Depremzedenin milenyumu

Güncelleme Tarihi:

Depremzedenin milenyumu
Oluşturulma Tarihi: Ocak 01, 2000 00:00

Haberin Devamı

1999'da evleri yıkıldı, herşeylerini kaybettiler. Ama 2000'e umutla girdiler. Prefabrik evlerinde veya çadırlarında yeni yüzyıla gülümserken, ‘‘Gelecek yeni yılda inşallah kalıcı evlerimizde oluruz’’ dileğinde bulundular.

YÜZYILIN felaketi deprem, Marmara bölgemizdeki kentlerimizi yıktı, 20 bin canımıza kıydı, 100 binden fazla insanımızı evsiz bıraktı. Tüm ülkeyi yasa boğan felaketten bu yana büyük sıkıntı çeken yüzbinlerce depremzede, 'uğursuz' saydığı bir yılı geride bırakırken, milemyuma umutla giriyor.

17 Ağustos'ta meydana gelen Richter ölçeğine göre 7.4 büyüklüğündeki korkunç depremin üzerinden tam 138 gün geçti. 12 Kasım'da Düzce merkezli 7.2 büyüklüğündeki deprem yaraları daha da ağırlaştırdı. Ancak bu ağır yükün altından kalkabilmek için ulusça örnek bir dayanışma içine girildi.

Depremzedelerin yaraları henüz tam olarak sarılamamasına rağmen, uluslararası yardımlar ve ülke çapındaki seferberlik, sıkıntıyı önemli ölçüde hafifletti. Devlet kanalıyla ve özel kuruluşlarca yaptırılan prefabriklerin süratle tamamlanmasıyla, depremzedelerin bir kısmı çadırlardan çıkıp bu geçici konutlarına taşındı.

ÇADIRLARDA KUTLAMA Yeni yılı prefabrik konutlarda, çadırkentyerde ve kendi olanaklarıyla kurdukları çadır ve barakalarda karşılayan depremzedeler, çektikleri acılara, sıkıntılara rağmen yeni yıldan çok şey bekliyor.

1999 yılının son gününde deprem bölgesini dolaşan DHA muhabirleri, bazı çadırkentlerde miniklerin yeni yıl heyecanıyla çadırlarının önlerini imkanları ve becerileri ölçüsünde süslemeye çalıştıklarına tanık oldu.

Bazı aileler, ‘‘Birçok yakınımızı kaybettik. Yeni yıl kutlaması yapamayız’’ derken, bazı aileler de ‘‘Hayat devam ediyor’’ anlayışıyla birkaç aile biraraya gelip yeni yılı mütevazı bir şekilde karşılama kararı aldıklarını gördük.

Yeni yılla ilgili görüşlerini aldığımız depremzedeler, yaşadıkları felaket nedeniyle 1999 yılının ikinci yarısının hem ülke, hem kendileri için felaketler getirdiğini belirtirken, ‘‘Her şey insanlar için, başa ne geleceği belli olmaz’’ dediler.

KALICI KONUT Depremde kaybettikleri yakınlarının acısını unutmalarının mümkün olmadığını söyleyen depremzedeler, böylesine büyük bir felaketin ardından yaşanan kargaşa ortamında çok mağdur olduklarını anlattılar. Ancak sorunların belli süre içinde tek tek aşılmakta olduğundan mutlu olduklarını kaydeden depremzedeler, ‘‘Yaralarımız sarılmaya başlandı. Devletimizin ne kadar büyük olduğunu, Türk insanının böylesi olaylarda nasıl tek yumruk olduğunu bu felaket bize bir kez daha gösterdi’’ dediler.

Şimdi tüm sıkıntılara, zorluklara ve yokluklara karşın deprem bölgesinde herkes yeni yıldan umutlu. Milenyumun ilk yılı 2000'de tüm sorunlarının çözümleneceğine inanan depremzedeler, bir dahaki yılbaşını kalıcı konutlarında geçirmeyi umut ettiklerini dile getirdiler.

Çocuklara 5 bin oyuncak

DEPREM bölgesinde 17 Ağustos'tan bu yana yaraların sarılması için çırpınan Mehmetçik, yeni yıl dolayısıyla da çocukları sevindirdi. Çeşitli kuruluşlarla yardımseverlerin katkılarıyla sağlanan 5 bin oyuncak, askerler tarafından koliler içinde taşınarak, çocuklara dağıtıldı. Levazım İkmal Astsubayı Osman Özdemir, oyuncak dağıtımını bir düzen içinde yapmak için, çadırkent yöneticilerine anons yaptırdı ve tüm çocukları topladı. Sırayla dağıtım başladı, ancak afacanlar oyuncaları kapmak için hücum edince izdiham yaşandı. Dağıtımın düzen içinde yapılmasında kararlı olan askerler, çocukların çadırlarına girmesini istedi. Ardından çadırlar teker teker dolaşılarak koliler dolusu 5 bin oyuncak miniklere dağıtıldı. Toplam 5 bin çocuğa uyoncak dağıtıldığını söyleyen Astsubay Özdemir, ‘‘Afetzede çocukların 2000 yılına umut ve moral dolu girmelerini istiyoruz. Onlar yaşadıkları acıları unutturmak istiyoruz. Düzenleyeceğimiz çeşitli yeni yıl eğlenceleri ile de bunu başarmaya çalışıyoruz’’ dedi.

Çadırda 2000 umudu

Murat Bey ve ailesi, tarihe felaketler yılı olarak geçen 1999 Yılı'nı İzmit'teki prefabrik konutlarında ilginç bir pankartla uğurladılar. 'Kapıdışarı 99'. Yeni yerleştikleri prefabrik evlerinde, eşi Yasemin Hanım, oğlu Fırat ve komşularıyla birlikte yeni yıla giren depremzede aile, 2000 Yılı'nın kendilerine uğur getireceğine inandıklarını belirttiler. Kaynaşlı'da Mehmetçik tarafından kurulan çadırlarında yaşayan Mustafa Bey ve ailesi ise yeni yıla büyük umutla giriyor. Gelin gibi süsledikleri çadırlarında yeni yılı 'Hoş geldin 2000' diyerek selamlayan depremzede aile, ‘‘Geçtiğimiz yıl felaketler yaşadık. İnanıyoruz ki yeni yıl bize ve tüm Türk Ulusu'na şans getirecek. Böyle felaketler 1999 Yılı'yla tarihe gömülecek. Mübarek Ramazan ayında çadırımızda tavuk yiyerek, meyva suyu içerek televizyon karşısında kuruyemiş yiyerek yeni yıla giriyoruz. İnşallah gelecek günler mutluluk getirsin’’ dediler.

Adapazarı'nda 4 çadır yandı

ADAPAZARI'nın Ozanlar Mahallesi'nde aynı aile üyelerine ait yanyana kurulu 4 çadır, dün çıkan yangında tamamen yandı. Can kaybının olmadığı yangın sırasında, içerde uyumakta olan aile fertleri kendilerini güçlükle dışarıya atarak kurtardı. Sadece bir televizyon kurtarabilen 20 kişilik Tilkilioğlu ailesi yeni yılda açıkta kalırken, geç geldikleri gerekçesiyle itfaiyeyi suçladı. Saat 10.00'da başlayan yangından ancak yarım saat sonra itfaiye olay yerine gelebildi. Her biri 18'er metrekarelik, kışa dayanıklı ve önlerine barakadan çıkma mutfakları da bulunan 20 kişinin barındığı 4 çadır, içindeki eşyalarla birlikte tamamen yandı. Tilkilioğlu ailesi, çadırları kendi imkanlarıyla hasarlı evlerinin yakınlarına kurmuşlardı.

Tilkilioğlu ailesi üyeleri, yeni yıla girerken hem açıkta kaldıklarını, hem de çadırların içinde bulunan tüm eşyalarının yanı sıra giysi ve paralarının da yandığını belirterek, ‘‘Yangını itfaiyeye anında bildirmemize rağmen yaklaşık yarım saat sonra olay yerine gelebildi. Biraz erken gelseler belki biraz eşya kurtarabilirdik’’ diyerek tepki gösterdiler.

Iğdır'da milenyum güneşi 1 saat erken doğuyor

TÜRKİYE'de milenyumun ilk ışıkları Iğdır'dan görülecek. Iğdırlılar yeni binyılın ilk güneşini bu sabah İstanbullular'dan tam 1 saat 4 dakika erken görecek. İstanbul'da güneş saat 07.22'de, Iğdır'da saat 06.18'de doğacak. Tüm Trakya ile Ege'nin kıyı kesimindeki yerleşim merkezleri ise milenyumun ilk güneşini, İstanbullular'dan sonra görecek. Bu sabah güneş Tekirdağ'da İstanbul'dan 5, Kırklareli'de 6, Edirne'de 7 dakika sonra doğacak. Türkiye'nin en batı ucu olan Çanakkale'nin Gökçeada ilçesi Kapıkaya Gözetleme Karakolu'ndan ise milenyumun ilk güneşi İstanbul'dan 11 dakika sonra görülebilecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!