Deprem Şurası 29 Eylül'de toplanıyor

Çalışmalarına 13 Nisan 2004'de başlayan Deprem Şurası'nın genel kurulu 29-30 Eylül-1 Ekim tarihlerinde İstanbul'da toplanacak.Büyük bir kısmı deprem kuşağında olan Türkiye'de, deprem bilincinin oluşturularak, toplumun tüm katmanlarına etkin bir şekilde anlatılabilmesi ve gerekli yasal düzenlemelere kaynak teşkil etmesi amacıyla düzenlenen “Deprem Şurası” çalışmalarına 13 Nisan 2004 tarihinde yedi ayrı komisyon oluşturularak başlandı. “Mevcut Yapıların İncelenmesi ve Yapı Denetimi”, “Kurumsal Yapılanma”, “Yapı Malzemeleri”, “Afet Bilgi Sistemi”, “Kaynak Temini ve Sigorta”, “Mevzuat” ve “Eğitim”den oluşan komisyonların yaklaşık 3 ay süren çalışmaları neticesinde 7 adet rapor hazırlandı.Bu raporlar, Şura Genel Kurulu'nun gündemini teşkil edecek görüşmeleri müteakip, “Şura Kararı” haline gelecek.Hazırlanan raporların arka kapağında, rapor konusu ile ilgili olarak, “Yarınlarımız Enkaz Altında Kalmasın”, “Deprem Unutulduğu An Gelir”, “Deprem Doğal Bir Olaydır Onu Afete Dönüştüren Biziz”, ”Deprem, Bir Gerçek... Tercihimizi Bilimden Yana Kullanalım”, ”Depremden Korunmak İçin El Ele”, “Depreme Karşı Sağlıklı ve Düzenli Kentleşme”, “Deprem Kayıplarını Eğitimli Toplum Belirler” şeklinde sloganlar yer aldı.Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, Şura Klavuzu'nda yer alan açıklamasında, çok geniş bir kısmı deprem riski ile karşı karşıya bulunan Türkiye'de, son yıllarda meydana gelen şiddetli ve geniş çaplı depremlerin, büyük ölçüde can ve mal kaybına yol açtığının bilindiğini kaydetti.“DEPREME KARŞI SOMUT-KÖKLÜ TEDBİRLER ALMANIN GEREKLİLİĞİ...”Meydana gelen ve Türkiye'yi çok derin elemlere boğan deprem felaketlerinin, depreme karşı uygun tedbirler alınması ve bu felaketi en az can ve mal kaybı ile atlatabilmek için, çok yoğun çalışmalarda bulunmanın ve somut-köklü tedbirler almanın gerekliliğini bir defa daha ortaya koyduğunu belirten Ergezen, şöyle dedi:“Depremin meydana gelmesini önlemek imkanı bulunmadığına ve deprem ile birlikte yaşamak zorunda olduğumuza göre, depremlerin menfi tesirlerinden en az zarar ile kurtulabilmenin yollarını bulmamız, mutlak bir gerekliliktir. Depreme karşı alınması gereken tedbirler ve bu hususta yapılacak işlerle ilgili olarak, toplumumuzun her kesiminin rol ve görevlerinin bulunduğu da açıktır.Deprem, değişik kurumlarımızca, bütün yönleriyle yeterli tecrübe ve bilgi birikimine sahip olunan ve özellikle son yıllarda yaşadığımız acı tecrübelerden dersler alınmasını gerektiren çok önemli bir vakıadır. Toplumumuzun deprem karşısında daha da bilinçli kılınması için, çok ciddi görev ve sorumluluklar altında olduğumuzu bilmekteyiz.”Bayındırlık ve İskan Bakanlığı olarak, üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşları, gönüllü sivil toplum kuruluşları ve ilgili diğer kişilerin geniş iştirakiyle deprem konusunda nelerin yapılması gerektiğini müzakere edip tartışmak ve lazım gelen kararları almak maksadıyla Deprem Şurası düzenlediğini kaydeden Ergezen, Şura'nın ana fikrinin, “uygulamaya konulmak üzere geliştirilecek tedbirleri ve kuralları belirlemek” olduğunu bildirdi.Komisyonlar tarafından hazırlanan raporların, Şura Genel Kurulu'nda görüşülüp tartışılmasını takiben, bir dizi “Şura Kararı” haline geleceğini bildiren Zeki Ergezen, şunları kaydetti:“Şura'da alınan kararlar, ortaya konulan görüşler, bilgiler, tavsiyeler ve teklifler; deprem ile ilgili yapılacak faaliyetlerimizin yeni hedeflerinin belirlenmesinde çok faydalı katkılar ile yeni bakış açıları sağlayacak ve bundan sonraki çalışmalarımıza da ışık tutacaktır.”DEPREM KONTROLÜ, BU KEZ VATANDAŞIN İNİSİYATİFİNE BIRAKILMADI Bursa'nın merkez Yıldırım İlçe Belediyesi ile TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) arasında imzalanan protokolle, ilçedeki tüm binaların deprem kontrollerinin yaptırılması zorunlu hale getirildi. İMO Bursa Şube Başkanı Adem Özdemir, 5 yıl önce meydana gelen Marmara Depremi'ndeki görüntülerin yeniden yaşanmaması için oda olarak Yıldırım Belediyesi ile ortak bir çalışma başlattıklarını söyledi. Bu çerçevede, Yıldırım İlçesi'nde bulunan 30 bin binanın depreme dayanıklıklarının tek tek kontrol edileceğini anlatan Özdemir, bunun karşılığında daire sahiplerinden 12 milyon lira gibi düşük bir ücret alınacağını bildirdi. Özdemir, deprem envanteri çalışmasını yapacak 100 kişilik teknik heyete şu anda üçerli gruplar halinde kurs verildiğini ifade ederek, ”Teknik heyetimiz kurs programından geçiriliyor. Kullanacağımız formlar da baskıda hazırlanıyor. Önümüzdeki haftadan itibaren binaların deprem kontrolüne başlıyoruz” dedi.�