Güncelleme Tarihi:
EVLATLARA BIRAKTIM
“Bir gazete, şahsım ve ailem hakkında ‘yerli değil milli değil’ diye haber yapıyor. Hayatım boyunca denizle uğraştım. Siyasete başlayınca evlatlarıma bıraktım. Onlar kendi işini, ben kendi işimi yapıyorum. Siyasete başlarken, çocuklarıma tavsiyem oldu: ‘Devletle iş yapmayacaksınız, yakınına bile yanaşmayacaksınız, devlet bankalarından kaynak kullanmayacaksınız.’ Denizcilik küresel iş, dünyanın her yerinde iş yapıyorlar, şirketleri de irtibat noktaları da var. Bunda gizli saklı bir şey yok.
SIR DEĞİL
Bir kişinin ticari faaliyetleri hakkında bilgi almak için ticaret siciline girip bilgi alırsınız. Olmadı Malta’da da 2 dolar ödeyip internetten her bilgiyi alabilirsiniz. Bunlar sır değil, açık seçik faaliyet gösteren şirketler. İddia yeni değil. 2008, 2014 yıllarında gündeme getirdi, olmadı 2017’de tekrar ısıtıp haber yaptılar. Siyasetçi olmam dolayısıyla çocukların faaliyetleri üzerinde ilgilenmeleri egzotik bir iş. Aklı sıra beni yıpratmaya çalışıyorlar. Benim dokunulmazlığım var ama onların yok. Buradan davet ediyorum. Her türlü soruşturma mali ve idari yönden yapılabilir. Özellikle istiyorum. Kimsenin haksız yere itham edilmesi kabul edilemez. Ülkemiz için ömrümüzü verdik, bizim için en büyük servet itibar.
VERGİ REKORTMENİ
‘Vergi verilmiyor’ diye itham ediyorlar. Bu haberi yaptıklarında çocuklarımın şirketi en çok vergi verenler arasında yer alıyor İstanbul’da. Bunlar ayıp şeyler, bana ‘yerli değil’ diyenlerin apar topar memleketten kaçıp gidenler olduğunu bilin. Eğer yerli, milli iseniz gazeteyi bırakıp kaçıp gitmezsiniz.”
OFF-SHORE BANKACILIK NEDİR: Off-shore terimi, Türkçede ‘kıyı bankacılığı’ olarak kullanılıyor. Herhangi bir bireyin ‘off-shore’ hesabı ya da şirketinin olması yolsuzluk ya da kara paraya bulaştığı anlamına gelmiyor. Vergi kolaylıklarından yararlanmak isteyenler ya da serveti ile göz önünde olmak istemeyen varlık sahipleri de bu yola başvurabiliyor. Ekonomistlerin en iyimser hesabına göre 2016’daki 170 trilyon dolarlık küresel servetin 13.6 trilyon doları bu ‘cennetlerde’ydi. Apple, Microsoft, Wal-Mart, Google, Ikea, eBay gibi dünya devlerinin 1.6 trilyon dolarının bu cennetlerde gizlendiği ve vergiden kaçırıldığı da ortaya çıkmıştı.
GÜVENCE HUKUK DEVLETİNE SIĞMAZ
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, ABD’nin vize başvurularını sınırlı da olsa kabul etmesiyle ve bu ülkeye ziyaretiyle ilgili şöyle konuştu: “Vize işlemlerinin sınırlı başlaması olumlu bir adım olarak mütalaa edilebilir. Bu çerçevede yapacağım ziyaretin ABD ile ilişkilerin ileri düzeye taşınmasına vesile olmasını istiyorum.
(ABD’nin ‘güvence verildi’ açıklaması) ABD Büyükelçiliği’nin yaptığı açıklama üzerine Türk Büyükelçiliği de karşı açıklamayı yapmıştır ve orada her şey açık seçik, herhangi bir yoruma gerek kalmayacak şekilde izah edilmiştir. İki ülke arasında bazı yargılamalar, bazı tutuklamalar var. Bu Türkiye’de de var. Her iki ülke de hukuk devleti. Hukuk devleti ilkelerine göre işlem yapılmaktadır. Türkiye’nin ABD’ye güvence vermesi hukuk devleti ilkelerine uymaz.
Bizim 15 Temmuz darbesiyle ilgili bu darbenin arkasında Fetullah Gülen’in olduğu yönünde çok kuvvetli delillerimiz var. Bazı nedenlerle tutuklanmış olan vatandaşlarımızla ilgili endişelerimizin giderilmesini istiyoruz. İade konusunda yapılacak her şey yapıldı. Dosya odalara sığmayacak hale geldi.”