Güncelleme Tarihi:
Olay, dün Denizli Adliye Sarayı'nın birinci katındaki 4. Aile Mahkemesi'nin bulunduğu koridorda meydana geldi. Burdur'un Gölhisar ilçesinde hayvancılık yapan 4 çocuk babası İsmail Kılınç, Denizli'de yaşayan oğlu Gökhan Kılınç'a, 6 yıl önce ayrıldığı eşi Ayşe A. tarafından açılan nafaka davasının duruşmasında, tanık olarak dinlendi.
Ayşe A.'nın nafaka yükseltme talebinde bulunduğu duruşma çıkışı İsmail Kılınç, iddiaya göre eski gelini Ayşe A. ile kadının şimdiki kocası Hasan A. ve eski dünürü Ünal S.'nin saldırısına uğradı.
Koridordaki saldırı üzerine, duruşma salonundan koşarak gelen Gökhan Kılınç, babasını yerde buldu. Kılınç'ın yardım istemesi üzerine olaya polis müdahale etti. Dövülen İsmail Kılınç'ın kalbi durdu.
Hemşire olan Gökhan Kılınç, babasını kalp masajı yaparak, hayata döndürmeye çalıştı. Bu sırada gelen sağlık ekipleri tarafından Servergazi Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Kılınç, yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
POLİS, 3 ŞÜPHELİYİ GÖZALTINA ALDI
Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, polis, Ayşe A., Hasan A. ve Ünal S.'yi gözaltına aldı. 3 şüphelinin polisteki sorgusu sürüyor.
İsmail Kılınç'ın cenazesi ise Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu morgunda yapılan otopsinin ardından toprağa verilmek üzere Gölhisar ilçesine götürüldü. Kılınç’ın yakınları gözyaşlarına boğuldu.
'BABAM ADLİYEDE ACIMASIZCA ÖLDÜRÜLDÜ'
Olayda kendisi de darbedilen Gökhan Kılınç, "Boşandığım eşimin açtığı nafaka artırım davası vardı. Babam da tanığım olarak geldi. Eski eşim, yeni evlendiği kocası ve babasıyla gelmiş. Mahkemede tanıklar dinlendi, daha sonra biz de savunmamızı yaptık.
Bu sırada mahkeme salonunda, hakimin önünde, eski eşim bana 'Seninle görüşeceğiz. Daha önce yapmadığımı dışarıda yapacağım' dedi. Hakim de eski eşimi, 'Mahkeme salonundasınız unutmayın' diye uyardı. Ben de 'Ne yapacaksın?' dedim.
'Burada olmaz, dışarıda olacak' dedi. Dışarı çıkarken, eski eşim anneme küfürler etti. Ben, duruşma zaptını almayı beklerken, 3 kişi koridorda babama saldırmışlar.
Koridorda, babamı yere yıkmışlar, başını yere vuruyorlar, tekme tokat dövüyorlar, boğazını sıkıyorlardı. Ben gelince, bana da saldırıp, darbettiler. Kıyafetlerimi yırttılar. Babama koştum ve üzerine kapandım, tekme-tokat vurmaya devam ettiler. Babamın yerde yatarken solunumu yoktu.
Kalbi durmuştu. Hemşire olduğum için suni teneffüs ve kalp masajı yaparak geri döndürmeye çalıştım. Ancak babam hayatını kaybetti. Mahkeme salonu önünde vefat etti. Bir insana yakışmayan şekilde öldürüldü.
Nafaka davasıydı, boşanma davasından husumeti oldukları için bana karşı hınçları var. Sadakatsizliğini ispat edip, boşanmıştım. Bana zarar vermek için uğraşıyorlardı. Adliyeye planlı şekilde gelmişler" dedi.