Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2006 00:00
Ramazan ayının sonlarına yaklaşırken ay boyunca sahur vakitlerini davul sesiyle duyuran davulcuların da bahşiş alma vakti geldi.
BAHŞİŞ VAKTİ Ancak Ankaralılar’ın davulculara bahşiş verirken görev kimlik kartlarını kontrol etmeleri hem kendileri için hem de emek veren davulcular için önem taşıyor.
Ramazan ayının tarihi geleneğini sürdüren davulcular bu yıl da ertesi gün orucunu tutacakları sahur vaktine kaldırdılar. Davulcular her yıl olduğu gibi bu yıl da uykusuz gecelerinin emeğini topladıkları bahşişlerle alacaklar.
KİMLİĞE BAKIN Ancak davulculara bahşiş verirken kendilerine belediyeler tarafından verilen kimlik kartlarını kontrol etmek gerekiyor. Her yıl görevli olmadığı halde kapılara gelerek davulcu olduğunu söyleyip bahşiş toplamaya çalışan kişiler davulcuların birinci dertlerinden biri, Bu nedenle hem dolandırılmak istemeyen Ankaralılar için hem de emeğinin karşılığını almak isteyen davulcular için bu kontrol sistemi büyük önem taşıyor.
Davulcu manisiyle gelir
Çeşit çeşit çalar saate rağmen eski Ramazanlardan bir yadigar olarak varlığını sürdüren davulcu geleneği bu yıl da Ankara sokaklarındaydı. Ancak davul sesleri başkentlilerin kulağına çalınsa da artık eski davulcuların çeşit çeşit manilerini duymak pek mümkün değil.
Bir Ramazan davulcusunun belki de davul çalmaktan daha önemli olan mani söyleme becerisi artık pek de rastlanılmayan bir özellik. Oysa eski Ramazanlarda söylenen maniler, dinleyenlere ayrı bir keyif yaşatır ve akılda tutulurdu. Özellikle bahşiş döneminde aşka gelen davulcuların manileri ayrı bir ustalık esberiydi. İşte eski Ramazan manilerinden birkaç örnek:
Davulumun ipi kaytan,
Kalmadı sırtıma mintan,
Virin ağalar bahşişim,
Alayım sırtıma mintan
Ne uyursun ne uyursun,
Bu uykudan ne bulursun,
Al aptesti kıl namazı
Cenneti alayı bulursun.
Hayalıklar halayıklar
Ocak başında uyuklar
Davulumun sesini duyunca
Pirincin daşını ayıklar.
Yeni cami direk ister
Bunu söylemeye yürek ister
Benim karnım toktur ama
Arkadaşım börek ister.