Yalçın DOĞAN yazıyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 15, 2004 01:44
Köydeki taşocağına karşı çalmadık kapı kalmıyor... Ve geçen hafta lohusa kadın, kucağına bir haftalık bebeğini alıyor. Bastonuyla zar zor yürüyen dede, bez ayakkabısını giyiyor. Köyde referandum var: Seçime katılalım mı, katılmayalım mı?..
O gün Türkiye seçim sandığında. Ama onlar piknikte. Denizli'ye bağlı
Aşağıdağdere köylüleri. Seçim günü pikniğe gitmeye karar veriyorlar.
Köyün yakınında bir mermer ocağı var. Eski bakanlardan
Fahrettin Kurt'a ait. Köy tarımla geçiniyor. Mermer ocağı toprağı kirletiyor. Su kanallarını bozuyor. Altı bin dönüm arazi tarıma kapanıyor. Köylüler aç kalıyor.
1’E KARŞI 247
Kaymakam Bey, Vali Bey, Genel Müdür Bey, nafile!.. Mermer ocağı şakır şakır. Aşağıdağdere çaresiz!..
Geçen hafta lohusa kadın, kucağına bir haftalık bebeğini alıyor. Bastonuyla zar zor yürüyen dede, bez ayakkabısını giyiyor. Köyde referandum var: Seçime katılalım mı, katılmayalım mı?..
Köy meydanında yapılan referandum sonucunda, 1'e karşı 247 oyla seçimi boykot kararı alıyor. Ayrıca, köyde hiç kimse muhtarlığa aday olmuyor!..
Eşine pek rastlanmayan bu referandumda, bütün köylüler valiye tek tek dilekçe yazıyor:
‘‘Tüm yasal sorumluluğumu bilerek, 2004 yerel seçimlerinde özgür irademle oyumu kullanmayacağım.’’ Ta ki, bu ocak kapanıncaya kadar.
Muhteşem bir demokrasi dersi!.. Müthiş bir sivil toplum direnci!..
Denizli zaten tam sivil toplum kuruluşları cenneti. Yine sivil toplum girişimiyle, tavuk tesisi kapatılıyor. Su havzasında kurulan bir halı fabrikasının kapatılmasına karar veriliyor. Anlaşmada aykırı maddeler içerdiği için, belediyenin yaptığı jeotermal anlaşması iptal ediliyor.
Bu cennetin dışında,
‘‘Anadolu Kaplanları’’ndan
dolayı Denizli çok dinamik. 80'li yıllarda eline bavulu alan, yurtdışına gidiyor. O tarihte Denizli'nin yıllık
‘‘bir milyon dolar’’lık ihracatı, bugün
‘‘bir milyar dolar’’a
yükseliyor. Denizli bugün Amerika'da bornoz ve havlu piyasasının yüzde 35'ini, Avrupa'da aynı piyasanın yüzde 22'sini elinde tutuyor.
Ukrayna'da çuval, Çin'de sakız, Güney Afrika'da tekstil, Bulgaristan'da plastik doğrama fabrikaları, Denizlili işadamlarının damgasını taşıyor. Oralarda fabrika kuruyor, öte taraflarda ihracat yapıyor.
GİRİŞİMCİLİĞİN SIRRI
Denizli'deki bu girişimci ruhun kaynağı ne?.. Garip, ama gerçek.
‘‘Politikaya uzak!.. Devlete uzak!..’’ Devletin olmadığı yerde, herkes kendi yağıyla kavruluyor ve kendini kurtarıyor. Bu açıdan tam bir örnek.
500 kadar tekstil fabrikası ve önemli sayıda, büyük bakır işletmeleri var. Bunca iyimserliğe rağmen, Denizli şu sıralarda tatsız. 3500 işçi çıkartılıyor tekstil fabrikalarından. Bu sayının kısa sürede beş bine çıkması kaçınılmaz.
Neden?..
‘‘Doların fiyatı düşük, ÖTV yüksek, elektrik ve LPG fiyatı yüksek.’’ Ne tekstil, ne de bakır fabrikaları bu maliyetin altından kalkabiliyor. Konu ayrıntılarıyla bakanlara ve Başbakan
Erdoğan'a anlatılıyor. Ama şu anda değişen bir şey yok.
Aynı anda aşırı bir çevre kirliliği, hele kışın ve inanılmaz kötü bir kentleşme var. İşte, bu ortamda yerel seçimler ve adaylar...
CHP İÇİNDE OYUN
AKP Denizli'de çok dağınık. Seçilmiş il ve ilçe yönetimleri genel merkezce görevden alınıyor. On beş ilçe başkanı ve bir milletvekili partisinden istifa ederek DYP'ye geçiyor. Konu,
Erdoğan'ın yakın arkadaşı
Nihat Zeybekçi'nin başkanlığa aday gösterilmesi.
Zeybekçi imam hatipli. Eski ülkücü. Tekstil ihracatçısı. Ne var ki, AKP bu dağınıklıkta iki kozu kullanıyor. Aydın-Denizli arasındaki duble yol son dokuz ayda tamamlanıyor. Çevre kirliliğinden kurtarmak için, Denizli'ye 2005'te doğalgaz sözü veriyor. Bu iki olgu, AKP örgütündeki dağınıklığı gözlerden uzak tutmaya yetiyor.
İddialı ikinci aday CHP'li
Ali Marım. Geçmişte 10 yıl süreyle Denizli'nin belediye başkanlığını yapmış. CHP de sancılı.
Baykal'ın eski genel sekreteri, şimdi amansız
Baykal muhalifi
Adnan Keskin Denizlili. CHP Genel Merkezi'nin Denizli oyunları burada. Örgüt genel merkeze küs. Genel merkez örgüte güvensiz. Belediye seçimi sanki CHP içinde oyun gibi. Hesaplar başka yerde.
AKLIM O KÖYDE
Bir de, şimdiki belediye başkanı DYP'li
Ali Aygören var. DYP 2002 genel seçiminde Denizli'de yüzde 20 oy alıyor. Yani, Türkiye'deki yüzde on barajını geçmiş olsa, en az iki milletvekili çıkartabiliyor. Ama yüzde onda takılıyor. Dolayısıyla, Denizli'de DYP'ye burun kıvırmak kolay değil.
Kişi başına düşen 4 bin dolarlık geliri, üç TV'si, 30 radyosu, 14'ü günlük toplam 32 gazetesiyle Denizli çoktan AB'ye giriyor.
Benim aklım Aşağıdağdere Köyü'nde kalıyor.
YARIN: BALIKESİR, BURDUR, ADIYAMAN, YOZGAT