Davutoğlu Bitlis'te konuştu, HDP'liler sırtlarını dönüp protesto etti

BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, Bitlis mitinginde CHP ve HDP'ye yüklenerek, "Ne HDP, ne CHP bu milletin tarihini bilmiyorlar. Onları artık CHDP olarak biliyoruz. Bunlar ruh ikizleridir" dedi. Davutoğlu, "Ne olursa olsun çözüm süreci kararlılıkla çözüme ulaşacaktır. Bu ülke insanları arasına nifak tohumları ekenlere fırsat verilmeyecektir" diye konuştu. Seçim mitingi için Bitlis'e gelen Ahmet Davutoğlu, Şemsiye Mescidi'nde cuma namazını kıldıktan sonra Bitlisli kanaat önderleri ile kısa bir görüşme yaptı. Daha sonra Atatürk Mahallesi'ndeki Cumhuriyet Meydanı'na geçen Davutoğlu, burada toplanan kalabalığa seslendi. 22'nci mitingini Bitlis'te gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Başbakan Davutoğlu, Bitlis'in ilim, irfan edep ve haya mekanı olduğunu söyledi, "Bitlis'e ilham almaya geldim. Bitlis'in her taşında edep ve haya dersi vardır. Bu ilim dergahının huzuruna nasihat ve dua almaya geldik" dedi.

Yeni bir birlik ve beraberlik için yola çıktıklarını belirten Davutoğlu, şöyle devam etti: "Önceki gün Muş'ta Malazgirt'in huzurundaydım. Tarihte 4 dönem vardır ki, bu topraklarda hamur gibi yoğruldu. Birincisi Alparslan'ın Anadolu'da birlikte omuz omuza verdikleridir. İkincisi, Selahattin Eyyübi'lerin haçlı seferlerine karşı dimdik yürümeleridir. Üçüncüsü Sultan Abdulhamit döneminde Hamidiye alaylarında Anadolu kavimlerinin omuz omuza mücadeleleridir. Ve dördüncü dönem ise bizim dönemimizdir. AK Parti dönemidir. Ortak kaderimiz, bu tarih üzerinde yeni bir gelecek için milli birlik ve beraberlik diyoruz. Bu çağrıyı güçlü bir milli irade sesi olarak haykırmaya var mısınız? Biz bu tarihi çizgiden geliyoruz. Referans noktamız belli. Türkiye'de öylesine yanlış işler yapıldı. Bu memleketin fertleri öyle yanlış işler içine sokuldu. CHP, MHP, HDP zihniyeti vardır. Milletin arasına nifak tohumları ekmeye başladılar. CHP ve HDP ikiz kardeş gibi davranıyor. İkisi de Diyanet İşlerini kapatmaya çalışıyor. Bir ret politikası izlendi. Biz bu ret politikalarını tarihin çöplüğüne attık. Bunun yanında CHP insanları nasıl Müslümanlıktan ayırdıysa, şimdi HDP Kürtleri ayırma çabası içinde. İkisi de Diyanet'e karşı. Çünkü geçmişte Kürt kardeşlerimizi istismar ederek siyaset yapmaya çalıştılar. Şimdi de Aleviler üzerinden siyaset yapıyorlar. Biz Aleviyi, Sünniyi bir biliyoruz. 78 milyonu bir bilmek için yola çıktık. İşte bizim için her yerde her zaman insan unsuru esastır. Bir taraftan o tarihi bağları koparmaya başlayan o zihniyet AK Parti iktidarını çökertmeye çalışıyor."

'BUNLAR, ESED'İN ARAP DÜNYASINDAKİ KARŞILIĞIDIR'

CHP ve HDP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Davutoğlu, şunları söyledi: "Bunlar Esed'in Arap dünyasındaki karşılığıdır. Bizler 2002'den itibaren bu yaklaşımlara karşı meydan okuduk. OHAL'i kaldırdık. Kürtçe isimleri Kürtçe ifadeleri yasaklayan anlayışı kaldırdık. Said-i Nursi'nin köyüne asli isimlerini verdik. Norşin ismini verdik. Biz bu tür ayrımlara karşı birleştirmeye hazırız. Bizler bu toprakların her yerinde Türk ile Türk, Kürt ile Kürt oluruz. Hiçbir ayrımcılığa izin vermeyiz. 12 Eylül öncesindeki bütün yasakları tarihin çöplüğüne attık. Başörtüsü yasağını kim kaldırdı? Özgürlükleri kim getirdi? Türkiye'nin bütününde aziz vatandaşlarımızla buluşan tek parti AK Partidir. Diğer partiler belli kesimlerde belli yerlere gidiyor. Kılıçdaroğlu, 2008 yılında Bitlis'e gelmiş. Burada sizleri ihmal ettiğini söylemiş. Mesele senin Bitlis'e gelmen değil, milletin ruhunu anlamandır. Milletle göz göze gelemiyor, milletin dilini konuşamıyor ki. Sultan Alpaslan'ın kardeş kıldığı bu halkların örfünü, hayasını anlayacaksınız ki, yol yürüyebilesiniz. Ne HDP, ne CHP bu milletin tarihini bilmiyor. Onları artık CHDP olarak biliyoruz. Bunlar ruh ikizleridir. 'Allah Kürtçe bilmiyor mu?' diye sorulur mu? Sorulabilir mi? Allah mutlak ilim sahibidir. Ezani Muhammediye'nin Arapçası, Seyyid Faki Teyran'ın Kürtçesi aynı güzelliktedir. Bu tür tartışmaları başlatan zihniyet aynı zihniyettir."

AK Parti'nin milletle tarihi buluşturduğunu, devletle milleti barıştırdığını söyleyen Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "12 Eylül'de Diyarbakır'da işkence yapanlar, 28 Şubat'ta ikna odalarında genç kızlara baskı yapanlardır. Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında herkes özgürce yaşayacak. Bediüzzaman Said-i Nursi'nin Şam hutbesini okusalardı, bunu bilirlerdi. Bugün 'Kudüs Yahudilerin kutsal mekanı demezlerdi. Bunu diyenlere bu meydanları bırakacak mıyız? Bitlis Ermeni zulmü karşısında büyük zulümler yaşadı. Bugün CHP'nin ve HDP'nin Eş Başkanı Bitlis'i de içinde gösteren haritalar için de diasporalar yapıyor. Bitlis'i yakıp yıkanlara, sizin dedelerinize soykırım yaptığı iddiasına destek verenlere destek verecek misiniz? Papa ne diyorsa, bunlar aynısını söylüyor. Ermenistan ve diaspora ne diyorsa bunlar da onları söylüyor. Bütün bu kıskaç hareketine karşı, CHP, HDP ve MHP'ye karşı 'Yeni bir Türkiye doğuyor' demeye var mısınız? 12 Eylül öncesinde sınırlı bir ülke konumuna gelmişti. 12 yıl içinde sağlanan özgürlüklerden ekonomik kalkınmadan memnun musunuz? Milli birlik ve beraberlik, çözüm süreci, ekonomik kalkınma derken, Türkiye ayakları üzerinde durmuşken, gece provokasyonları ile 17-25 operasyonları devreye girdi. 6-7 Ekim olaylarını ortaya serdiler. Bütün bir tuzakla 7 Haziran'da AK Parti'nin zaaf göstereceğine inandılar. MHP, HDP ve CHP istediler ki bu süreç dumura uğrasın. Ne olursa olsun çözüm süreci kararlılıkla çözüme ulaşacaktır. Bu ülke insanları arasına nifak tohumları ekenlere fırsat verilmeyecektir." Davutoğlu, "Mart ayında sanayi üretimi yüzde 4 arttı. Ekonomide kaos bekleyenler daha çok bekler. Otomobilde satış oranları yüzde 57 oldu. Bunun için herkesin huzurunda kim ne yapıyorsa yapsın Türkiye Cumhuriyeti yoluna kararlılıkla devam edecektir. Ekonomiyi kalkındıracağız. Çözüm sürecinde kıyamete kadar kardeşlik diyeceğiz. Türk, Kürt, Alevi ve Zaza kıyamete kadar kardeşçe yaşamaya var mısınız? 7 Haziran'da 3'te 3 yaparak milletvekillerinizi Ankara'ya göndermeye söz veriyor musunuz? 'Ser sera ser çava' (Başım gözüm üstüne) diyeceğiz her zaman" diyerek sözlerini tamamladı.

Başbakan Davutoğlu, mitingin ardından seçim otobüsü ile çarşı merkezine inerek, esnaf ziyaretleri yapıp Bitlis cevizi satın aldı. Daha sonra seçim otobüsü içinden halkı selamlarken, Nurullah Eren Caddesi üzerinde bulunan HDP Seçim bürosu önünden geçtiği sırada 100 kişilik partili grup, sırtını dönerek, zafer işareti ve sloganlarla Başbakan Davutoğlu'nu protesto etti. Başbakan Davutoğlu, esnaf ziyaretinin ardından Adıyaman'da partisince düzenlenecek olan mitinge katılmak üzere helikopterle Bitlis'ten ayrıldı. Bu arada, geniş güvenlik önlemlerinin alındığı alana giren herkes tek tek aranırken, miting alanında Türkçe ve Kürtçe müzikler çalındı. Mitingi çevreden izleyenlere de sık sık anons yapılarak miting alnına çağrıldı. Başbakan Davutoğlu'nun konuşması sırasında bir polis helikopteri sürekli uçuş yaparken, alanın üzerinden geçen iki jet ise dikkat çekti.