Güncelleme Tarihi:
Kültür ve Turizm Bakanlığı, son 22 yılda kaçak yollarla ülke dışına çıkarılan 12 bin 155 eseri Türkiye’ye geri kazandırdı. Bakan Mehmet Nuri Ersoy’un göreve başladığı 2018 yılından itibaren ise 7 bin 840 eserin ülkeye iadesi sağlandı. Bu yıl da yurtdışından Türkiye’ye getirilen eser sayısı 36’ya ulaştı. Eylül ayı içerisinde de son olarak ABD’deki J. Paul Getty Müzesi’nden nadir bronz sedir, ABD Massachusetts Eyaleti’ndeki Boston Güzel Sanatlar Müzesi’nden de 2 bin 700 yıllık Bintepeler kolyesi doğduğu topraklara kavuşturuldu. Kültür Varlıkları Genel Müdürü Birol İnceciköz iade sürecinde hızlanan ivmenin sırrını Hürriyet’e özetle şöyle anlattı:
NEREDE NE ESER VAR BULUYORUZ
“Hangi ülkede, hangi eserlerimizin olduğunu az çok biliyoruz. Bakanımızın, Dış İlişkiler Başkanlığımızın ve Dışişleri Bakanlığımızın ortak çalışmasıyla bu ülkelerle ikili anlaşmalar imzaladık. Bizim eserlerimizin ya da bizden gitmiş eserlerin iadesi, onlardan gitmiş eserler bizdeyse de bizim onlara iade etmemiz şeklinde bir anlaşma bu. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğümüzün bünyesindeki Kaçakçılık Şubesi’ni de Kaçakçılık Dairesi Başkanlığı seviyesine getirdik. Daha güçlü ve yoğun bir ekip kurduk. Açıkçası oradaki arkadaşlarımız da tam bir dedektif. Kültür varlıkları dedektifi. Hepsi alanında gerçekten uzman, her şeyi arayan, koklayan, bir ufak kanıt bulduğu zaman peşine düşen arkadaşlarımız. Mesela Amerika’da Manhattan savcısı Matthew Bogdanos ile işbirliği yaptık bu son gelen eserlerle ilgili.
KANITLARIMIZI HAZIRLIYORUZ
Sosyal medyadan müzayede salonlarına, başka müzelere kadar bütün her yerde bizim olduğunu düşündüğümüz eserlerin, bizden kaçak yollarla kaçırıldığını kanıtlayacak hazırlıklar yapıyoruz. Bazen bir topraktaki bir analiz bile eserin geri gelmesine gerekçe oluşturabiliyor. Bunu kanıtladıktan sonra ikili anlaşma sağladığımız ülkeye dosyayı gönderiyoruz. Onlara ‘Böyle bir protokolümüz var. Biz bunu böyle kanıtladık’ diyoruz. Sonra onların ekipleri geliyor. Bizim kanıtlarımız üzerinde onlar da çalışma yapıyor. Sonra hızlıca sonuçlanıyor. Biz bir sistem kurduk. Çok da güzel işliyor. Hatta kaçakçılıkla mücadelede özellikle işte UNESCO boyutuyla, ICOMOS boyutuyla bizim bu kurduğumuz sistem rol model oldu diğer ülkelere.”
BERGAMA SUNAĞI BİZE GERİ VERİLMELİ
İnceciköz, “Bergama Sunağı’nda taraf ülkenin, yani Almanya’nın bize vermesi lazım getirebilmemiz için. Sadece Bergama değil, ülkemizden kaçak veya izinli de olsa tüm yollarla giden eserlerimiz için verdiğimiz mücadelemize emin olun. Bergama Sunağı Bergama’da olmak durumunda. Her kültür varlığı bulunduğu coğrafyada, bulunduğu kentte kıymetli. Dalından koparttığın zaman çok bir anlam ifade etmiyor” diyor.