Davutoğlu yorumu: Saydamlık başını yedi
Güncelleme Tarihi:
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun istifasını, “Davutoğlu, saydamlıktan yana tavır aldı ve bütün bunlar Davutoğlu’nun başını yedi. Hani derler ya ‘sudan çıkmış balık’ gibi bir yalnızlığa mahkûm edildi” sözleriyle değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Hürriyet’e özetle şunları söyledi:
İKTİDAR MÜDAHALESİ VAR
(MHP kongresi) Olması gereken, sürecin hukuk çerçevesinde gerçekleşmesi ve siyasetin de buna müdahale etmemesidir. Ama ortaya konan tablo, doğrudan iktidar kanadından müdahalenin olduğu şeklinde. Böyle bir atmosferin ortaya çıkmasından sadece MHP’liler değil, siyasete ilgi duyan herkesi rahatsız eden tablo var.
MUTABAKATA UYMADILAR
(Dokunumazlıkların kaldırılmasıyla ilgili görüşmenin 2. turunun cuma günü yapılacak olması) Daha önce anayasa oylamasının hangi tarih ve günlerde yapılacağı ifade edildi ve mutabakat sağlandı. Mutabakatın dışına çıkıyorlar. Bize göre makul bir gerekçe yok. Bizim o tarihte kamp yapacağımız kendilerine söylendi. İşin gerçeği, AKP kimin dokunulmazlığını kaldırmak istiyorsa dosyasını getirsin genel kurula, yarım saat içinde dosyası çıkar. Niyet, anladığımız kadarıyla başka. Farklı eylemlerle kendilerinin suçlanabileceği bir atmosferi yaratmadan götürmek istiyorlar.
SİYASİ ÖMRÜNÜ TAMAMLADI
(Başbakan Davutoğlu’nun istifası) Davutoğlu, siyasi açıdan ömrünü tamamlayan bir lider olarak çıktı karşımıza. Dolayısıyla yolsuzluklara şu veya bu şekilde adı bulaşmış birisi değil. Pek çok konuda Davutoğlu’nun duyarlılıklarını tahmin etmemek mümkün değil. Kamu harcamalarında şeffaflık getirmek istediğini söyledi, Saray’dan fırça yedi. Ulaştırma Bakanlığı’nda çok büyük ihalelerin olduğunu ve bakanlık bürokrasisi ile siyaset arasında aynı parti içinde farklı grupların ciddi çatışmalar içinde olduğunu da biliyoruz. Davutoğlu, bu bağlamda saydamlıktan yana tavır aldı ve bütün bunlar Davutoğlu’nun başını yedi. Kliklerin oluşması son derece doğal. Kendisine ‘Ak’ diyen bir partiyle, faaliyetleri ‘ak’ olmayan bir yapılanma ve sonuçta bir hesaplaşma sürecine girmek zorundadır.
SUDAN ÇIKMIŞ BALIK GİBİ
Erdoğan, Davutoğlu’nu görevden aldıktan sonra, Davutoğlu’nun şu veya bu şekilde devlet yönetiminde etkin olmasını istemedi. Parti içinde de bir karar almasını sağlayacak mekanizmaların kurulmasını engelledi. Bir anlamda, hani derler ya ‘sudan çıkmış balık’ gibi bir yalnızlığa mahkûm edildi.”
