Deniz fatihi son seferinde

Güncelleme Tarihi:

Deniz fatihi son seferinde
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2015 01:43

47 yıl önce, ‘Kısmet’ isimli teknesiyle 7 denizde bayrağımızı dalgalandırarak dünya turunu tamamlayan ilk Türk olarak tarihe geçen ve dönüşünde, Boğaz kıyılarında onbinlerce İstanbullu tarafından gururla alkışlanan Sadun Boro, 87 yaşında vefat etti.

Haberin Devamı

TARİH, 15 Haziran 1968. Yeşilköy’den Sarayburnu’na, tüm kıyılarında irili ufaklı tekneler, karada 1 milyon İstanbullu, bir denizciyi, bir milli kahramanı karşılıyor; Sadun Boro’yu. Eşi Oda Boro ile ‘Kısmet’ adlı yelkenlisiyle 3 yıl süren, Türk bayrağını 7 denizde dalgalandırdığı dünya turunu tamamlayan Boro’nun etrafı, irili ufaklı teknelerle kuşatılmış.
Yelkenlisiyle dünya turu yapan ilk Türk o. Teknelerinden iniyor ve üstü açık bir arabada, insan denizinde adım adım ilerleyerek İstanbul turu yapıyor gün boyu çift. Şehrin kalbi o gün Barbarosların torunu edasında bir büyük denizci için atıyor, şehir bayraklarla bir gelin gibi süslenmiş.


‘OOO BU NE SEVGİ’


Ertesi gün gazetelerin manşetindeydi dünya turunu tamamlayan Sadun Boro ve Kısmet adlı teknesi. 16 Haziran 1968 tarihli Hürriyet, “Ooo Bu Ne Sevgi!-Kısmet ve Boro’lar İstanbul’da muazzam bir tezahüratla karşılandılar” manşetini atmıştı tarihi karşılama için. Devamında iki tam sayfasını da Boro ve tarihi gezisine ayırmıştı:

Haberin Devamı

Deniz fatihi son seferinde


‘BENİ TEKNEME GÖTÜRÜN’


“İstanbullu sabahın cin karanlığında ayaktaydı. Ve İstanbul’un kalbi bütün gün Borolar için attı” diyor, heyecanla devam ediyordu haber. Kendisi de bir Comodor olan, Boro ile denize açılan, dönemin Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Necati Zincirkıran’ın başyazısı zamanın ruhunu iyi anlatıyordu. “Hoş geldiniz” başlıklı başyazıda özetle şöyle diyordu Zincirkıran:


‘HOŞ GELDİN KISMET’


“Hoş geldin büyük denizci, yedi denizler fatihi Sadun Boro… Hoş geldin cefakar ve fedakar eş, cesur Oda, hoş geldin sadık arkadaş Miço ve hoş geldin Kısmet… İstanbul halkı yaptığınız büyük işin önemini öylesine anlamış ve takdirle karşılamıştır ki; bu şehrin tarihinde ancak birkaç defa yaşanmış dünkü muazzam sevgi gösterisi bunun deliliydi... Milletin kalbindeki sakin ve sıcak limandasınız artık. Sizinle iftihar ediyoruz.”
İşte bu büyük denizci, çevrenin, koyların ve ormanların koruyucusu, 87 yaşındaki Sadun Boro, mesanesindeki kanser bulgusu nedeniyle yaşamını yitirdi.

Haberin Devamı

Yaklaşık iki hafta önce helikopterle Muğla Marmaris’e getirilen Boro, 3 Haziran’da aniden fenalaşınca kaldırıldığı Özel Ahu Hastanesi’nde dün sabah saat 09.00 sıralarında son nefesini verdi.


‘DENİZLER BABASIZ KALDI’

AntarKtİka’ya giden ilk Türk kadın denizcisi Sibel Karasu, Sadun Boro’yu şöyle anlatıyor: “Sadun ağabeyle son bir haftasını birlikte geçirdik. Denizler babasız kaldı. Onun bıraktığını biz devam ettirip koylar ve çevreyi koruyacağız. Onun son isteklerinden biri de buydu.”

Sadun Boro’nun “manevi evladım” dediği Can Pulak da, şöyle konuştu:


‘AĞACIN DİBİNE GÖMÜN’


“Türk denizcileri, çevreciler, dostları ve hepimizin başı sağ olsun. Bu ülkenin bayrağını o günün şartlarında sadece bir pusulayla yabancı denizlerde dalgalandırdı. Türkiye’nin adını tüm dünya denizlerine yazdıran isimdi. Hastanede, ‘Gökova’mı, denizimi istiyorum, ben İstanbul’da mahvoldum’ dediği için buraya getirdik. Kardeşi Necati Zincirkıran, evlatlarından biri ben diğeri Fikret Kızılok’tu. Kızılok da deniz sevdalısıydı. ‘Öldüğüm zaman beni İngiliz Limanı’na teknemin bağlı olduğu çam ağacının dibine gömün’ derdi. Şimdi bunun için uğraşıyoruz. Bunun için Bakanlar Kurulu kararı gerekiyor.”

Haberin Devamı


‘Kısmet’ten ‘Sonbahar’a denizlerde bir ömür


İstanbul’da 1928’de doğan Sadun Boro’nun çocukluk ve gençlik yılları Caddebostan ve Marmara kıyılarında geçti. Tekstil mühendisi Boro, yelkencilikle ilgili makaleler ve kitaplar yazdı. Dünya seyahatini anlattığı ‘Pupa Yelken’ ilk kitabıydı. Türk denizlerini anlatan pilot kitabı “Vira Demir” Türk denizciliğinde büyük bir boşluğu doldurdu. 46 yıl binip, yaklaşık 150 bin deniz mili yaptığı “Kısmet” teknesini İstanbul’daki Rahmi Koç Müzesi’ne bağışladı. Yaşamını “Sonbahar” adını verdiği yeni teknesi ile yine denizlerde sürdürdü. 1980’den beri Bodrum’da yaşayan Sadun Boro; özellikle Gökova, Göcek gibi güney Ege koylarının korunması için çaba harcadı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!