Dayanamayıp çektim bakalım beğenecek misiniz
Güncelleme Tarihi:
ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2012 00:00
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül’le birlikte yaptığı Hollanda ziyareti izlenimlerini, sayıları 1 milyon 700 bini aşan Twitter ve Facebook takipçileriyle paylaştı.
Hollanda’nın ünlü Keukenhof Lale Bahçeleri’nde çektiği fotoğrafları da paylaşan Gül, “Dayanamayıp sizin için fotoğraflar çektim. Bakalım beğenecek misiniz?” dedi. Gül, Hollanda izlenimlerini dün sabah Twitter’dan, “Hafta sonumu 2 gün önce Hollanda’ya yaptığımız devlet ziyaretindeki bazı güzellikleri sizinle paylaşarak değerlendireceğim” mesajıyla paylaşmaya başladı. Gül, ilişkin şunları yazdı:
Sevgilerini biliyorum
“Uzun süre hiçbir resmi törenin yapılmadığı Kraliyet Sarayı’nın ilk misafiri olduk. Ve resmi tören Dam Meydanı’nda sarayın önünde yapıldı. Tören kıtasını denetledim. Karşılıklı nişan takdimi yapıldı. Kraliçenin boynundaki bizim verdiğimiz nişan. Onlar da bana ve eşime nişan verdiler. Kraliyet ailesinin Türkiye’ye olan sevgilerini yakinen biliyorum. Birçok vesileyle daha önce Türkiye’ye geldiler ve Dışişleri Bakanı iken beraber Kayseri’ye gitmiştik. Akşam sarayda onurumuza güzel bir yemek verdiler. Bu yemeğe Hollanda’da yaşayan başarılı birçok Türk davetliydi. 25 farklı üniversiteden seçilen Hollandalı gençlerle Hayrünnisa Hanım’la bir sohbet yaptım. Çok güzel oldu. Seyahatimizin son günü Amsterdam’dan Meastrcht kentine tüm heyetimiz ile Kraliyet treniyle gittik. İstasyonda Kraliçe bizi böyle karşıladı. İstasyondan hep beraber uluslararası çiçek fuarına gittik. Bu bizim için önemli. Çünkü 2016’da bu fuar Antalya’da yapılacak ve milyonlarca insan gelecek. Çiçek fuarının açılışını hep beraber yaptık. Bu tür sümbülü 20 yıllık bir çalışmanın neticesinde ürettiklerini söylediler. Sümbüle hem İstanbul adını koydum hem de can suyunu verdim.
Lale üzerine düşünelim
Çiçekçilik deyince, Konya’dan daha küçük olan ve güneşi nadir gören Hollanda’nın akla gelmesi gerçekten çok ilginç. Güneşi, suyu ve toprağı bol olan bizim, bunun üzerinde çok düşünmemiz gerekiyor. Keukenhof çok büyük bir lale bahçesi. Her sene sadece iki ay için açık. Orayı da Hayrünnisa Hanım’la birlikte gezdik. Bahçenin peyzajı gerçekten çok hoştu. Bu muhteşem bahçedeki güzellikler bana fotoğraf çektiğin günleri hatırlattı. Dayanamayıp sizin için fotoğraflar çektim. Keukenhof’de küçük bir bahçe içinde olan bu büst, 400 yıl önce laleyi İstanbul’dan Hollanda’ya götüren adamın büstü. Malum Hollandalılar laleyi Türkiye’den götürdüklerini hiç saklamıyorlar. Lale şimdi Hollanda’nın simgesi haline gelmiş. Neyse Emirgan ile birlikte laleyi tekrar keşfettik. Büyük bir misafirperverlik ve sıcak bir ilgi gördüğümüz Hollanda’dan Kraliçe bizi yine merasimle uğurladı.”
Sevgilerini biliyorum
“Uzun süre hiçbir resmi törenin yapılmadığı Kraliyet Sarayı’nın ilk misafiri olduk. Ve resmi tören Dam Meydanı’nda sarayın önünde yapıldı. Tören kıtasını denetledim. Karşılıklı nişan takdimi yapıldı. Kraliçenin boynundaki bizim verdiğimiz nişan. Onlar da bana ve eşime nişan verdiler. Kraliyet ailesinin Türkiye’ye olan sevgilerini yakinen biliyorum. Birçok vesileyle daha önce Türkiye’ye geldiler ve Dışişleri Bakanı iken beraber Kayseri’ye gitmiştik. Akşam sarayda onurumuza güzel bir yemek verdiler. Bu yemeğe Hollanda’da yaşayan başarılı birçok Türk davetliydi. 25 farklı üniversiteden seçilen Hollandalı gençlerle Hayrünnisa Hanım’la bir sohbet yaptım. Çok güzel oldu. Seyahatimizin son günü Amsterdam’dan Meastrcht kentine tüm heyetimiz ile Kraliyet treniyle gittik. İstasyonda Kraliçe bizi böyle karşıladı. İstasyondan hep beraber uluslararası çiçek fuarına gittik. Bu bizim için önemli. Çünkü 2016’da bu fuar Antalya’da yapılacak ve milyonlarca insan gelecek. Çiçek fuarının açılışını hep beraber yaptık. Bu tür sümbülü 20 yıllık bir çalışmanın neticesinde ürettiklerini söylediler. Sümbüle hem İstanbul adını koydum hem de can suyunu verdim.
Lale üzerine düşünelim
Çiçekçilik deyince, Konya’dan daha küçük olan ve güneşi nadir gören Hollanda’nın akla gelmesi gerçekten çok ilginç. Güneşi, suyu ve toprağı bol olan bizim, bunun üzerinde çok düşünmemiz gerekiyor. Keukenhof çok büyük bir lale bahçesi. Her sene sadece iki ay için açık. Orayı da Hayrünnisa Hanım’la birlikte gezdik. Bahçenin peyzajı gerçekten çok hoştu. Bu muhteşem bahçedeki güzellikler bana fotoğraf çektiğin günleri hatırlattı. Dayanamayıp sizin için fotoğraflar çektim. Keukenhof’de küçük bir bahçe içinde olan bu büst, 400 yıl önce laleyi İstanbul’dan Hollanda’ya götüren adamın büstü. Malum Hollandalılar laleyi Türkiye’den götürdüklerini hiç saklamıyorlar. Lale şimdi Hollanda’nın simgesi haline gelmiş. Neyse Emirgan ile birlikte laleyi tekrar keşfettik. Büyük bir misafirperverlik ve sıcak bir ilgi gördüğümüz Hollanda’dan Kraliçe bizi yine merasimle uğurladı.”