi çanta bomba sanılmış ve Bursa Emniyet Müdürlüğü ekipleri alarma geçmişti. Bomba uzmanlarının çevre güvenliği aldıktan sonra açtığı çantada Sibel Can ve Hülya Avşar'ın mayolu 4 fotoğrafı, iç çamaşırı, küçük bir teyp ve çalar saat çıkmıştı. Cami yakınındaki Muammer Sencer Karakolu'na götürülen çanta emanate alınmış, daha sonra unuttuğu çantasını arayan Abdurrahman Sarıoğlu, karakolda bulmuştu. Çantasıyla içinden çıkan mayolu fotoğrafları alırken polislerden utanan Sarıoğlu, ‘‘Bunlar çantaya nasıl girmiş farkında değilim. Çantaya oğlum koymuş olacak’’ demişti.