Güncelleme Tarihi:
Fakültede yapılan seçimin divan başkanlığını üstlenen Prof. Dr. Celal Göle, seçimin normal refleksler doğrultusunda yapıldığını ve oy pusulalarını, sandıkları, mühürleri, hatta paravanları bile kendilerinin hazırladığını, akademisyenlerden fazla oy alan Prof. Dr. Serpil Sancar da, seçimin usullere uygun olarak yapıldığını söylemişti. Karetepe, yaptığı açıklamada özetle şunları vurguladı:
GAYRİMEŞRU SÜREÇLERİ UNUTTURMAYA ÇALIŞIYORLAR
“Söylediğimden bunu anlamak ve buradan açıklama yapmak tam da anlatmak istediğim konuyu çarpıtmak ve buradaki gayrimeşru süreçleri unutturmaya çalışmakla ilişkilidir. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ndeki seçimin normal olmadığını söylediğim zaman, ne demek istediğimi herkes gibi Sayın Göle de, bir siyaset bilimci olan Sayın Sancar da gayet iyi bilmektedir. Söylediğimden bunu anlamak ve buradan açıklama yapmak tam da anlatmak istediğim konuyu çarpıtmak ve buradaki gayrımeşru süreçleri unutturmaya çalışmakla ilişkilidir. Seçimin aylar öncesinden başlayarak sürdürülen bir kara propaganda ve Rektörlük tarafından ciddi biçimde yönlendirilen bir itibarsızlaştırma çabasına bu hocalarımızın dahil olması bu sürecin en üzücü yanıdır.
MÜLKİYELİLER’DEN TEŞEKKÜR
Mülkiyeliler Birliği, Karatepe için bir teşekkür yazısı hazırladı. Yazıda şu ifadelere yer verildi: “Dekanlığı süresince Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin geleneğine uygun biçimde bilim ve aydınlanma tarafında yer almasına katkıda bulunan Karatepe, iktidarın ve rektörlüğün çeşitli biçimlerdeki baskılara maruz kalmasına rağmen okulun bir bilim merkezi olarak kalabilmesi için çaba gösterdi. Mülkiye’nin aydınlanmaya, demokrasiye dönük yüzünün gereklerini, dekanlığı boyunca yerine getiren Prof. Dr. Yalçın Karatepe, ifade özgürlüğü, akademik özerklik konularında sistemin sınırlarını zorlayan bir yönetim anlayışını yerleştirme mücadelesi verdi. Mülkiyeliler Birliği olarak dekanlığı süresince Mülkiyeliler Birliği’yle karşılıklı geliştirici bir ilişki kurulmasına katkılarından dolayı da Sayın Karatepe’ye teşekkür ediyoruz. Biliyoruz ki Prof. Dr. Yalçın Karatepe, bir bilim insanı olarak ülkemize, fakültemize ve Mülkiye camiasına hizmet etmeye devam edecektir. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin, Mekteb-i Mülkiye’nin tarihinde önemli bir yere sahip olacak dekanımıza bundan sonraki yaşamında başarılar diliyoruz.”
REKTÖRLÜK BASKISI MEŞRULAŞTIRILIYOR
Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne bu süreçlerde çok ciddi bir zarar verilmiştir. Hakkımda önce gerçekten akla sığmayan bir gerekçe ile soruşturma açılması, sonra ceza verilmesi, daha sonra da disiplin cezası almış bir kişinin seçilse bile adının YÖK’e bildirilmeyeceği söylentisinin yayılması, bu anormal sürecin sadece bir kısmıdır. Bu süreçte eğer dekanlığım devam ederse fakültemize kadro verilmeyeceği, ödenek sıkıntısı çekeceğimiz, fakültemizin çıkarlarının zarar göreceği gibi konular sürekli gündemde tutulmuştur. Buradaki ilkesizlik ve Rektörlük baskısının meşrulaştırılması, sorgulanmaması utanç duyulacak bir şeyken, fakülte koridorlarında, kapı arkalarında bütün bunlar normal şeylermiş gibi konuşulabilmiştir.
KRALDAN ÇOK KRALCI OLANLARI RAHATSIZ ETTİK
Seçim sürecinin normal dışı koşulları budur. Bunun böyle olduğunu, karşı oy kullanan öğretim üyelerimizin bir kısmı da gayet iyi bilmektedir. Tetikçi gazetelerin SBF’yi hedef alan dili önce Rektörlük nezdinde tekrar edilmiş, hakkımda soruşturma açılmış, son derece haksız ithamlar kapı arkalarında konuşularak hakkımda aylar boyu kara bir propaganda yürütülmüştür. Fakültemizin hoca, öğrenci ve idari personel arasındaki dayanışmasının en güçlü ve en verimli olduğu bir zamanda, ülke genelindeki hukuksuzluğa karşı yükselttiğimiz ses, kraldan çok kralcı olanları rahatsız ettiğinden, kendi pozisyonlarının derdine düşmüşlerdir. Seçim onların kararttığı bu atmosferde yapılmıştır. Bunun farkında olan çok sayıda hoca da bu anormal ortama rağmen şahsıma destek vermiştir. Durum bundan ibarettir.”