Güncelleme Tarihi:
Bakan Davutoğlu, Konya'da gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının reddedilmesini suç sayan yasa teklifinin perşembe günü Fransa parlamentosunda olacağını hatırlatması üzerine Davutoğlu, dün de bu konuyla ilgili bir açıklama yaptığını, her şeyden önce bu konuyu Fransa'nın kendi içinde yaşadığı büyük bir çelişki olarak gördüklerini söyledi.
Meselenin Fransa için büyük bir sınav olduğunu dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Fransa'daki entellektüeller ve sivil toplum için de büyük bir sınavdır. Dün bunu da vurgulamıştım. Göreceğiz. Fransa'da özgürlükçü liberal yaklaşım mı egemen, yoksa dogmalara dayalı yasaklayıcı bir tutum mu egemen. Avrupa'nın ortasında böyle yasaklayıcı bir tutum egemen olursa bunun doğuracağı sonuçlar, bu yasanın çok ötesinde olacaktır. Öncelikle bunu gördükten sonra Türkiye'nin her zaman olduğu gibi, her konuda olduğu gibi mutlaka ihtimali, planları, hesapları, yaptığı çalışmaları vardır. Biz geçen hafta içinde bu çerçevede, parlamentodaki siyasi partilerimizin temsilcileri ve Dışişleri Komisyonu ile birlikte toplantı yaptık. Bugün bu çerçevede siyasi partilerimizin temsilcilerinden oluşan bir heyet Paris'te temaslara başladı. Ayrıca iş dünyamızla da görüşmelerimiz olmuştu. Bu konuda atılacak adımlardan daha çok şu an düşünülmesi gereken husus, özgürlükçü ve yasaklayıcı tutum arasındaki bu farkın, bu çelişkinin gündeme getirilmesi. Sayın Başbakanımızın, Sayın Sarkozy'e yazdığı mektupta da öncelikli husus buydu. Benim sayın Juppe'ye yazdığım mektupta da... Ama tabi Türkiye'nin de alacağı tedbirler olur. Bu ikazlarımız karşılık bulmazsa ve Fransa'da yasakçı bir tutum egemen olursa buna sessiz kalmamız beklenmemelidir.”
FRANSA'DAKİ ÖZGÜRLÜKÇÜ ÇEVRELERE ÇAĞRI
“Yasa tasarısının kabul edilmesi durumunda herhangi bir girişiminiz olacak mı?” şeklindeki soruyu da Davutoğlu, “Önce bu hukuki girişimi Fransa'daki özgürlükçü çevrelerin yapması lazım. Bu yaklaşımın, bu yasanın Fransa anayasasına ne kadar uygun olduğunu Fransa'daki özgürlükçü çevrelerin sorması ve bu hukuki girişimi onların yapmaları lazım. Ama onlar bu konuda böylesi yasakçı yüz kızartıcı bir tutumu mazur ve makul görürlerse, hele Fransız Meclisi bunu görürse tabi ki bizim de bu çerçevede atacağımız adımlar olur” diye yanıtladı.
Bir gazetecinin “Sarkozy, çok düşmanca ifadeler kullanıyor, Türkiye'ye karşı neden bunu yapıyor?” diye sorması üzerine de Davutoğlu, “Herhalde cevabını bildiğiniz soruları soruyorsunuz. Eğer bu yasa, böylesine gündeme getirilecek şekilde Fransa açısından bu kadar hayati ise niye seçimden birkaç ay önce gündeme getirildi. Bunu sorduğumuz zaman cevabını bulmuş olursunuz. Yani ilkesel bir tutumdan daha çok pragmatik, faydacı bir tutum söz konusu. Bizim gördüğümüz bu” dedi.
“ŞAM'A GÖZLEMCİ TEKLİFİ İDDİALARI”
Bir başka gazetecinin “Suriye'nin, Arap Ligi'nin Şam'a gözlemci gönderme teklifini kabul ettiği yönünde bilgiler var. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki sorusunu Bakan Davutoğlu, şöyle yanıtladı:
“Dün akşam ben Katar Başbakanı Şeyh Hamad bin Casim el Tani (Biliyorsunuz Arap Ligi'nin Komisyon Başkanıdır) ile bir görüşme gerçekleştirdim. Son gelişmeleri gözden geçiriyoruz. Türkiye ile Arap Birliği'nin zaten koordinasyonu var. Şam kaynaklı bu tür haberler çıkıyor ama şu ana kadar atılmış somut bir adım yok. Eğer böyle bir şey olursa zaten Arap Ligi'nin de Türkiye'nin tutumu da açıktır. Kendisi de bana ifade etti. Ben de aynı kanaati paylaşıyorum. Arap Ligi ile müzakere ederek, yeni şartlar öngörerek değil, Arap Ligi'nin teklifini, girişimini bütünüyle kabul etmesi durumunda, tabi bu olumlu bir gelişme olur. Ama şu anda bu konuda somut atılmış bir adım yok. Çarşamba günü Arap Ligi toplantısı olacak. Ondan sonra tekrar istişare edilecek ve atılacak yeni adımları konuşacağız.”