Denktaş: Ambargo kimin üzerinden kalksın dendi

Güncelleme Tarihi:

Denktaş: Ambargo kimin üzerinden kalksın dendi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 07, 2006 14:36

KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, COREPER toplantısında Türkiye'nin yaptığı önerilere ilişkin, “Türkiye'nin, ambargonun KKTC üzerinden mi, yoksa Türk halkı üzerinden mi kalkmasını istediğinin” önemli olduğunu belirterek, “(KKTC üzerinden kalksın) denmişse o zaman düşünülebilir, görüşülebilir. KKTC'nin varlığı eğer temel olarak ileri sürülüyorsa her şey düşünülebilir” dedi.

Haberin Devamı

Rauf Denktaş, İstanbul Ticaret Üniversitesinde düzenlenen “Türkiye'nin Kıbrıs Politikası ve AB: Fırsatlar, Riskler” konulu toplantıya katıldı.

Toplantı öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Denktaş, “Bugün Türkiye, AB'ye 'Ercan Havalimanı'nın uluslararası trafiğe ve Mağusa Limanı'nın doğrudan ticarete açılması karşılığında Türkiye'nin de bir limanını ve hava alanını açabileceğini' bildirdi. Ayrıca müzakerelerde 8 başlığın askıya alınmasının da kaldırılmasını istedi. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Denktaş, “Tabii bunu şimdi sizden işitiyorum. Biraz evvel bana bu öneriyi Finlandiya'nın yaptığı söylenmişti. Şimdi siz diyorsunuz ki Türkiye yaptı bu öneriyi. Doğrusu hangisi?” dedi.
Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Papadopulos'un beyanatı var. 'Ercan Hava meydanını açmak demek bizim egemenliğimizle bağlantılıdır, asla' demiştir. Şimdi eğer bu öneri Türkiye'den gelmişse bir soru soracağım. Bu ambargo kimin üzerinden kalksın demiştir Türkiye? Türk halkı, Türk cemaati üzerinden mi, yoksa KKTC üzerinden mi? 'KKTC üzerinden kalksın' denmişse o zaman düşünülebilir, görüşülebilir. KKTC'nin varlığı eğer temel olarak ileri sürülüyorsa her şey düşünülebilir. Çünkü Kıbrıs meselesi, iki devlet esası üzerinden halledilebilir. Başka bir hal çaresi kandırmacadır, teslimiyettir.”

Haberin Devamı

Türkiye'nin milli siyasetinin TBMM'de kayda geçtiğini ifade eden Denktaş, ”Sayın Cumhurbaşkanı Sezer, sayın Talat'ı kabulünde de bunu tekrar dünyaya duyurmuştur. 'İki eşit, egemen, kendi kaderini tayin etme hakkı olan halkın varlığına, bunların devletlerinin varlığına ve Kıbrıs üzerinde Türk-Yunan dengesinin varlığına bağlı bir anlaşma olabilir. Bunları kaale almayan bir anlaşma yapılamaz' demişti. Milli dava, devlet davası budur. Annan Planı'nı kabul etmekle hükümet bundan biraz ayrılmıştır” diye konuştu.

“TBMM'DEN YENİ BİR KARAR ÇIKMASI LAZIM”

Toplantıda konuşan emekli Büyükelçi Özdem Sanberk'in “(AB ile müzakere tam üyelik üzerinden yapılabilir) diye TBMM'den bir karar çıkarılmalıdır” sözlerini hatırlatan Denktaş, sözlerine şöyle devam etti:

Haberin Devamı

“Bütün kalbimle desteklerim. Çünkü hükümetin Annan Planı'nı kabul ettikten sonra kandırılarak getirilmiş olduğu nokta, bizi kurtaracak bir nokta değildir. Dolayısıyla yapılacak daha çok iş vardır ve en önemlisi, KKTC'nin varılacak bir anlaşmada iki devletten birisi olacağı, devletler arası bir ortaklığın yapılacağı yönünde Büyük Millet Meclisi'nden yeni bir karar çıkması lazım. AB'den tam üyelik istendiği yönünde de bir karar çıkması lazım. Çünkü AB'nin önerileri Türkiye'yi tam üye yapmak yönünde değildir. Bunu herkes biliyor.”

Denktaş, bir gazetecinin, “Unilever Dünya Başkanı Antony Burgmans'ın bir demeci var. 'Güney Kıbrıs gibi küçük bir ülkenin süreci tıkaması ve tereddütler yaratması hayal kırıklığına yol açıyor' şeklinde. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” soruna karşılık ise, şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Çok doğru söylemiştir. AB için büyük bir ayıptır. Çünkü Kıbrıs adı altında üye yaptıkları Rum idaresi toplu mezarlar kazan bir mimardır, teröristtir, insan haklarını çiğnemiştir, uluslararası antlaşmaları yırtıp atmıştır, anayasayı çiğnemiştir, sahtekarlıkla bu unvanı taşımaktadır.

Bunu üye yapan AB, hakikaten yapmış olduğu hasarı düzeltmek mecburiyetindedir. Bu insanlara 'sen ancak güneyin Kıbrıs hükümetisin, kuzeye karışamazsın. Biz kuzeyle direkt temasa gireceğiz' demesi gerekmektedir ve hiçbir şekilde vetosunun kabul edilemeyeceğini söylemesi gerekir. Birçok AB üyesi 'hata yaptık bunları almakla' diyor ama hatanın üzerine barış bina edilemez. Bu hatayı düzeltmeleri gerekiyor. Düzeltmeleri için de Türkiye'nin, Millet Meclisi olarak, devlet olarak kırmızı çizgisinin ne olduğunu artık göstermesi gerekiyor.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!