Davutoğlu’ndan Sarko’ya ‘acı’ bir liderlik dersi
Güncelleme Tarihi:
Zeynep ŞAFAK/EDİRNE
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2011 00:00
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Fransa’da 1915 olaylarını inkar edenlerin cezalandırılmasına ilişkin yasa teklifinin Ulusal Meclis’te kabul edilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’ye, Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek gösterdi.
Davutoğlu, “Mustafa Kemal’le Sarkozy arasındaki fark budur. Birisi her gün acıyı hatırlatmak yerine yeni bir devlet kurdu. Sarkozy gibi Fransız liderlerse hiçbir acı çekmeden, başka milletlere acı çektirerek bugün geldikleri yere geldiler” dedi.
Ankara’da başlayan 4’üncü Büyükelçiler Konferansı dün Edirne’de devam etti. “Balkan Savaşı’ndan Balkan Barışına: 100’üncü yılda Türk Dış Politikası” konulu bir konuşma yapan Davutoğlu, Fransa’yı şu sözlerle eleştirdi:
Hasta değil, şifacıyız
Her millet kendi acısını tek zanneder. Ama biz tüm milletlerin acısını anlarız. Çünkü en büyük acıyı biz çektik. Şimdi bu anlayışı Fransız Meclisi’ne söylüyoruz. Başkalarının acıları üzerine emperyalist yaklaşım kurmayın. 1915’te siz acı çekmediniz. İşte Mustafa Kemal’le Sarkozy arasındaki fark burada. Birisi doğduğu yeri terk eder. Birçok düşmanlık üzerine tezler kurup, her gün acıyı hatırlatabilirdi. ‘Her tarafınız acı dolu, Yunanlılara düşman olmamız lazım’ diyebilirdi. Öyle demedi. Sarkozy ve Fransız liderler ise hiç acı çekmeden başka milletlere acı çektirerek buraya geldiler. Ve dönüp diyorlar ki ‘Şu milletin acısı acı değildir, bilinmese de olur.’
Bütün Ermeniler, komşularımız, aynı toprağı paylaşmış olarak biz onlara saygı duyuyoruz. Onların acısını, onların da bizim acılarımıza saygı duymaları halinde paylaşırız. Şimdi AB’yi barış projesi olarak sunmaya çalışanlar Edirne’yle Selanik’in, Filibe’nin arasına duvar örmeye çalışıyorlar. Bu duvar yaşamaz, bu duvar çökecek. Hasta adam değil, bir şifacıyız.
Burcuoğlu: Faydası olacaksa giderim
FRANSA Parlamentosu’nda 1915 olaylarıyla ilgili yasa teklifinin kabul edilmesinin ardından istişarelerde bulunmak üzere Ankara’ya çağrılan Türkiye’nin Paris Büyükelçisi Tahsin Burcuoğlu, geri dönüşüne ilişkin, “Gitmemde fayda varsa giderim” dedi. Burcoğlu şunları söyledi: “Süresiz olarak geri çağrıldım. Fransa’da 10 Ocak’ta Noel tatili sona eriyor ve 22 Şubat’a kadar senato açık. Eğer o süreçte konuya ilişkin gidip orada temaslarda bulunmamda fayda görülürse giderim. Henüz gidişime ilişkin alınmış bir karar yok.”
Ankara’da başlayan 4’üncü Büyükelçiler Konferansı dün Edirne’de devam etti. “Balkan Savaşı’ndan Balkan Barışına: 100’üncü yılda Türk Dış Politikası” konulu bir konuşma yapan Davutoğlu, Fransa’yı şu sözlerle eleştirdi:
Hasta değil, şifacıyız
Her millet kendi acısını tek zanneder. Ama biz tüm milletlerin acısını anlarız. Çünkü en büyük acıyı biz çektik. Şimdi bu anlayışı Fransız Meclisi’ne söylüyoruz. Başkalarının acıları üzerine emperyalist yaklaşım kurmayın. 1915’te siz acı çekmediniz. İşte Mustafa Kemal’le Sarkozy arasındaki fark burada. Birisi doğduğu yeri terk eder. Birçok düşmanlık üzerine tezler kurup, her gün acıyı hatırlatabilirdi. ‘Her tarafınız acı dolu, Yunanlılara düşman olmamız lazım’ diyebilirdi. Öyle demedi. Sarkozy ve Fransız liderler ise hiç acı çekmeden başka milletlere acı çektirerek buraya geldiler. Ve dönüp diyorlar ki ‘Şu milletin acısı acı değildir, bilinmese de olur.’
Bütün Ermeniler, komşularımız, aynı toprağı paylaşmış olarak biz onlara saygı duyuyoruz. Onların acısını, onların da bizim acılarımıza saygı duymaları halinde paylaşırız. Şimdi AB’yi barış projesi olarak sunmaya çalışanlar Edirne’yle Selanik’in, Filibe’nin arasına duvar örmeye çalışıyorlar. Bu duvar yaşamaz, bu duvar çökecek. Hasta adam değil, bir şifacıyız.
Burcuoğlu: Faydası olacaksa giderim
FRANSA Parlamentosu’nda 1915 olaylarıyla ilgili yasa teklifinin kabul edilmesinin ardından istişarelerde bulunmak üzere Ankara’ya çağrılan Türkiye’nin Paris Büyükelçisi Tahsin Burcuoğlu, geri dönüşüne ilişkin, “Gitmemde fayda varsa giderim” dedi. Burcoğlu şunları söyledi: “Süresiz olarak geri çağrıldım. Fransa’da 10 Ocak’ta Noel tatili sona eriyor ve 22 Şubat’a kadar senato açık. Eğer o süreçte konuya ilişkin gidip orada temaslarda bulunmamda fayda görülürse giderim. Henüz gidişime ilişkin alınmış bir karar yok.”