Güncelleme Tarihi:
Antalya'nın Alanya ilçesinde yaşayan 41 yaşındaki Sunay Öztürk, daha beyaz diş isteğiyle girdiği operasyonların ardından tüm dişlerini çektirmek zorunda kalmış ve bu süreçte yaşadığı dayanılmaz ağrılar nedeniyle ötanazi istediğini belirterek, Türkiye'nin gündemine gelmişti.
Öztürk'ün yardım çağrısı üzerine Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl'ün girişimiyle, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi yetkilileri harekete geçti. Nöroloji Ana Bilim Dalında tedavi altına alınan Öztürk, halk arasında "delirten hastalık" olarak bilinen ağrılarından kurtulmaya başladı.
Uzun süredir yemek yiyemeyen ve ağrıları nedeniyle sürekli gözyaşı döken Öztürk, tedavisinin olumlu sonuç vermesi üzerine, yaşama artık umutla bakıyor.
Yaşadıklarını anlatan Öztürk, Gülhane'deki tedaviyle, yüzüne bıçak şeklinde saplanan şiddetli ağrılarının hafiflemeye başladığını söyledi.
Sağ alt çenesinde devam eden şiddetli ağrının da azaldığını kaydeden Öztürk, "Baştan bu ilaç tedavisi uygulansaydı bunlara hiç gerek olmayacaktı. Başarısız ameliyatlar geçirdim. Kesilen sinirler ağrıları tetikledi. Şu anda hocamız onları tamir ediyor. Ötanaziye kadar gelmem de bu yüzden oldu. Dayanılmaz ağrılar yaşadım. Hastaneye geldiğim günle yaşadığım ağrının şiddeti arasında dağlar kadar fark var. Keşke ameliyatlar olmasaydı, keşke böyle bir yol izlenmeseydi." ifadelerini kullandı.
Öztürk, dişlerinin renginden rahatsız olduğu için tedaviye başladığını belirterek, "Gülemiyordum ama şu anki halime de çok pişmanım. Gittiğim ilk dişçi on tane dişimi kesti. Sonra ertesi gün alt çeneden on diş kesildi ve olay bu başladı. Sonra gittiğim diş hekimleri ve çene cerrahları... Bu arada kalp kapağımda hasar oldu. Yüksek tansiyon hastası oldum, dişlerimin hepsi çekildi." dedi.
Tek isteğinin ağrılarının tamamen son bulması olduğunu ifade eden Öztürk, bundan sonra tamamen takma diş kullanmanın bile kendisi için sorun olmayacağını söyledi.
Öztürk, ağrılarının geçmesiyle beslenmeye de başladığını aktararak, "Ekmeği çaya batırıyorum, yeni yeni yemeye de başladım. İki üç gündür kızımın yemeğinden de yemeye başladım. Mama ile besleniyordum. Şimdi ekmeği yemeğe batırıp yiyebiliyorum. Ağrım tamamen geçse normal hayatıma dönerim. O da olacak inşallah umutluyum." değerlendirmesinde bulundu.
"HİÇBİR GİRİŞİMSEL İŞLEM YAPMADAN AĞRILARINI AZALTTIK"
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Nöroloji Anabilim Dalı İdari ve Eğitim Sorumlusu ve Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Karadaş, halk arasında "delirten hastalık" olarak bilinen ağrı şeklinin tıptaki adının nevraljiform ağrı olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Sunay Hanım'ın da 8 ay önce başlayan ağrı şikayetlerinden birisi de bıçak saplantısı şeklindeki nevraljiform ağrısıydı. Bize geldiğinde, yüzünün sağ tarafında ve baş bölgesinde ağrı sinirinin zedelenmesinden kaynaklanan ağrıları mevcuttu.
Hastanın ağrılarının tamamına yakınının düzeldiğini gördük. Şimdi alt çenede günlük ısrarlı devam eden yüz ağrısında önemli bir oranda ağrısını azalttık. Bundan sonraki aşamalarda da düşük dozlarda ayarlama yaparak ağrısını hiçbir girişimsel işlem yapmadan farmakolojik tedaviyle ortadan kaldırmaya çalışacağız.
Bunu ortadan kaldırdıktan sonra da diş yönünden bir sıkıntısı var. Onlara yönelik diş hekimliğinden yardım alarak gerekli işlemleri yapmaya çalışacağız."
Çok yüksek oranda olmamakla birlikte diş çekimi veya kanal tedavisi sonrası bu tür ağrılarla karşı karşıya kalan hastalar olduğunu belirten Karadaş, "Her seferinde olacak diye bir şey yok ancak tedavi edilebilir olduğunu bilmekte fayda var." ifadelerini kullandı.