Depremin 39. günü: Üçüzlerin enkaz oyunu
Güncelleme Tarihi:
Art arda yaşanan deprem felaketleri, çocuklarda telafisi zor travmalara yol açtı. Enkaz altında yaşananlar, çocukların oyunlarına da yansıdı. Isparta’da ders başı yapan üçüzlerin, “Sen anne baba ol ben çocuk olayım, ben enkaz altında kalayım siz de beni kurtarın“ oyunu yürek yaktı...
Depremler 11 ili yıkıp geçmekle kalmadı hem bölgede yaşayanlara hem de tüm Türkiye’ye derin acılar yaşattı. Bu felaketlerin en masum kurbanları ise çocuklar oldu. Belki de ömür boyu etkisinden kurtulamayacakları travmalar yaşayan küçükler, yurdun çeşitli illerinde eğitime başlayarak depremin izlerini üzerlerinden atmaya çalışıyor. Ancak bunun pek de kolay olmayacağı aşikâr.
GÜNDEMLERİ HEP DEPREM
Malatya’dan Isparta’ya gelen 7 yaşındaki depremzede üçüz kardeşler İkra, Erva ve Meyra’nın oyunları da bunu gösteriyor. Isparta’da eğitim gördükleri yeni okullarında ders başı yapan üçüzlerin gündemi hep deprem. Öyle ki tanık oldukları enkazlar oyunlarına da yansımış. Baba İhsan ve anne Hilal Coşkun, küçük kızlarının yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor:
“Depremden sonra on gün kadar Malatya’da kaldık. Çocukların çok etkilendiğini görünce Isparta’ya geldik. KYK yurdunda kalıyoruz. Üçüzlerimiz birinci sınıfa başladı, alışma dönemindeler. Oyunlarında ya da kitap okurken deprem geçtiği anda aynı şeyleri yaşayacak hisse kapılıyorlar. Dönmeyi düşünüyorduk ama çocuklar, ‘Sen anne ol, ben baba olayım, çocuk olayım, ben enkaz altında kalayım siz de beni kurtarın’ oyunları oynamaya başlayınca biraz daha duralım dedik. Burada hem idareci arkadaşlar, hem de öğretmenler çok ilgililer. Allah kendilerinden razı olsun. Rabb’im devletimizden milletimizden razı olsun, bir daha yaşatmasın.”