(a.a.)
Oluşturulma Tarihi: Haziran 15, 2007 19:30
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, “Türkiye'de cinayetleri kim işliyorsa sorumlu odur. Bu cinayetleri işleyenlere bakıp da onların geldiği etnik gruplara ve onların geldiği yerleşim birimlerine suç yüklemeye kalkarsak, Türkiye'yi bölmek için içimize sokulmaya çalışılan fitneye alet oluruz” dedi.
Süleyman Demirel, Isparta'da kendi adını taşıyan Süleyman Demirel Üniversitesi'nin (SDÜ) 15. kuruluş yıldönümü nedeniyle hazırlanan belgeselin ilk gösterimine katıldı.
Belgeseli izledikten sonra bir konuşma yapan Demirel, Türkiye'nin 60 yılda 3 üniversiteden 92 üniversiteye ulaştığını belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti'nin üniversite projesi, çağdaşlığa giden yolda aydınlığa açılan penceresidir” diye konuştu.
Türkiye'nin 16. genel seçime hazırlandığını vurgulayan Demirel, Türk vatandaşlarının bu seçimde “neyin eğri neyin doğru” olduğunu ayırt ederek karar vereceklerini kaydetti.
Demirel, şunları söyledi:
“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının böyle bir hakka sahip olması bizim 80 yıllık mücadelemiz. Kişi, farklılığa, başkasının fikrine tahammül edecek ki kendi fikrine başkası tahammül etsin. Bunu yerleştireceğiz. 16 seçimdir mesafe aldık. İndik, çıktık, kırıldık, döküldük ama bunu başardık. Başka yolumuz yoktu. 'Birisi gelsin şu ülkeyi idare etsin' demek 80 senelik cumhuriyetin birikimlerini kuyuya gömmektir. O zaman 80 yıl geriye gideriz. 80 yıl zarfındaki kazanımlarımıza sahip çıkmamış oluruz.”
CİNAYETİ İŞLEYENLER SORUMLU
Türkiye'nin, dünya ne yapıyorsa onu yapmak zorunda olduğunu belirten Demirel, gelişmenin sürdürülebilirliği için toplumun huzur ve sükun içinde olması gerektiğini bildirdi. Türkiye'nin zor bir coğrafyada olduğuna dikkati çeken Demirel, “Etrafımız ateş ve kan. Maalesef bizim ülkemizde de kan var” dedi.
Böylesi bir durumda rahat olmanın mümkün olmadığını ancak yılmamak gerektiğini ifade eden Demirel, “Karşılaştığımız sorun ne kadar vahim, ciddi olursa olsun bunun altından devlet olarak, millet olarak kalkabileceğimizden inancımızda en ufak bir sarsılma olmaması lazım. Zaten bizi rahatsız edenler bu neticeyi almak için rahatsız ediyor” diye konuştu.
Türk toplumunun paniğe kapılmamasını isteyen Demirel, hukuk devletinin olanaklarıyla bu sorunların daha önce de aşıldığının altını çizdi.
Soğukkanlı olmak gerektiğini vurgulayan Demirel, şöyle konuştu:
“Türkiye'de cinayetleri kim işliyorsa sorumlu odur. Bu cinayetleri işleyenlere bakıp da bunların geldiği etnik gruplara, onların geldiği yerleşim birimlerine suç yüklemeye kalkarsak Türkiye'yi bölmek için içimize sokulan fitneye alet oluruz. 60 sene bu ülkeye hizmet ettim. Çok zor günlerde karar mekanizmasının başındaydım. Hiç paniklemedim. Yapılması gereken gayet dik durmak ve hukukun dışına çıkmamaktır. Hukukun dışına çıkmadan, savunulamayacak, yani kendi kamu vicdanımızla savunulamayacak veya dünya vicdanında savunulamayacak birtakım şeylere gitmeden, telaş etmeden sabırla karşılaştığımız zorlukları aşarız. Eğer biz kendi kendimizi zaafa uğratmazsak hiç kimse ama hiç kimse bizi zaafa uğratamaz.”
BİRLİK ÇAĞRISI
Türkiye'nin, 55 Müslüman ülke arasında dinin icaplarının en iyi yerine getirildiği ülke olduğunu ifade eden Demirel, şöyle konuştu:
“O zaman kim, ne istiyor? Gelin lüzumsuz tartışmalarla birbirimizi (Sen şöyleydin ben böyleydim) diyerek kamplara bölmeyelim. Kimseye hangi inançtasın, niye ibadet etmeyorsun) diye soran yok. Gelin bu sükuneti devam ettirelim. Türkiye, 2 milletli olamaz. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir millettir. 2 dilli de olamaz tek dillidir. Türkiye'nin insanı 1000 senedir birlikte yaşıyor. Gelin Türkiye Cumhuriyeti'ne hep beraber sahip çıkalım. Bu huzurun tesis edilebilmesi için ancak devlet tek, millet tek, vatan tek, dil tek. Bu kadar.”
Demirel, daha sonra SDÜ Kültürevi'nin açılışı yaptı.