Güncelleme Tarihi:
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, BM gözetimindeki dolaylı Kıbrıs görüşmelerinin 2. turu devam ederken, konuşmama ilkesini çiğneyen Rum Kesimi lideri Glafkos Klerides’in tutumuna cevap niteliğinde yazılı bir bildiri dağıttı.
BM Genel Sekreteri’nin özel Temsilcisi Alvaro de Soto’nun basına açıklama yapmama ricasına, şu ana kadar Türk tarafı olarak uyduklarını belirten Denktaş, Klerides’in, Rum tarafının görüşlerini New York’ta BM delegelerine dağıtmasının ardından, KKTC’nin bu görüşlere karşı cevabının artık basına açıklanmak zorunda kalındığını bildirdi.
Denktaş’ın açıklamasında, Klerides’in yaptığı açıklamaların, Kıbrıs konusunu ve tarihi gerçekleri çarptırmaya yönelik olduğu belirtilerek, bunun devam eden dolaylı görüşmelerin hedefine de aykırı olduğu kaydedildi.
GÖRÜŞMELERİN İTİBARI:Klerides’in açıklamaları ile devam eden müzakerelerin itibarına zarar verdiği ifade edilen açıklamada, Kıbrıs sorununun bir anayasal değişiklik sorunu olmadığı, Anayasa’nın da ilk defa 1963 yılında Rumlar tarafından ihlal edildiği hatırlatıldı.
Dektaş’ın açıklamasında, kapsamlı çözüm için „eşitlik ilkesi„nin temel olduğu hatırlatılarak, çözüm için iki tarafın önemli tüm konularda anlaşması gerektiği vurgulandı.
Açıklamada, „Kapsamlı çözüm, 37 yıldır uygulanmayan anayasada yapılacak değişiklik ile değil, iki taraf arasında yeni bir ortaklık ile şekillenecektir. İki devletli Kıbrıs Konfederasyonu ile kapsamlı çözüme ulaşılabilir“ görüşü dile getirildi.
Klerides’in yaptığı açıklamalara değinen Denktaş, „Rum Kesimi lideri, mal-mülk mübadelesi ilkesinin BM Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilmediğini iddia ediyor. Bunu hatırlatmak istiyorum ki, 1992 yılındaki fikirler dizisindeki, mal-mülk mübadelesi ile ilgili paragraf, BM Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilmişti“ hatırlatmasında bulundu.
TARİHİ GERÇEKLERİ ÇARPITIYOR:Denktaş, Klerides’in, egemenlik konusunda da konuyu çarptırdığını belirterek, İngiltere’nin, egemenliği eşit haklarda, kendi kaderini kendileri tayin etmesi için adadaki kurucu iki tarafa bıraktığını hatırlattı.
Klerides’in, ada ile ilgili gerçekleri ve tarihi çarptırdığını ve dolaylı görüşmenin ruhuna zarar verdiğini bir kez daha vurgulayan Denktaş, Türkiye’nin 1974 yılında adaya, Kıbrıslı Rumlar’ın yaptığı kaliamdan Türkleri korumak, katliamı ve adanın Yunanistan’a ilhakını engellemek için geldiğini kaydetti.