Oluşturulma Tarihi: Ekim 22, 2004 00:00
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Kapatılan DEP'in 4 eski milletvekilinin yeniden yargılandıkları davada 15'er yıl ağır hapis cezalarının tasdik edilmesine ilişkin Ankara 1 No'lu DGM'nin kararının Yargıtay tarafından bozulmasına uydu. DEP'liler mahkemede, bozma gerekçeleri doğrultusunda yeniden yargılanacak. DGM'lerin yürürlükten kaldırılmasından sonra Ankara 1 No'lu DGM'nin yerine kurulan 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına DEP'liler Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Selim Sadak ile avukatları Yusuf Alataş ve Nuri Özmen katıldı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin, 1994'te yapılan ilk yargılama sonucu ”yasadışı silahlı örgüt üyeliği” suçundan verilen 15'er yıl ağır hapis cezasının tasdik edilmesini bozmasına karşı diyecekleri sorulan hükümlüler ve avukatları, karara uyulmasını talep ettiler. Cumhuriyet Savcısı Dilaver Kahveci de mütalaasında, usul ve yasaya uygun bozma kararına uyulmasını talep etti. Mahkeme heyeti, Yargıtay'ın bozma kararına Başkan Mehmet Orhan Karadeniz'in muhalefeti nedeniyle oyçokluğuyla uyulmasını kararlaştırdı. HÜKÜMLÜ MÜ, SANIK MI?Bu sırada söz alan avukat Alataş, müvekkillerinin yeniden yargılama boyunca “hükümlü” olarak nitelendirilmesine karşı çıktı. Alataş, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ilgili yasal mevzuat uyarınca, müvekkilleri hakkındaki yargılama sürecinin henüz tamamlanmadığını ifade ederek, bu durumda “suçluluğu ispat edilene kadar herkesin masum sayılacağı” ilkesinin ihlal edildiğini savundu. Zana, Dicle, Doğan ve Sadak'a bu aşamada hükümlü denmesi halinde bu kişilerin peşinen mahkum edilmiş sayılacağını dile getiren Alataş, müvekkillerinin “sanık” olarak nitelenmesini talep etti. Yusuf Alataş, bozma kararına uyulması sonucu iddianamenin ve ilk kararın yeniden okunması gerekeceğini, ancak fazla zaman alacağı için bunların özetlenerek okunmasını istedi. Cumhuriyet Savcısı Kahveci, Alataş'ın talepleri üzerine verdiği mütalaada, Zana, Dicle, Doğan ve Sadak'ın Yargıtay'ın bozma kararında da “hükümlü” olarak nitelendiğini belirterek, hukuki statülerinin ”sanık” olarak belirlenmesi talebinin reddine karar verilmesini istedi. Savcı Kahveci, iddianame ve ilk kararın özetlenerek okunmasını ve Yargıtay'ın bozma kararındaki eksikliklerin yerine getirilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, duruşmaya verdiği kısa aranın ardından, avukat Alataş'ın müvekkillerinin hukuki durumuyla ilgili talebini oybirliğiyle reddetti. BAŞKAN'IN REDDİ TALEBİMahkeme Başkanı'nın reddi talebinin kabul edilmemesinin gerekçesiz olmasına ilişkin bozma kararına karşı Mahkeme heyeti, başkanın kullandığı oyun hakim yönünden ihsası rey (kanaat belirtme, görüş hissettirme) sayılmadığı ve bu durum hakimin reddini gerektirecek sebep olmadığı gerekçesiyle reddi hakim talebinin reddine oybirliğiyle karar verdi.Mahkeme heyeti, DEP'lilerin avukatının, müvekkillerine “sanık” denilmesi yönündeki talebini de Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'ndaki (CMUK) düzenlemeler ve Yarıtay'ın bozma kararında “hükümlü” nitelemesinin yer alması nedeniyle reddetti. Mahkeme Başkanı Karadeniz, daha sonra 1994 yılında açılan davanın iddianamesini ve ilk yargılamadaki kararı özet olarak okudu. Hükümlüler ve avukatları, savunma yapmak için süre istediler. Mahkeme heyeti, Dep'lilere ve avukatlarına savunmalarını yapmaları için süre verilmesine, Yargıtay'ın bozma kararındaki eksikliklerin daha sonra tamamlanmasına karar vererek, duruşmayı erteledi. Mahkeme heyeti, duruşma tarihi olarak AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nin yapılacağı ve Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi beklenen 17 Aralık tarihini, ikinci duruşma günü olarak belirledi.
button