Dergi koleksiyonu uğruna iki otomobil bir daire sattı

Güncelleme Tarihi:

Dergi koleksiyonu uğruna iki otomobil bir daire sattı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 03, 2002 02:12

Aydın Kosal dergi koleksiyonculuğundan muzdarip. 1995 yılından bu yana topladığı dergilerin çeşidi 4 bini, sayısı 10 bini bulmuş. Öyle ki, dergilerin bulunduğu odanın çökmesinden korkan eşi mühendislere akıl danışmış. Kosal, dergi satın alabilmek için 2 klasik otomobilini ve bir dairesini satmış. Ama yine de ben bağımlı değilim diyor.

Dergi koleksiyonculuğu aslında sık rastlanan bir hobi. Pek çok kişi ilgi duyduğu alan veya döneme ait dergileri toplar. Galiba Psikolog ve sosyolog Aydın Kosal'ın (56) durumu en ucu: O Türkiye'de çıkmış tüm dergileri topluyor. Onun koleksiyonunda çizgi roman ve çocuk, tıp, edebiyat, spor, coğrafya, tarih, siyaset, kadın ve moda, erotik, aklınıza hangi tür gelirse hepsi var. Bu arada oyuncak da topluyor.

Aydın Kosal, Köln Üniversitesi'nden 20 yılın en iyi notuyla mezun oldu. Şizofreni üzerine yazdığı bir kitabı var. Yaklaşık bir sene Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde araştırma yaptı. Almanya'da kaldığı sırada oyuncak merakı başladı. Şu anda dergilerin yanı sıra 100'ün üzerinde, kataloglarda yer alan oyuncağı var.

Kosal'ın dergi toplama merakı tam da elindeki dergilerden kurtulmaya çalışırken başlamış. ‘‘Yeni bir daireye taşınıyordum. Eski evde annemden kalan kitap ve dergileri satmak istedim. Tüketici gazetesine ilan verdim. Bir sahaf geldi ve iyi bir de fiyat verdi. O zaman dergilerin kıymetli olduğunu anlayıp, kendim için toplamaya karar verdim. Bir yandan da annemin dergilerini sattığım için üzüntü duymaya başladım. Sahafların eline düşmem böyle oldu.’’

Aradan geçen yedi yıl sonunda şimdi 4 bin çeşit ve yaklaşık 10 bin adet dergisi var. En başta İngilizce çizgi romanlar gibi ilgi alanına giren dergileri toplamaya başladı. Kendine tarih sınırlaması da koymuştu. Doğumundan önceki tarihli dergilere meraklıydı. Sadece 1930-50 yılları arasında yayınlanmış olanları alıyordu. Bir süre sonra iş çığrından çıktı. Artık 1970'li yıllara kadar çıkmış tüm dergileri topluyordu.

Derken Karadeniz Kitabevi'nin sahibi Sabri Bayraktar'la tanıştı. O da dergilere meraklıydı ve 3 bin çeşit derginin bulunduğu bir koleksiyonu vardı. Ona ait dergilerin bir kısmını da satın aldı. Kosal'ın durumunu öğrenen sahaflar da ellerinde ne kadar nadir ve pahalı parça varsa, önüne çıkarıyordu.

Dergi toplama hevesi rekor kırma hırsına ve en geniş kataloğu yapma hayaline dönüştü. Ama bir süre sonra bunun imkansız olduğunu fark etti. Basılmış ama hiçbir katalog veya kütüphanede ismi geçmeyen dergiler olduğunu fark etti. Kosal'ın varolduğunu bildiği ama elde edemediği hala 200 kadar dergi var. Elinde tam takım bulunan dergi sayısı ise yaklaşık 300.

BENİ KAPAKLAR ÇEKİYOR

‘‘Dergi kapakları çekiyor beni daha çok. Kapak tasarımlarının, form ve rengin bir sanat olduğunu düşünüyorum. Aile albümüne bakar gibi sık sık dergileri çıkarıp seyrediyorum. İstiyorum ki eşim de benimle beraber dergileri karıştırsın.’’

Müzayedeleri dolaşıp, az rastlanan sayıları veya tam takım dergileri toplamak öyle ucuz bir hobi değil. Kosal, bu uğurda bir daire ve iki klasik otomobilini satmış. Yine de pişman değil. ‘‘37 model Chevrolet ile 67 model Triumph dergiler uğruna gitti. Bir de daire sattım. O anda benim de psikolojik durumum biraz muallaktaydı.’’

Kosal'a bir psikolog olarak kendi durumunu nasıl değerlendirdiğini soruyoruz: ‘‘Bu bir çeşit regresyon, çocukluğa dönüş olabilir. Herkes benim kadar nostaljik olmayabilir. Bağlılık ile bağımlılığı karıştırmamak lazım. Bağımlılık hayatı engelleyen bir durum yaratır. Ben bağlılık grubuna girdiğimi düşünüyorum. Bir defa ben ilmi bir çalışma yapıyorum ve fazla para harcadığımı da kabul ediyorum. Dergilere harcadığım para yüzünden sıkıntıya düştüğümüz de oldu. Ekonomik kriz yüzünden bugünlerde daha rasyonel düşünüyorum ve eskisi gibi dergi satın almıyorum. Bu bir takıntı olsaydı bu duraklamayı gerçekleştiremezdim.’’

Şu anda koleksiyonun en değerli parçası 920 sayıdan oluşan 7 Gün ve Binbir Roman takımları. 1930'lu yıllarda çıkan Hollywood dergisinin 200 sayısı da önemli parçalardan.

Eşi Demet Kosal ne diyor?

İmdat dediğim zamanlar oldu


Dergilerinin karıştırılmasını sevmez. Bazen sormadan alırsam bana bile bozuluyor. Yeni aldığı dergilerin sayfalarını tek tek temizleyip, öyle yerleştirir ama yine de çok fazla toz oluyor. Sık sık havalandırıyoruz, yoksa kağıt kokusu oluyor evde. Ama bana pek iş bırakmıyor, kendisi ilgileniyor. İmdat dediğim zamanlar oldu ama durduramadım. Depremden sonra bana bir korku geldi acaba dergilerin durduğu oda çöker mi diye. Telefonda mühendis bir arkadaşımıza sorduk. Birşey olmaz dedi. Bir de onları o kadar iyi yerleştirmiş ki, evdeki herşey yerlere saçıldı deprem sırasında, tavana kadar dizili dergilere hiç birşey olmadı. Statik hesaplarını yaparak yerleştiriyor. Kendim için yaptırdığım dolaplar da işgal edildi. Evlenirken haberim yoktu bu kadar büyük bir dergi merakı olduğundan. Bu evden taşınma ihtimalini aklıma bile getiremiyorum.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!