DEAŞ ‘zehir kursu’ düzenlemiş

Terör Örgütü DEAŞ’ın sözde Türkiye vilayeti sorumlusu olduğu iddia edilen Güler, 21 Haziran 2021 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, Güler hakkında sürdürdüğü soruşturmayı tamamlayarak, “Anayasayı İhlal, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma veya El Değiştirme, Sayı ve Nitelik Bakımından Vahim Olan Silah veya Mermileri Satın Alınması Taşınması, Bulundurulması ve 6136 sayılı yasaya muhalefet” suçlarında Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesine dava açtı.

KIRMIZI KATEGORİDEYDİ

Mahkemenin kabul ettiği iddianamede, Güler’in İçişleri Bakanlığı’nın terörde arananlar listesinde kırmızı kategoride aranırken Suriye’de yakalanarak Türkiye getirildiği, şüphelinin selefi düşünce ile 16 yaşlarında başlayan temasının zaman içerisinde keskinleştiği ve radikalleştiği, 2008 yılında Afganistan ülkesine giderek orada İslami Cihat Birliği (İCB) içerisinde 2010 yılına kadar faaliyet yürüttüğü, Türkiye’ye döndükten sonra bu faaliyetlerine devam ettiği anlatıldı.

TÜRKİYE EMİRİ OLARAK ATANDI

Güler’in 2014 yılında DEAŞ’a katılarak bu örgüt içerisinde Seyfül İslam isimli Ketibe’nin (Asker bölüğü) sözde emirliğini yaparak sorumlu düzeyde eylem ve faaliyetlerine devam ettiği, bu dönemde kendisine bağlı 100-150 civarı örgüt mensubunun bulunduğu, PYD/YPG unsurları arasında Şubat 2015’te yaşanan çatışmada sol bacağının sakat kaldığı belirtildi. Güler’in, 2019 yılı başında örgütün -sözde- Türkiye Valisi/Emiri olarak atandığı, bu dönemde Türkiye’ye yönelik eylem arayışları içerisinde bulunduğu dikkat çekildi. Güler’in aynı zamanda Türkiye, Rusya, Ukrayna, Azerbaycan ve 3-4 Avrupa ülkesinde faaliyet gösteren, Mektebi Faruk Ofisinin, finans sorumlusu olduğu belirtildi.

DEAŞ’IN KARAR MERCİİNDEYDİ

DEAŞ’ın amacının Dünya üzerindeki Müslüman devletlerin yönetimlerini yıkarak yerine radikal selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurmak olduğu, 2016 yılında Türkiye’ye yönelik eylem çağrısı yaptığına işaret edilen iddiannamede, Güler’in sözde vilayet sorumlusu olarak örgütün Türkiye’ye yönelik yaptığı/yapmaya çalıştığı eylemlerde karar merciinde bulunduğu anlatıldı.

EL BOMBASI İMHA EDİLDİ

Güler’in yakalandığında üzerinde bazı dijital metaryallar, Love ibareli not defteri, bir adet tabanca, bir adet kaleşnikof marka silah, bir adet el bombası bulunduğu, el bombasının yapılan incelemenin ardından imha edildiği belirtildi. DEAŞ mensuplarının ele geçme esnasında kendilerini patlatarak istişhad eylemi gerçekleştirmek için el bombasını taşıdıklarına da dikkat çekildi.

ZEHİR KURSU

Güler’in cep telefonu üzerinden yapılan incelemede tek kullanımlık mail ve pc cloud tarzında aramaların olduğu, bazı web sitelerine geçici e-posta adresi temin edilerek kullanıldığı, bir süre sonra adresin kendini imha ettiğinin tespit edildiği belirtildi. Güler’in ditijal metaryallerinde örgütün istihbarat metotları hakkında yazıların bulunduğu, bomba ve yapımı konusunda word belgesi ile DEAŞ’ın gerçekleştirdiği eylemlere ilişkin “Yalnız Kurdun El Kitabı” isimli eylem şekilleri ve nasıl yapılacağına ilişkin anlatımların olduğu word belgesi, “Zehirler Kursu” isimli zehrin yapılışı ve kullanışına ilişkin anlatım ve görsellerin yer aldığı da tespit edildi.

İTİRAFÇI OLDU

İddianamede Güler’in etkin pişmanlık yararlanarak itirafçı olarak verdiği ifadesine de yer verildi. Türkiye vilayeti sorumlusu olarak görev yaparken, örgütün kendisinden Türkiye’de LGBT’lilere yönelik eylem yapılmasını istendiğini, ancak örgütün yurtiçinde eylem gücü olmadığını iletmesi üzerine bu görevinden alındığını iddia eden Güler, şunları anlattı:
“Yerime Şamlı Ebu Ahmet Şami getirildi. Ancak görevde bulunduğu süreçte Türkiye’de LGBT eylemi gerçekleştirilemeyince bu kişi Azez veya Afrin bölgesine kaçtı. Bunun üzerine Mehtebi Faruk tarafından Türkiye Vilayeti Valiliğine Şahap Variş getirildi. Şahap Variş’in göreve gelmesinden sonra Gaziantep’ten benimle yazışan ismini bilmediğim ancak Gaziantepli olduğunu bildiğim bir şahsın dönüş yaparak ‘ben silah temin edemiyorum, siz temin ederseniz eylemi yaparım’ dedi.

KALEŞNİKOFUN YERİ DEĞİŞTİRİLDİ

Biz de İmran Kod adlı Sidar Kara tarafından gömülen ve muhtemelen Abdurrahman (K) Muaz tarafından sonradan yeri değiştirilen kaleşnikof silahın yerini bildirdiklerini, bu kişinin silahı bildirdikleri yerden alarak eylemi yapacak kişiye verdiğini, bu kişinin İstanbul’da bir otelde silahla birlikte yakalandığını basından öğrendik.”

MÜHİMMATIN YERİNİ SÖYLEDİ

Güler ifadesinde DEAŞ’ın 2017-2021 yılları arasında ki yapılanması, planlanan eylemler hakkında da ayrıntılı bilgiler verirken, örgütün Türkiye içerinde mühimmat ve silah sakladığı yerler hakkında açıklamalar bulundu. İddianamede, Güler’in Denizli’de gömülü olduğunu söylediği mühimmata ilişkin araştırma yapıldığı ancak herhangi bir silah ve mühimmat bulunmadığı da belirtildi.